İçeriğe Yönlendir

Alım-Satım Var mı?


Bülent Tarakçı

Recommended Posts

O.Yücel Çetin
(düzenlendi)

Kimsenin ve hiçbir şirketin işinin gücünün bozulmasını istemem, asla böyle bir şeyi arzu da etmem yanlış anlaşılmasın ama uzmanlara göre tahmin edilenden daha büyük bir daralma yaşanabilir dünya ekonomisinde, devlet 30 nisana kadar işleri askıya aldı gibi, 30 nisan sonrası ise süreç ne olacak belli değil, devlet destekleri ile kim işleri ne kadar götürebilir belli değil, bizde zaten işler çok iyi değilken şahıs ve şirketlerin ödemeler dengesi bozulup piyasada nakit sıkışıklığı başlayınca şahıs ve şirketlerin öncelikle araçlarını nakite çevirmek isteyeceklerini düşünüyorum, iki aya kadar belli olur her şey, 2008 model 100k km üzeri Honda Civic'e 110.000 lira isteyenler var, yakında 110.000 lira 12 yaşında bir teneke yığınına verilmek yerine başka bir ihtiyaç veya ödeme için çok daha değerli olabilir insanlar için, bankalar bu 110.000 lirayı kredi geri ödemeleri halihazirda aksarken finanse etmek için çok istekli olmayabilirler. Yazarken bile hoşuma gitmiyor ama virüs nedeniyle toplu ulaşım yerine şahsi araçla insanların işe gidebilmesi için insanların önce bir işe sahip olması gerektiği bir döneme girme ihtimalimiz var, inşallah böyle bir şeyle karşılaşmayız ve en kısa sürede ülkece sosyal hayatımız, ekonomimiz, sağlığımız, psikolojimiz her şeyiyle normale döner.

 

Bütün umuma açık işyerleri kapalı, havalimanlari boş, bir sene beklenen, istihdam ve girdi sağlayan yaz turizm sezonu ne getirir belli değil, birçok ülkenin sınır kapıları birbirine kapalı çok karamsar olmak istemiyorum ama en kötüsüne hazırlıklı olmak lazım, brent petrol 28 dolar seviyesinde, küresel bazda uçak yakıtı talebi yüzde 70 azalmış durumda, borsalarda devasa değer kayıpları oldu, ABD'de Kovid19 vaka sayısı 65.000 ölü sayısı 850 civarında an itibariyle ve ilerleyen günlerde hastalığın vaka/ölü sayısı itibariyle yeni merkez üssü olma ihtimali var, Avrupa Birliği ülkelerinde durum ortada, Hindistan olaya yeni giriş yaptı günlük test sayıları nüfusuna göre çok komik seviyelerde özetle dünya ekonomisi adına iyimser bir tablo yok ortada ve belirsizlik hakim...

 

Unutmadan burası Türkiye her an her şey olabilir, bir ÖTV indirimi gelir veya başka bir şey olur bütün hesaplar ters düz olur gider bilemeyiz. Herkesin işi gücü rast gitsin inşallah...

tarihinde Osman Yücel Çetin tarafından düzenlendi
  • Beğen 5
Yorum bağlantısı
Fatih Keskin

Ben de Osman ın dediklerine katılıyorum daha işin başındayız borcu kredisi olmayan çok az kişi var işyerleri de işin başında daha çevrem de 1 ay maaş almasa çok zor duruma düşecek kişiler var. Bu iş 1 ay ı geçerse vay halimize diyorum.

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mesut Eyibil

Bende aracımı satıp yeni araç aldım, keşke düşük fiyatlı bişeyler alsaydım diyorum şimdi çünkü olay çok farklı arabayı aldığımda beri doru düzgün binemedim kullanamadığın şeyin fiyatı neden artsınki, ciddi düşüşler olacağını düşünüyorum,dünya düzeni el değiştiriyor olabilir. elinde parası olanın tutmasında fayda var.

 

Allah en kısa sürede bu beladan bizleri ve tüm dünyayı kurtarsın İnşallah.

  • Beğen 4
Yorum bağlantısı
Barış Göktürk

Her koşulda alım satım devam ediyor...

 

İhtiyaçtan dolayı bir zamandır ikinci el taşıt araştırmasındayım ve sadece 1 ay içerisinde 3 kez el değiştiren bir değil; bir kaç tane araç var takibime aldığım...

