Başıma Gelen Can Sıkıcı Durum

[Murat Sahın]

Bir ev almak niyetindeyim malum, hatta bunun için aracımı da sattım. Fakat bu noktada can sıkıcı bir durum yaşadım;

 

Eşe dosta rica ettim, kendi muhitinizde, bildiğiniz, kavga gürültü olmayan düzgün bir ev bulun bana diye. Bir arkadaşım buldu. Ev bir süre önce satılığa çıkmış, sonra satılmayınca vazgeçmişler. Samimi arkadaşımın evine bir bina mesafede. Eve talip olduk, işte eski fiyatı söyledi arkadaş, adam o o zamandı, şu an şu para demiş. Bu arada adam başka (yakın) bir ilde görevli imam. Ev kirada, gidip bekar kiracıdan rica edip evi gördüm, beğendim. Kiracı ile görüştük, bir haftada boşaltırım dedi, sana ev buluruz, bulana kadar oturursun dedik. Ev sahibinin söylediği rakamı da lüzumu halinde pazarlıksız olarak ödemeyi göze aldım, yani adam yok kardeşim, bu fiyat, söyledim dese tamam hayırlı olsun deyip el sıkışacağım. O kadar kurdum kendimi bu evi almak konusunda. 

 

Aracın satılması da bu sebeple oldu. Arkadaş madem gerekirse pazarlıksız alacaksın, adamla anlaşılır her türlü, sen arabanı sat paranı hazır et dedi. Bende arabayı sattım. Param hazır. Hafta içi konuştuğumuzda yarın ilçeye gelecekti, bende gidecektim, önce evi hanıma gösterip sonra pazarlığa oturacaktım ve her şekilde satın alacaktım. Adamla Cumartesi diye sözleştik yani. Bu gün adam telefonlara bakmadı, zoraki ulaştık, "hanım satmak istemiyor, ikna edemedim" dedi. 

 

İyide, alıcı olduk, fiyat verdin, arabamızı sattık evi almak için, buradan dönmek olur mu, bizi niye mağdur ediyorsun, satmayacaktın madem, söyleseydin dedik, kem küm etti, bir iki gün daha müsade istedi, ona da tamam dedik, bekleyeceğim ama güven vermiyor. Bu arada görüp beğendiğimiz ama bu eve karar kıldığımız için pazarlık etmediğimiz ne kadar ev varsa satıldı. Şimdi istediğim muhitte satılık ev yok. Arabayı da sattım babamın oturduğu ilçeye taşınacağım, bir süre idare ederim, az rahatlayınca alırım araba diye, hal böyle olunca o işte yattı. 

 

Hem ev alamadım, hem arabasız kaldım hem de tanıdık bir kimse olmayan ilçede oturmaya devam ediyorum.

 

Şimdi, ben bu işten mağdur oldum. Gidip adamı dövsem, yaşlı. Sövsem imam. Sussam içim içimi yer... Gidip diyorum, Cuma günü dikilsem cemaatin önünde karşısına, "sen böyle böyle yaptın, beni mağdur ettin, ayıp değil mi?" desem mi acaba diye düşündüm, karar veremedim...

 

Bir daha din adamları ile hiç bir şekilde iş yapmama, muhatap olmama kararı almış bulunmaktayım. 

[Tansu Kalafatoğlu]

Son cümle ile konunun alakası yok. Ne kadar meraklısınız dinle ilgili şeylere cephe almaya arkadaş. 
 

Geçmiş olsun. Ticarette sözleşme esastır. Yoksa böyle şeyler yaşanabilir. O gün başka şey olur, adamın haklı sebebi doğar yine satmayabilirdi. 

Murat Sahın yazdı:

 

Bir daha din adamları ile hiç bir şekilde iş yapmama, muhatap olmama kararı almış bulunmaktayım. 

