Yine Kanatlı Av Sezonu yaklaşıyor

[Çağrı Alaf]

Ebrar Tüfek yazdı:

Bir kaç yıl önce köyden biri vefat etti, mezarlığa gömdüler öbür gün bi gittiler domuz toprağı eşmiş, normalde toprak yüksek olur, zemin seviyesine yakın bi haldeydi gördüğümüzde. Vefat eden kişinin ailesi o an ki sinirle mahurada domuz bırakmadı

Manevi açıdan korkunç bir durum. İşte akıl sahibi bir varlık olmadığı için yorum yapamıyorum kin güdemiyorum daha doğrusu, onun da fıtratında gördüğüne çullanmak var. Karadenizliler biraz yaratıcı oluyor bu konularda yok mu Domuzu korkutacak bir icadınız Tüfek dışında ? Misal belgesel izlerken CD asarak, insan sesini kaset çalarak  ve Tenekeler ile Kovanlardan Ayıları uzak tuttuğunuzu görmüştüm.

[Çiğdem Bilen]

Şu insan türünü avlayan bir tür çıksa da kökünü kurutsa ve tüm masum canlılar rahatlasa dünya rahatlasa. Gerçi buna gerek yok insan canlısının içindeki kötülük zaten kendisini yok etmesi için yeterli. Avlanmak nedir hangi çağda yaşıyoruz beslenmek için tek yol bu mudur? Vejetaryen değilim ama on gram et yiyeceğim diye dağda bayırda gezen kuş tavşan vs canlıları öldürmek nedir doğanın dengesini bozmak nedir bunu da aklım almıyor. Sağlıklı bir ruh keyif için can almaz avcılıkmış spormuş yok ego tatmin oluyormuş hastalıklı şeyler bunlar

[Hamit inan]

Çiğdem Kaya Bilgiç yazdı:

Şu insan türünü avlayan bir tür çıksa da kökünü kurutsa ve tüm masum canlılar rahatlasa dünya rahatlasa. Gerçi buna gerek yok insan canlısının içindeki kötülük zaten kendisini yok etmesi için yeterli. Avlanmak nedir hangi çağda yaşıyoruz beslenmek için tek yol bu mudur? Vejetaryen değilim ama on gram et yiyeceğim diye dağda bayırda gezen kuş tavşan vs canlıları öldürmek nedir doğanın dengesini bozmak nedir bunu da aklım almıyor. Sağlıklı bir ruh keyif için can almaz avcılıkmış spormuş yok ego tatmin oluyormuş hastalıklı şeyler bunlar

Corona, ebola, Aids...

[Ebrar Tüfek]

Çağrı Alaf yazdı:

Manevi açıdan korkunç bir durum. İşte akıl sahibi bir varlık olmadığı için yorum yapamıyorum kin güdemiyorum daha doğrusu, onun da fıtratında gördüğüne çullanmak var. Karadenizliler biraz yaratıcı oluyor bu konularda yok mu Domuzu korkutacak bir icadınız Tüfek dışında ? Misal belgesel izlerken CD asarak, insan sesini kaset çalarak  ve Tenekeler ile Kovanlardan Ayıları uzak tuttuğunuzu görmüştüm.

 

Bahçede tellere ip astık, ipin ucu balkona bağlı, balkondaki ipin ucunda zil var. Herhangi birşey çitlerden geçerken balkondaki zil çalıyor. Büyüklerimiz balkonda zile denk geldiğinde havaya atıyordu eskiden. E gecenin 3 ünde silah sesiyle uyanmak hiç hoş değil, o yüzden onu da yapmıyorlar. Ayılar evin altındaki bal peteklerini kırıyordu, petekleri yükseğe aldık daha elleyemiyorlar. Domuzu korkutacak icat şuanda yok, korkuluk falan hikaye ancak yayladan eve dönüşlerde sisli havaya denk gelirlerse 5 metre ilerisi bile görünmediği durumlarda, arada bir durup tabancayla havaya ateş etmek zorunda kalıyorlar. Çünkü sis çökünce kurtlar dağdan aşşağı iniyor, hayvanlarını almaya giden çobanlara ve hayvanlara dadanıyorlar. Onlarda öldürmeyelim diye sık aralıklarla havaya ateş açıp korkutarak uzaklaşmalarını sağlıyorlar. 