Piyasa ederinin yerine göre 5 Bin TL yerine göre 11Bin TL üzerinde seyrederken bile arz-talep döngüsü içerisinde el değiştirmeler oluyor.

 

Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur
Osman Yücel Çetin yazdı:

devlet 30 nisana kadar işleri askıya aldı gibi,

vesile ile alıntı yaptım size özel değil

neden 30 nisan diye bir algı oluştu bizde? okul tatili yüzünden.

Bence hatalı idi , mesela ikişer haftalık periyot ile uzatılablirdi. Beklenti oluşturmak hayal kırıklığı yaratır her zaman

 

Yorum bağlantısı
Mustafa Tüfekçi
Çağlar Bayur yazdı:

vesile ile alıntı yaptım size özel değil

neden 30 nisan diye bir algı oluştu bizde? okul tatili yüzünden.

Bence hatalı idi , mesela ikişer haftalık periyot ile uzatılablirdi. Beklenti oluşturmak hayal kırıklığı yaratır her zaman

 

Evet iki haftalık periyotta yapılsa iyiydi. Şuan biz o şekilde çalışıyoruz. 

Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur
Mustafa Tüfekçi yazdı:

Şuan biz o şekilde çalışıyoruz. 

sizin ceo hala karar veremedi , talep inceliyor sanırım? ama müşteri karar verirse inceleyecek talep bulamayacak, kötü bir sınav veriyor

Yorum bağlantısı
O.Yücel Çetin
(düzenlendi)
Çağlar Bayur yazdı:

vesile ile alıntı yaptım size özel değil

neden 30 nisan diye bir algı oluştu bizde? okul tatili yüzünden.

Bence hatalı idi , mesela ikişer haftalık periyot ile uzatılablirdi. Beklenti oluşturmak hayal kırıklığı yaratır her zaman

 

Abi okul ve adliye ayağı 30 nisan olarak duyuruluyor her yerde, yasal düzenlemeler ve süreler hep buna göre ayarlandı, bugün YÖK de bahar dönemi olmayacak dedi, bana sorarsan ben de aynı şeyi düşünüyorum, açıklama yapılır yapılmaz bu kadar uzun ilan edilmesi yanlış dedim eşime, çocuklar için de doğru değil, iki haftalık periyotlar halinde karar verilecekti ha şöyle bir şey bakarsın nisan ortası kontrol sağlanır haydi okula hayat normale derler süper olur. 

tarihinde Osman Yücel Çetin tarafından düzenlendi
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mustafa Tüfekçi
Çağlar Bayur yazdı:

sizin ceo hala karar veremedi , talep inceliyor sanırım? ama müşteri karar verirse inceleyecek talep bulamayacak, kötü bir sınav veriyor

Bize özel bir uygulama değil. Devlet ile paralel uygulama yapıyor.  

 

Yani TV deki magazinsel açıklama ile dükkandaki uygulama asıl kamuda farklı.  ( En az degdirmeli bu kadar yazabildim)

Yorum bağlantısı
O.Yücel Çetin
(düzenlendi)
Barış Göktürk yazdı:

Her koşulda alım satım devam ediyor...

 

İhtiyaçtan dolayı bir zamandır ikinci el taşıt araştırmasındayım ve sadece 1 ay içerisinde 3 kez el değiştiren bir değil; bir kaç tane araç var takibime aldığım...

Piyasa ederinin yerine göre 5 Bin TL yerine göre 11Bin TL üzerinde seyrederken bile arz-talep döngüsü içerisinde el değiştirmeler oluyor.

 

Mevcut durum ekonomik olarak çok sürdürülebilir değil maalesef...

tarihinde Osman Yücel Çetin tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur
(düzenlendi)
Mustafa Tüfekçi yazdı:

Bize özel bir uygulama değil. Devlet ile paralel uygulama yapıyor. 

hala eski düzen kafası, kısa sürede değişir umarım

Mustafa Tüfekçi yazdı:

( En az degdirmeli bu kadar yazabildim)

:rofl: çk naziksin hakkaten

Osman Yücel Çetin yazdı:

Mevcut durum ekonomik olarak çok sürdürebilir değil maalesef...

sürdürme demeyelim de ,firma olsam,  2012 cirosunu açar bakar , 2021i öyle planlardım

tarihinde Çağlar Bayur tarafından düzenlendi
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mustafa Tüfekçi
Çağlar Bayur yazdı:

hala eski düzen kafası, kısa sürede değişir umarım

 

Belki o yüzden kamu kurumu sanılıyoruz halen. Tek fark daha baştan niyetimiz açık oluyor. Tribüne şov daha az sanki bizde

  • Mutlu 1
Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur
Mustafa Tüfekçi yazdı:

Belki o yüzden kamu kurumu sanılıyoruz halen. Tek fark daha baştan niyetimiz açık oluyor. Tribüne şov daha az sanki bizde

şehir hastanesi gibi, kamu sanılıyor onlar da

Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu

ahh ahhh, haklı çıkacağım yine.... hatta çıktım bile, 1-2 şey kaldı onlarıda bekliyorum....

