İçeriğe Yönlendir

Kağıt ve Karbon Filtre Farkı ?


Murat Öngür

Recommended Posts

Doğan Arşiray

Ben çocukken, h100 minibüs almıştık. Koltukları şeffaf muşamba gibi birşey le kaplıydı. Araç yazın ısınınca, soğanlı kebap yemiş amele gibi kokuyrodu :D

Bilen bilir o arabadaki kokuyu.

Yorum bağlantısı
Servet Aydın
29 dakika önce, Dogan Arsiray yazdı:

Burun sensörlerinde bir tuhaflık olmasın :) Sonuçta plastik hep ABS, ısı yoksa ne kokusu olacakki.

Gayipten koku almak alzheimerin erken belirtisidir konu dışı 😛

Nem küf kokusu olm. Ne hemen mezara koydun beni 

27 dakika önce, Köksal Yılmaz yazdı:

Sökme yok abi, sökersem parça artar, sadece koku tahlili. Benim flu da hâlâ sıfır kokusu var nasıl bir plastikse hâlâ kokuyor :D

Olmaz olsun öyle koku 

Yorum bağlantısı
Celal Aydın

Hiç normal filtre taktırmadım. Hep karbonlu taktırdım. Bir işe yaradığını, çok bir espirisi olduğunu düşünmüyorum.

Yorum bağlantısı
Önder Özcan
45 dakika önce, Servet Aydın yazdı:

....

Göğüsü sökerim deme döverim 

Köksal göğse temas ettiği an airbag ışığı garanti, tercübe ile sabit :D

  • Mutlu 2
Yorum bağlantısı
(düzenlendi)

Bende bir alışkanlık vardır, polen filtresini takmadan parfüm sıkarım, açıldığında 2-3 ay koku gelirdi içeri. Sonra bir bakımda karbon filtre aldım, en ucuzlarından, kağıt filtre ile aynı fiyataydı. Sıktım bol bol parfümü, takıldı ve sonuç içerde parfümün hiç kokusunu duymadım. Karbonlar tüm parfümü absorbe etmişler. Yani karbon filtre gerçekten kokuyu engelliyor bizzat yaşadım.

tarihinde Misafir tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Önder Özcan
51 dakika önce, Serdar Eser yazdı:

Önder özcan mercedese lazım mı bir sök bak

Adam kıskançlıktan Mercedesin polen filtresini yerine takmadı, tükkanda unuttum dedi. 3 gün filtresiz gezdik :angry:

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı

en son kaloriferden koku geliyor dediklerinde kalorifer peteğini kucağımıza aldık. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Serdar Eser
Adam kıskançlıktan Mercedesin polen filtresini yerine takmadı, tükkanda unuttum dedi. 3 gün filtresiz gezdik :angry:

Onada şükür
Yorum bağlantısı
Kerem Kurluva
(düzenlendi)

Konu dışı sayılır mı bilmiyorum, ancak, araç içi kokulara karşı, iyonizer kullanmak da etkili bir çözüm oluyor.

 

Halihazırda, araç bakım istasyonlarında, bu tür cihazların daha yüksek kapasiteli olanlarını (ozon jeneratörleri) kullanarak, ozonlama adı verilen, koku giderme ve dezenfeksiyon işlemi yapıyorlar.

 

İyonizerlerin iki temel katkısı mevcut,

- Polen filtresinin sağladğı koku ve toz partiküllerini süzme işine ilave olarak, filtre dışı yollardan (veya filtrenin süzememesiyle) kabine giren partikülleri, araç zemine çökerterek, havada gezinmelerini engellemek.

- Evaporatör, havalandırma kanalı, vb. yerlerde yerleşebilen (mantar, bakteri, vb.) mikroorganizmaların hücre yapısını bozarak, yok olmalarını sağlamak. Yani, dezenfeksiyon.

 

Cihazın çalışma prensibi,  havadaki O2 moleküllerini, kapasitesi ölçüsünde, O3 e çevirerek, ortama salmaktan ibaret.  