[Servet Aydın]

Elektrikli çit en iyi koruma yabani canlılar için. İster 4 ister 2 ayaklı olsun işe yarıyor.. Silahtan iyi

[Mehmet Cihat]

Bence sizler ateşli silaha karşısınız 😀 Yoksa kuzuların kesilmesine, balıkların tutulmasına karşı değilsiniz diye düşünüyorum. Bu tarz konuların açılması ne avcıyı avdan vazgeçirir ne de sizin görüşünüzü değiştirir. O yüzden iki tarafın fikrine de saygı duyulmalı kalp kırıcı aşağılayıcı sözler sarfetmekten kaçınılmalı.  Bence insan kanunlar çerçevsinde avlandıktan ve avladığını tükettikten sonra avlanmakta bir sorun yok.  Bu benim şahsi fikrim ama ben aksini söyleyen insanlardan nefret etmiyorum 🤣

[Çağrı Alaf]

Mehmet Cihat yazdı:

Bence sizler ateşli silaha karşısınız 😀 Yoksa kuzuların kesilmesine, balıkların tutulmasına karşı değilsiniz diye düşünüyorum. Bu tarz konuların açılması ne avcıyı avdan vazgeçirir ne de sizin görüşünüzü değiştirir. O yüzden iki tarafın fikrine de saygı duyulmalı kalp kırıcı aşağılayıcı sözler sarfetmekten kaçınılmalı.  Bence insan kanunlar çerçevsinde avlandıktan ve avladığını tükettikten sonra avlanmakta bir sorun yok.  Bu benim şahsi fikrim ama ben aksini söyleyen insanlardan nefret etmiyorum 🤣

Her tartışmanın bir haklı tarafı vardır illa ki  Bizler alenen Avcıların verdiği zararları, toplumda ki yansımalarını objektif olarak değerlendiriyoruz. Artık Avcı avdan vazgeçmez ise o da onun ayıbı, aymazlığı olsun. Kuzular, Koyunlar, Büyükbaşlar tarih boyunca insanlar tarafından istendiği gibi yetiştirilen evcil ve insanlar ile yaşayabilen yabani olmayan diye nitelendirdiğimiz sınıfa girer. Nesilleri dünyanın hiç bir yerinde tehlike altında değil çünkü üretimine katkıda bulunuyoruz. Balıklar ise onbinlerce yumurtadan binlerce yavru veriyor yüzlerce erişkin yavrudan ayda 1 tanesini kovaya ya atıyoruz ya atmıyoruz. Nasıl 3 tane yumurta çıkarıp 1 senede 2 tanesini büyütebilen kuşun birini de avcının vurması ile yukarıda ki örnekler bir tutuldu ? 

[Mehmet Cihat]

Binlerce ürüyor ama milyonlarca avlanıyor. Bir tepside iki keklik pişirirsin belki ama 200 tane hamsi dizebilirsin aynı tepsiye. Ki her sene haberlerde görüyorsun balıkların sayısının azaldığını tıpkı burada duyarlılık gösterip konu açtığın gibi marmada balıkların sayısı azalıyor diye konu açmıyor onları yemeye devam ediyorsunuz.

Ben yetiştirdiğim elimle büyüttüğüm hayvanın boğazına bıçağı vuramam mesela. Burda durum haklı haksız mevzusu da değil bu konunun bana göre mutlak haklısı yok. Sen kendine göre haklısın sadece.

İstediğinizi düşünmekte serbestsiniz ama burda genel olarak avcılara karşı cani, katil doğa düşmanı deme hakkı kimsede yok.