 

durum fena sıkı durun millet..... araba falan bunlar değersiz şeyler haberiniz olsun o kadar diyim siz anlayın......

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Ahmet Çalışkan

Benim ilandaki araç için arayan soran yok artık. İlk günlerde talep fazlaydı ama şimdi tık yok. Alım satım durmuştur diye düşünüyordum ama yazdıklarınıza baktım ki gayet devam ediyormuş. Benim aracın talibi yok demek ki :D

Yorum bağlantısı
Bülent Tarakçı
Ali Cihangiroğlu yazdı:

ahh ahhh, haklı çıkacağım yine.... hatta çıktım bile, 1-2 şey kaldı onlarıda bekliyorum....

 

durum fena sıkı durun millet..... araba falan bunlar değersiz şeyler haberiniz olsun o kadar diyim siz anlayın......

Ne diyorsun Ali? Makarnaları stoklayalım mı? Maaşı alır almaz dolara mı çevirelim? Bankadaki paramızı çekelim mi? Yarın aç kalmayalım!

Vallahi tüm bu yazdıklarım afaki cümleler gibi görünüyor. Fakat 30 Nisan ın direkt telaffuz edilmesi, durumun vahametini de ortaya koyuyor. Hastalığın Türkiye deki ivmelenmesine bakılırsa durum epeyce ciddi. Ve şahsi fikrim, arzu etmememle birlikte bu durumun 30 Nisan ı aşacağıdır. Haksız çıkarsam öyle sevineceğim ki. Bıktım evde oturmaktan. Hanım ile hava kararınca sitenin etrafında turluyoruz. Evde her yeri kurcalar oldum. Yapılacak yıkılacak yer arıyorum. Meşgul olamamak ne kötüymüş. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk

Aç kalınmaz da ekonomik olarak çark duracak çok canlar yanacak, ben yardım başlığını niye açtım. Dalga geçelim diye değil. Erzak kutuları bağışı işi felan gerekecek.

 

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu
Bülent Tarakçı yazdı:

Ne diyorsun Ali? Makarnaları stoklayalım mı? Maaşı alır almaz dolara mı çevirelim? Bankadaki paramızı çekelim mi? Yarın aç kalmayalım!

Vallahi tüm bu yazdıklarım afaki cümleler gibi görünüyor. Fakat 30 Nisan ın direkt telaffuz edilmesi, durumun vahametini de ortaya koyuyor. Hastalığın Türkiye deki ivmelenmesine bakılırsa durum epeyce ciddi. Ve şahsi fikrim, arzu etmememle birlikte bu durumun 30 Nisan ı aşacağıdır. Haksız çıkarsam öyle sevineceğim ki. Bıktım evde oturmaktan. Hanım ile hava kararınca sitenin etrafında turluyoruz. Evde her yeri kurcalar oldum. Yapılacak yıkılacak yer arıyorum. Meşgul olamamak ne kötüymüş. 

Allah hepimize yardım etsin, elimizden geleni yapalım gerisi ona kalmış artık ne diyim?

 

sen yine iyisin evdesin, bizi düşünen yok, dün inan gün içi 800 km yol yaptım, personel yok azalttılar her işe koşuyoruz, dsi yarım vardiya çalışıyor biz ise tam gün, sabah 8 akşam 6 haftanın 7 günü, arazdide dolaş ölç biç makinelerle uğraş sanayiye git personelle uğraş, ne virüsü ne kovidi, dikkat ediyoruz ama bir yere kadar, zaten şirket nerdeyse heryeri kapattı bir biz kaldık, sıra bizde, bizide yollarlarsa eve aha senin gibi dolap çekmece karışıtırmaya başlarım artık, temizlik yapacağız evde bu gidişle, hanım yaşadı :)

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Arda Bülent Güzel

Lütfen ama lütfen felaket tellalliği yapmayalım. Önlem alalım. Elimizden geldiğince dışarı çıkmamaya özen gösterelim. Ancak burda yazılan herşey birçok insanı olumsuz yönde etkiliyor bunu unutmayalım. Lütfen yapmayın. Dünyada araç kazasında ölen sayısı bu hastalıkta ölen insan sayısından çok ama çok fazla. Şimdi bu yüzden arabaya binmeyelim mi.