 

Kendi aracımda polen filtresinin bulunduğu (hava giriş-çıkışının olduğu) noktaya konumlayarak, iki senedir kullanıyorum. Daha önceki araçlarıma nazaran, ortamdaki hava kalitesini önemli ölçüde arttırdığını söyleyebilirim.

 

tarihinde Kerem Kurluva tarafından düzenlendi
imla
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Köksal Yılmaz
Konu dışı sayılır mı bilmiyorum, ancak, araç içi kokulara karşı, iyonizer kullanmak da etkili bir çözüm oluyor.
 
Halihazırda, araç bakım istasyonlarında, bu tür cihazların daha yüksek kapasiteli olanlarını (ozon jeneratörleri) kullanarak, ozonlama adı verilen, koku giderme ve dezenfeksiyon işlemi yapıyorlar.
 
İyonizerlerin iki temel katkısı mevcut,
- Polen filtresinin sağladğı koku ve toz partiküllerini süzme işine ilave olarak, filtre dışı yollardan (veya filtrenin süzememesiyle) kabine giren partikülleri, araç zemine çökerterek, havada gezinmelerini engellemek.
- Evaporatör, havalandırma kanalı, vb. yerlerde yerleşebilen (mantar, bakteri, vb.) mikroorganizmaların hücre yapısını bozarak, yok olmalarını sağlamak. Yani, dezenfeksiyon.
 
Cihazın çalışma prensibi,  havadaki O2 moleküllerini, kapasitesi ölçüsünde, O3 e çevirerek, ortama salmaktan ibaret.  
 
Kendi aracımda polen filtresinin bulunduğu (hava giriş-çıkışının olduğu) noktaya konumlayarak, iki senedir kullanıyorum. Daha önceki araçlarıma nazaran, ortamdaki hava kalitesini önemli ölçüde arttırdığını söyleyebilirim.
 
Ozon sonrası en az 20 dk tüm kapı ve camları açıp havalandırmak lazım. Ciğerlere pek iyi gelen bir şey değil. Minik cihazları bilmiyorum ama ozon jeneratörünü ara ara kullanıyorum.
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Kerem Kurluva
5 dakika önce, Köksal Yılmaz yazdı:
Bir saat önce, Kerem Kurluva yazdı:
..

Ozon sonrası en az 20 dk tüm kapı ve camları açıp havalandırmak lazım. Ciğerlere pek iyi gelen bir şey değil. Minik cihazları bilmiyorum ama ozon jeneratörünü ara ara kullanıyorum.

 

 

Ozon jeneratörlerinin debisi, kendi kullandığım araç tipi modele göre, bir hayli yüksek. Aşırı ozonlu hava solumak, çamaşır suyuna benzer bir etki ile, genizde de kuruluk yaratabiliyor. Jeneratörlerin de böyle bir etkisi vardır sanıyorum.

 

Ancak, genizdeki kuruluk hissi dışında, ciğerlere bir zararı yok. En azından kendi incelemelerim ve tecrübelerim, bu yöndedir diyebilirim. Ofis tipi ve oda tipi iki ayrı modeli, uzunca bir süredir evimde de kullanıyorum.

 

 

Yorum bağlantısı
Kerem Kurluva
36 dakika önce, Mehmet Göktürk yazdı:

Metal olmayan herşeyin anasını ağlatır sarartır kırılganlaştırır ozon.

 

Belirttiğiniz noktanın dayanağı mutlaka vardır.

 

Araçta kullandığım cihazın, neredeyse, tüm aksamı plastik. İki seneyi aşkın süredir, harekete duyarlı olarak kendi kendine çalışıp, durur. Kabindeki plastik aksam bir yana, cihazın kendi üzerinde, ağlayan bir bölüme rastlamadım henüz.

 

Yıkıcı bir etkiden çekinmek için, ortamdaki ozon konsantrasyonunu bilmek, önemli olsa gerek.

Yorum bağlantısı
Mustafa Tüfekçi

Karbonlu başka aktif karbon başka 😛 Mercedes in bildiğin linyit vardı içinde :)

Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...