[Mehmet Ozyurek]

Bence sizler ateşli silaha karşısınız [emoji3] Yoksa kuzuların kesilmesine, balıkların tutulmasına karşı değilsiniz diye düşünüyorum. Bu tarz konuların açılması ne avcıyı avdan vazgeçirir ne de sizin görüşünüzü değiştirir. O yüzden iki tarafın fikrine de saygı duyulmalı kalp kırıcı aşağılayıcı sözler sarfetmekten kaçınılmalı.  Bence insan kanunlar çerçevsinde avlandıktan ve avladığını tükettikten sonra avlanmakta bir sorun yok.  Bu benim şahsi fikrim ama ben aksini söyleyen insanlardan nefret etmiyorum [emoji1787]

Onlar yemek için besleniyor, kontrollü olarak çoğaltılıyor. Büyütülüyor. Hiç birini de öldürerek neslini tüketmiyoruz.
Bazı tesislerde bıldırcın da keklik de besleniyor çoğaltılıyor ve yeniyor. Sıkıntı yok.
Valla ben çıkıp da 30-40 tane keklik vurup arabanın kaputuna dizip fotoğraf çektirenlerden nefret ediyorum.
Geçip giden flamingonun leyleğin suçu ne. Onları bile vuruyorlar.

[Çağrı Alaf]

Mehmet Cihat yazdı:

Binlerce ürüyor ama milyonlarca avlanıyor. Bir tepside iki keklik pişirirsin belki ama 200 tane hamsi dizebilirsin aynı tepsiye. Ki her sene haberlerde görüyorsun balıkların sayısının azaldığını tıpkı burada duyarlılık gösterip konu açtığın gibi marmada balıkların sayısı azalıyor diye konu açmıyor onları yemeye devam ediyorsunuz.

Ben yetiştirdiğim elimle büyüttüğüm hayvanın boğazına bıçağı vuramam mesela. Burda durum haklı haksız mevzusu da değil bu konunun bana göre mutlak haklısı yok. Sen kendine göre haklısın sadece.

İstediğinizi düşünmekte serbestsiniz ama burda genel olarak avcılara karşı cani, katil doğa düşmanı deme hakkı kimsede yok.

Oltacı Balıkçı ile Toptan avcılık yapan balıkçılar bir değil. Yukarıda abilerim balıkçı teknelerine de serzenişte bulunmuşlar yani bu konu içinde Marmara ve Karadeniz balıklarının hakkı da verilmiş, türlerin yok oluşundan bahsetmişler ki hiç bir Oltacı balıkçı teknelerin sevmez. Nasıl ki teknelerle devletin denetimlerinde ısrarcı olması gerekliyse, kara avcılığı da da denetimlerin ve esasların kilit gibi olması gerek. Hem Balıklar avlanıyor diye biz de gidip Bıldırcın mı vuralım yani? Olayın mutlak haklısı var ve belli aslında ama o türlüsü kabul edilmek istenmiyor. Sosyal ve gerçek kimliğinize karşı söylemde bulunmuyorum sadece farklı düşünen iki insanız normal olarak tartışmak doğamızda var avcı mısınız onu bile bilmiyorum ama evet avcılar hem doğa düşmanı hem canidir vicdanen, dinen, yanlıştadırlar. Ben bu hakkı doğanın sadece ot böcek ağaçtan yeşilden ibaret olmadığını bilen ve  doğru bildiğini söyleyen birisi olarak kendimde görüyorum Eğer Bu suç avcıların değil diyecek birisi varsa buyursun ispat etsin en içten duygularım ile yeminli özür dinleyeyim ama yok. Av denilen masum ölüyor çünkü avcı diye bir şey var. 

[Mehmet Cihat]

Onlar yemek için besleniyor, kontrollü olarak çoğaltılıyor. Büyütülüyor. Hiç birini de öldürerek neslini tüketmiyoruz.
Bazı tesislerde bıldırcın da keklik de besleniyor çoğaltılıyor ve yeniyor. Sıkıntı yok.
Valla ben çıkıp da 30-40 tane keklik vurup arabanın kaputuna dizip fotoğraf çektirenlerden nefret ediyorum.
Geçip giden flamingonun leyleğin suçu ne. Onları bile vuruyorlar.