Dr. MEHMET ÖZ
Yıllardır doğru düzgün girmediğim facebooka bu virüs yüzünden girip bir şeyler yazayım istedim çünkü neredeyse 15 ocaktan bu yana, yani 2 aydır bu hastalık üzerine bilimsel makaleler de dahil çok fazla okuma yaptım.

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Bu virüsten kaçış yok arkadaşlar. İstisnasız hepimiz yakalanacağız. Ama ne kadar geç yakalanırsak o kadar iyi, bunu en sonda açacağım. Aynen grip virüsünde olduğu gibi önümüzdeki yıllar, on yıllar boyunca bu virüsle yaşamayı öğreneceğiz. Emin olun bu kesin. Şu an alınan karantina, tatil, izin vb önlemlerinin tamamı virüsün yayılma hızını yavaşlatıp, sağlık sektörünün çökmemesini sağlamak üzere alınıyor.

Çok hızlı yayılımda hastanelerin yoğun bakım üniteleri çıkmaza giriyor ve bilamecbur İtalya örneğinde olduğu gibi hangi hastanın yaşayacağına, hangisinin öleceğine karar verilmesi gereken berbat bir durum ortaya çıkıyor.

Virüs dediğimiz şeyler aslında öldürücü, şeytani birer düşman değiller. Onlar da aynen bizim gibi üzerinde konuşlandıkları alan sayesinde yaşayan canlılar. Zaten genelde hayvanlardan bize geçiyorlar ve evet, hayvanları genelde öldürmüyorlar. Çünkü kendileri de yaşamak için üzerinde yaşadıkları canlılara muhtaçlar. Yüzyıllardır hayvanlarla beraber yaşamaya alışmışlar.

E peki biz neden ölüyoruz? Çünkü birbirimizi tanımıyoruz. Virüs kendini hala hayvan vücudunda zannediyor. Yeni yerleştiği konağın şartlarını henüz bilmiyor. Belli bir süre geçtikten sonra hem bizler onlara bağışıklık kazanacağız hem de onlar kendi sonsuz yaşamları için mutasyona uğrayacaklar. Böylece beraber yaşamaya alışacağız.

Mesela aranızda herpes labialis adlı virüsü duyan oldu mu hiç? Duymadınız ama kendisi dünyanın en yaygın virüslerinden birisi ve bir kere vücudumuza girdikten sonra biz ölene kadar vücuttan atılamıyorlar. Peki ne yapıyor bu virüs? Dudağınızda uçuk çıkarıyor. O kadar işte. Bizi öldürmüyor çünkü biz ölürsek kendisi de yaşayamıyor.

Grip virüsü de hemen hemen öyle. Öldürücülük oranı %0.1 civarı ve genelde zaten vücudunda kronik sorun olanları öldürüyor. Her sene ve her sene dünyada yarım milyar insan grip virüsüne yakalanıyor. Bu şekilde birlikte yaşamaya alıştığımız tonla virüs var. Corona virüsler (sars, mers vb) ile de yaşamaya alışacağız (tabii mers ile belki 1000 yıl sonra).

Sadede gelirsem, dediğim gibi hepimiz bu virüse yakalanacağız. Hatta belki birçoğumuz yakalandı bile ama fark etmedi. Ve hatta hastalığı da atlattı. Vücudu virüsle yaşamaya çoktan alıştı ya da virüs o vücutta yaşayamadı ve başka konaklara geçti. Bu konuda en güzel örnek Diamond Princess gemisi. Gemideki 3700 kişinin 700'ünde test pozitif çıkmış. Ama bu 700 kişinin 350'si hastalığı hissetmemiş bile. Ve hala da çok sağlıklılar. Yatak döşek yatmıyorlar. Ki yaş ortalamaları da baya yüksek.

Peki neden böyle? Çünkü o 350 kişinin bağışıklık sistemi çok güçlü. Yani bu hastalıkta en önemli şey bağışıklık sistemi. Aramızda bağışıklığı iyi olanlar, spor yapanlar, doğru besinleri alanlar, sigara içmeyenler vb. bu hastalığı belki hissetmeyecek bile. Belki hafif bir grip gibi atlatıp hayatlarına devam edecekler.