Mehmet abi 30-40 tane vuran adam avcı değil ki zaten. Adamın ne avlanma sezonuyla ne kotayla alakası var [emoji2] Bohçacı ile avcıyı karıştırıyorsunuz. Devlet zaten avlaklarda av hayvanlarının yetiştiriciliğini yapıyor bölgedeki pöpülasyona göre av ve bagaj limiti koyuyor.

Oltacı Balıkçı ile Toptan avcılık yapan balıkçılar bir değil. Yukarıda abilerim balıkçı teknelerine de serzenişte bulunmuşlar yani bu konu içinde Marmara ve Karadeniz balıklarının hakkı da verilmiş, türlerin yok oluşundan bahsetmişler ki hiç bir Oltacı balıkçı teknelerin sevmez. Nasıl ki teknelerle devletin denetimlerinde ısrarcı olması gerekliyse, kara avcılığı da da denetimlerin ve esasların kilit gibi olması gerek. Hem Balıklar avlanıyor diye biz de gidip Bıldırcın mı vuralım yani? Olayın mutlak haklısı var ve belli aslında ama o türlüsü kabul edilmek istenmiyor. Sosyal ve gerçek kimliğinize karşı söylemde bulunmuyorum sadece farklı düşünen iki insanız normal olarak tartışmak doğamızda var avcı mısınız onu bile bilmiyorum ama evet avcılar hem doğa düşmanı hem canidir vicdanen, dinen, yanlıştadırlar. Ben bu hakkı doğanın sadece ot böcek ağaçtan yeşilden ibaret olmadığını bilen ve  doğru bildiğini söyleyen birisi olarak kendimde görüyorum Eğer Bu suç avcıların değil diyecek birisi varsa buyursun ispat etsin en içten duygularım ile yeminli özür dinleyeyim ama yok. Av denilen masum ölüyor çünkü avcı diye bir şey var. 

Sağol fetva için diyecek birşeyim yok [emoji2]

[Çağrı Alaf]

Mehmet Cihat yazdı:

Sağol

Her zaman 👍🏻

[Ali Gök]

Çağrı Alaf yazdı:

Rahmetli büyükbabam da acıktığında kekliği arkasından koşarak avlarmış. Keklik şişip yere konunca üzerine çullanırmış. Böyle böyle avlanma olduğu zaman herkes doyacağı kadar almış oluyor. Barut kokan hayvanlar tepeleme torbalanıp eşe dosta verilmiyor doğa da dengesini şaşmıyor veya Osmanlı'da Av Partileri düzenlenirmiş Partiler esnasında Yay ile avlanılıyor. Depara kalkmış Zigzag çizen Tavşanı Yay ile Vurabilecek olana hodri meydan olunuyor  İşte o avcılık gerçek bir yetenek istediğinden insanlar arasında bazı kesimlere Avcı denmiş.  Ormanda yaşayan gözü keskin bileği ve duyuları kuvvetli yırtık, sinsi adamlar olurlarmış bu insanlar, yani o zamanlar spor olarak bakılmıyor bu olaya. Zevkine yapılmıyor çünkü. Doymak, doyurmak veya şifa bulmak gibi kaygılar söz konusu.

Kekliği koşarakmı yakalıyormuş elle 🥶

[O.Yücel Çetin]

Araba kaputu üzerine bazısının yuvasında beklendiği 10-15 tane tavşan ölüsünü yanyana koyup sergilemek çok insanı gelmiyor bana endüstriyel olarak et üretimi mevcut ihtiyacı olan oradan karşılasın, burada herkes fikrini açıkça beyan edebilir saygı duymalıyız ben hobi veya zevk olarak yapılan aşırı avlanma işine çok insani görmüyor ve olumlu bakmıyorum açıkçası adam 60 tane ördek/kaz vurmuş yere dizmiş yanına uzanmış sergiliyor bu av değil vahşettir bana göre 2-3 tane avlan işine bak. Hayatımda hiç tavşan eti yemedim yemesem de olur hiç problem değil benim için mesela. İnsanlık her şeyde ölçülü olmayı gerektirir.

6 Mayıs 2021 tarihinde Osman Yücel Çetin tarafından düzenlendi

[Doğan Arşiray]

Hamit inan yazdı:

Beslenme, mala yada cana zarar verme gibi bir durum yok iken birisi bir cana keyfiyetinden kiyiyorsa o kişinin çocukluğuna kadar inmeli...

Gerçek merhameti, sevkati, sevgiyi, güven hissini ömründe yaşamadığı içinde acırım...

Altına imzamı atarım. Derinlerde bir eksiklik yaşadığı kesin.

[Doğan Arşiray]

Mehmet Cihat yazdı:

Bence sizler ateşli silaha karşısınız 😀

Çok yanlış genelleme. Vejeteryanım, et ve balık yemiyorum.Kimseye birşey dayatacak hadde değilim. Ama manyak derecede hayvan severim, ayrıca av tüfeğim de var. Taşıma ruhsatı alabilsem bir tane CZ alırdım. Sırf bu yüzden ruhsatlı ilk silahımı emniyete hibe ettmiştim. Yani iki konunun alakası benim için yok. Hayvan öldürmek, zaruri birşey için değilse, av gereksizdir. Spor da değildir. Trekking yap aynı dağda bayırda. Triathlon koş, ne bileyim 150 km bisiklete bin. İlla adrenalin salgılayacağım diyorsan, güvenlik kayışsız kaya duvarına tırman. Yok ben ille avlanacağım ilkel güdülerimi yaşamak isityorum diyorsan, ateşli olmayan birşeyler ile düş peşine kendini savunabilecek yeterlilikte olan avın da spor görelim derim. Sonuçta ilkel çağlarda ok ve mızrak ve kapan vardı öyl değilmi?

[Mehmet Cihat]

Çok yanlış genelleme. Vejeteryanım, et ve balık yemiyorum.Kimseye birşey dayatacak hadde değilim. Ama manyak derecede hayvan severim, ayrıca av tüfeğim de var. Taşıma ruhsatı alabilsem bir tane CZ alırdım. Sırf bu yüzden ruhsatlı ilk silahımı emniyete hibe ettmiştim. Yani iki konunun alakası benim için yok. Hayvan öldürmek, zaruri birşey için değilse, av gereksizdir. Spor da değildir. Trekking yap aynı dağda bayırda. Triathlon koş, ne bileyim 150 km bisiklete bin. İlla adrenalin salgılayacağım diyorsan, güvenlik kayışsız kaya duvarına tırman. Yok ben ille avlanacağım ilkel güdülerimi yaşamak isityorum diyorsan, ateşli olmayan birşeyler ile düş peşine kendini savunabilecek yeterlilikte olan avın da spor görelim derim. Sonuçta ilkel çağlarda ok ve mızrak ve kapan vardı öyl değilmi?

Niye abi oka karşı kalkan mı kullanacak savunmasız olmayacak mı yine ? [emoji2] Yine dediğim yere geldin ateşli olmasın ok mızrak farketmez diyorsun

[Doğan Arşiray]

oyuna başlarken zaten kazanmış olarak başlıyorsun. sonu belli oyun nasıl oynayanı tatmin edebilirki? peki 50 metre uzaktan ateş edebilen vahşi hayvan varmı?

[Doğan Arşiray]

Mehmet Ozyurek yazdı:

Onlar yemek için besleniyor, kontrollü olarak çoğaltılıyor. Büyütülüyor. Hiç birini de öldürerek neslini tüketmiyoruz.
Bazı tesislerde bıldırcın da keklik de besleniyor çoğaltılıyor ve yeniyor. Sıkıntı yok.
Valla ben çıkıp da 30-40 tane keklik vurup arabanın kaputuna dizip fotoğraf çektirenlerden nefret ediyorum.
Geçip giden flamingonun leyleğin suçu ne. Onları bile vuruyorlar.