Ne yapmak gerekiyor? Öncelik vücut direnci. Spor ve hareket. Sonrası beslenme. Özellikle meyve sebzeler ile daha spesifik şeyler, mesela sarımsak, yoğurt, kefir, yeşil çay vb. Sonrası ise besin takviyeleri. Özellikle c vitamini, çinko, beta glukanlar (1.3 ve 1.6) ve kara mürver ekstresi. Meyve sebzeler ve takviyeler eğer kendinize de dikkat ederseniz bu kışı atlatmanızı sağlayabilir. Çünkü bağışıklık sistemini çok dirençli hale getiriyorlar.

Dediğim gibi, bu virüsle yaşamaya alışın. Önümüzdeki yıllarda, hatta belki aylar ya da haftalarda mutasyona da uğrayacak, ya daha ölümcül olacak, ki kendi de kaybeder, bu yüzden bunu düşük olasılık görüyorum, ya da o da bizimle yaşamayı öğrenecek. Aşısı bulunsa bile mutasyona her uğradığında aşı işlevini kaybedecek. Grip aşıları da öyledir. Sizi sadece geçmiş senelerin grip virüslerinden korur. Yenilerinden değil. Yani tam koruma sağlamaz. Tam koruma her zaman için bağışıklık sisteminizdir.

Fakat dediğim gibi virüsün canlılığını devam ettirebilmesi için bulunduğu konağı öldürmemesi ve başka konaklara geçebilmesi gerekiyor. Bunun için de mecburen mutasyona uğramak zorunda. Mutasyon dediğimiz şey ise nesille alakalı ve virüsler çok hızlı üreyip öldükleri için bizlerde yıllar alan nesil değişimi onlarda saatler alabiliyor. Bu sayede çok hızlı mutasyon geçiriyorlar. Ve büyük bir olasılık süre geçtikçe virüs bulaştığı kişiyi öldürmeyecek şekilde mutasyon geçirecek. Yani bu virüsü ne kadar geç kaparsanız tehlikesi o kadar az olacak.

Evet, hepimize uğrayacak bu virüs ama ne kadar geç uğrarsa o denli şanslı olacağız. Bu yüzden olabildiğince evden çıkmamak, hijyene dikkat etmek, gerekli şekilde beslenmek, hareket etmek ve gerekli takviyeleri almak gerekiyor. Bunları yapanlar emin olun hepimizden uzun yaşayacak.

Özet
1- Kendinizi karantinaya alın. Virüsle en geç temas edenler en şanslıları olacak
2- Hijyen. Olabildiğince temizliğe dikkat edin.
3- Meyve sebze yiyin.
4- Bağışıklığa iyi gelen sarımsak, kefir, yoğurt gibi besinler tüketin.
5- Bağışıklığa çok iyi gelen besin takviyeleri ve vitaminler alın. Örnek: beta glukanlar, c vitamini, çinko, kara mürver ekstresi vb.
6- Hareket edin ve evinizde spor yapın.
7- Sigarayı bırakın.
8- Bol su için.

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Erkan Işık
Mehmet Göktürk yazdı:

Aç kalınmaz da ekonomik olarak çark duracak çok canlar yanacak, ben yardım başlığını niye açtım. Dalga geçelim diye değil. Erzak kutuları bağışı işi felan gerekecek.

 

twitter alemınde arcelık beyaz esyayı bırakdı saglık sektörunde üretime baslamıs yazıyordu , demın fabrıkada calısan bırıyle görüşdüm vardiye dedi 3- den 2 ye düşdü dedi üretime devam dedi

Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur
Erkan Işık yazdı:

twitter alemınde arcelık beyaz esyayı bırakdı saglık sektörunde üretime baslamıs yazıyordu , demın fabrıkada calısan bırıyle görüşdüm vardiye dedi 3- den 2 ye düşdü dedi üretime devam dedi

beyaz eşyayı bırakınca işçileri kovmak zorunda kalır bırakamaz, şu anda solunum cihazı üretimine el attı , üretim devam ediyor, üretim sayısı azalabilir o normal. yurt dışında araba fabrikaları da aynı şekilde solunmu cihazı üretimine başladı.

fabrika demek alet cihaz bilgili mühendis demek. gloabl olağanüstü hallere her fabrika her türlü ürünü üretebilir briaz uğraşarak

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...