insan avlanması yasak olan leyleği neden vurur mesela? yada çok güzel bir kuş olan sülünü neden öldürür? bunlar ne tehdit oluşturuyor ne de sadece bir öğünde karnınızı doyurabilecek olmaktan daha falzası değil. güzelliğe karşı bir tür sakınma bence bu. mesela insan bir şahin e neden ateş eder. buna hiç bir sağlıklı açıklama yapılamaz. hayvana platin taktık yine de enfeksiyondan öldü. olan benim paraya oldu. şimdi öldürene maliyet diyelimki 3 tl fişek parası, platin maliyeti 4000 tl. burada kim tanrıcılık oynuyor. kim haklı?

 

gerçek avcılık bence çok zor yaşam koşullarında yaşayan birisi için gündelik bir ritüel. Alaska da yaşayan adam kışın ortasında bir tane geyik vuruyor, ne yaptığının farkında, eti 2 ay yiyor zaten dışarıda donduğu için, postundan da giyecek yapıyor, artanını satıyor hayatta kalıyor zaten gidebileceği ne yeri var ne de parası. avlanmasın da ne yapsın. ama alaskaya bilerek işini gücünü bırakıp , eskiden sahip olduğu yaşamı tekrar yaşamayı seçen adam bence bir tür eksikliği gidermeye çalışıyor olmalı.

[Ali Gök]

Dogan Arsiray yazdı:

insan avlanması yasak olan leyleği neden vurur mesela? yada çok güzel bir kuş olan sülünü neden öldürür? bunlar ne tehdit oluşturuyor ne de sadece bir öğünde karnınızı doyurabilecek olmaktan daha falzası değil. güzelliğe karşı bir tür sakınma bence bu. mesela insan bir şahin e neden ateş eder. buna hiç bir sağlıklı açıklama yapılamaz. hayvana platin taktık yine de enfeksiyondan öldü. olan benim paraya oldu. şimdi öldürene maliyet diyelimki 3 tl fişek parası, platin maliyeti 4000 tl. burada kim tanrıcılık oynuyor. kim haklı?

 

gerçek avcılık bence çok zor yaşam koşullarında yaşayan birisi için gündelik bir ritüel. Alaska da yaşayan adam kışın ortasında bir tane geyik vuruyor, ne yaptığının farkında, eti 2 ay yiyor zaten dışarıda donduğu için, postundan da giyecek yapıyor, artanını satıyor hayatta kalıyor zaten gidebileceği ne yeri var ne de parası. avlanmasın da ne yapsın. ama alaskaya bilerek işini gücünü bırakıp , eskiden sahip olduğu yaşamı tekrar yaşamayı seçen adam bence bir tür eksikliği gidermeye çalışıyor olmalı.

çok temele gidiyorsun doğan abi. büyük motorlu araç kullanıp doğayı fazla kirletmeye kadar gider bu iş :d 

[Metin Uzunoğlu]

Çağrı Alaf yazdı:

Sosyal ve gerçek kimliğinize karşı söylemde bulunmuyorum sadece farklı düşünen iki insanız normal olarak tartışmak doğamızda var avcı mısınız onu bile bilmiyorum ama evet avcılar hem doğa düşmanı hem canidir vicdanen, dinen, yanlıştadırlar. 

Bu konuda yazmak istemiyordum ama Dini açıdan beslenmek için avlanmak dinen caizdir. 

[Doğan Arşiray]

Ali Gök yazdı:

çok temele gidiyorsun doğan abi. büyük motorlu araç kullanıp doğayı fazla kirletmeye kadar gider bu iş :d 

ağaç dikiyorum bu nedenle. dikili olanları suluyorum. elektrikli verdiniz de binmedikmi. alamıyoruz ne yapalım üstad?

[Çağrı Alaf]

Metin Uzunoğlu yazdı:

Bu konuda yazmak istemiyordum ama Dini açıdan beslenmek için avlanmak dinen caizdir.

Metin Hocam Saygılar, Beni çok Dini bir kişilik olarak almayın Dinen Caiz olsa bile benim vicdanıma sığmayan bir şeyin  karşısında dururdum zaten ancak yine de şu satırları inceler misiniz lütfen.

 

Via M. N. Yılmaz; //Dinimizde yenmesi helal olan kara ve deniz hayvanlarını avlamak helal kılınmıştır (Maide 1-2). Ancak avcılıkta aşırıya gitmek, yemek kastı olmadan sırf zevk için hayvan öldürmek caiz değildir. Peygamberimiz, ‘‘Her kim bir serçeyi ya da ondan büyük bir hayvanı haklı bir sebep olmadan öldürürse, yüce Allah kıyamet gününde onu ondan sorar’’ demiştir. ‘‘Hayvan öldürmek için haklı neden nedir’’ diye sormuşlar. ‘‘Hayvanı kesip yemendir, başını kesip ortalıkta bırakman değildir’’ buyurmuştur. Hayvanları yavrulama dönemlerinde avlamak günahtır.

Avlanmak mubahtır (dince yapılmasında sakınca yoktur), ama bu rızık temini için yapılmalıdır. Masum hayvanları zevklerini tatmin amacıyla öldürenler için Namık Kemal ‘‘sayyad-ı biinsaf (insafsız avcı)’’ tabirini kullanmaktadır. Bunun bir öyküsü var. Namık Kemal gençliğinde attığını vuran keskin bir avcıdır. Sofya'da bir karacaya nişan alır, birkaç saniye içerisinde karaca yere serilir. Hayvan kanlar içerisinde can çekişirken iki küçük yavrusu arkasından yetişir. Her şeyden habersiz annelerinin memelerine sarılmak için uğraşırlar. Çaresiz anne yavrularını ayakları ile itmeye çalışır ve yüzlerine elem dolu bir bakışla bakar. Nihayet zavallı hayvancağız, celladına nefretle baktıktan sonra başını yere koyar. Bu olaydan sonra Namık Kemal tüfeği elinden atarak bir daha avcılık yapmamaya yemin eder. Bu hadisenin etkisinde kalarak şu mısraları yazdığı söylenmektedir:***  Mısraları eklemiyorum. 

 

[Muhammet Ali Deli]

Avlanmaya karşıyım. Her türlüsüne. Balıkçılığı da avcılık olarak nitelendirmeyin. Yumurtlama ve yetişme dönemi dışında balıkçılık yapılır bu balık nesline de doğaya da zarar vermez.

 

Kanatlı konusuna gelirsek. Bu bir hobi olamaz bir mutluluk kaynağı olamaz. Bunun hiçbir mantıklı açıklaması olamaz. Uçan kuşu vurmak doğaya da ihanettir diğer tüm insanların geleceğine de ihanettir. 

 

Çevremde avcılık yapan tek bir insan barındırmam. Devlet zaten gün gelecek bu işi tamamen yasaklayacak. İspanya yasakladı ispanyadan gelip burada avlanan hasta ruhlular vardı bi dönem çıktı haberlere. 

 

Bence bu insanların rehabilitasyona ihtiyacı var. 

 

Kuşları öldürüyorlar doğanın dengesi altüst oluyor. Kenesi yılanı börtü böceği artıyor. Her şeye zarar. Etini yiyip doyma meselesi de değil asıl konu sen kuş vurup egonu tatmin edeceksin diye 80 milyon insanın hakkına giriyorsun. 

 

Ben bu tiplere bu topraklarda yaşayan bir vatandaş olarak hakkımı helal etmiyorum. 

 

Köy evinde bağ evindeyken filan tüfek sesi duydum mu direk arıyorum jandarmayı zaten. Av mevsimi olsun olmasın.

6 Mayıs 2021 tarihinde Muhammet Ali Deli tarafından düzenlendi

[Zeki Yelboğa]

Avcılığı savunan Mehmet CİHAT arkadaşımızda dedi zaten ilk başlarda " avcılık 1 veya 2 tane vurursan avcılıktır, fazlası bohçacılıktır" diye. Burada hiç kimse aşırılığı savunmuyor zaten.