 

[Erkan Işık]

Murat Sahın yazdı:

Bir ev almak niyetindeyim malum, hatta bunun için aracımı da sattım. Fakat bu noktada can sıkıcı bir durum yaşadım;

 

Eşe dosta rica ettim, kendi muhitinizde, bildiğiniz, kavga gürültü olmayan düzgün bir ev bulun bana diye. Bir arkadaşım buldu. Ev bir süre önce satılığa çıkmış, sonra satılmayınca vazgeçmişler. Samimi arkadaşımın evine bir bina mesafede. Eve talip olduk, işte eski fiyatı söyledi arkadaş, adam o o zamandı, şu an şu para demiş. Bu arada adam başka (yakın) bir ilde görevli imam. Ev kirada, gidip bekar kiracıdan rica edip evi gördüm, beğendim. Kiracı ile görüştük, bir haftada boşaltırım dedi, sana ev buluruz, bulana kadar oturursun dedik. Ev sahibinin söylediği rakamı da lüzumu halinde pazarlıksız olarak ödemeyi göze aldım, yani adam yok kardeşim, bu fiyat, söyledim dese tamam hayırlı olsun deyip el sıkışacağım. O kadar kurdum kendimi bu evi almak konusunda. 

 

Aracın satılması da bu sebeple oldu. Arkadaş madem gerekirse pazarlıksız alacaksın, adamla anlaşılır her türlü, sen arabanı sat paranı hazır et dedi. Bende arabayı sattım. Param hazır. Hafta içi konuştuğumuzda yarın ilçeye gelecekti, bende gidecektim, önce evi hanıma gösterip sonra pazarlığa oturacaktım ve her şekilde satın alacaktım. Adamla Cumartesi diye sözleştik yani. Bu gün adam telefonlara bakmadı, zoraki ulaştık, "hanım satmak istemiyor, ikna edemedim" dedi. 

 

İyide, alıcı olduk, fiyat verdin, arabamızı sattık evi almak için, buradan dönmek olur mu, bizi niye mağdur ediyorsun, satmayacaktın madem, söyleseydin dedik, kem küm etti, bir iki gün daha müsade istedi, ona da tamam dedik, bekleyeceğim ama güven vermiyor. Bu arada görüp beğendiğimiz ama bu eve karar kıldığımız için pazarlık etmediğimiz ne kadar ev varsa satıldı. Şimdi istediğim muhitte satılık ev yok. Arabayı da sattım babamın oturduğu ilçeye taşınacağım, bir süre idare ederim, az rahatlayınca alırım araba diye, hal böyle olunca o işte yattı. 

 

Hem ev alamadım, hem arabasız kaldım hem de tanıdık bir kimse olmayan ilçede oturmaya devam ediyorum.

 

Şimdi, ben bu işten mağdur oldum. Gidip adamı dövsem, yaşlı. Sövsem imam. Sussam içim içimi yer... Gidip diyorum, Cuma günü dikilsem cemaatin önünde karşısına, "sen böyle böyle yaptın, beni mağdur ettin, ayıp değil mi?" desem mi acaba diye düşündüm, karar veremedim...

 

Bir daha din adamları ile hiç bir şekilde iş yapmama, muhatap olmama kararı almış bulunmaktayım. 

Baglıcada teyzeoglu satacakdı evi ne yapdı bilmiyorum 1300-1400 gibi rakam eder diyordu düşünürsen soralım 

[Harun Kocaçalışkan]

Ben de kirada oturdugum evi alacaktim, ev sahibiyle anlastik. Altinlari bozdurduk, arabayi ilana koydum, bireysel emeklililik planimi bozdum parayi cektim. Bankaya kredi basvurusu yaptik, ev sahibi tapuyu gonderdi. Bankadan kredi cikti, ekspertiz icin randevu aldik. Ev sahibi dediki ben satmaktan vazgectim. Bunu yapan okumus etmis bir akademisyen bu arada.

Dolayisi ile konunun din adamlariyla bir alakasi oldugunu sanmiyorum, ya da birisinin din adami olmasi onun iyi bir insan olmasini da gerektirmiyor. Ya da siz birisine mesleginden ötürü daha cok guveniyorsaniz hata edersiniz.

 

Velhasil o evi alamayinca su an oturdugum evi aldim. Daha hayirli oldu benim icin. Size de bir baska kismet cikar.

[Mehmet Ozyurek]

Evet din kısmı gereksiz olmuş. 
 

Diğer kısma gelince, 

Pazarlık edilmemiş, hayrını gör denmemiş, Kapora verilmemiş. 
Sen de cayabilirdin. 
Biraz da arkadaşın etkilemiş seni bence. 
Olur böyle şeyler haftaya 10 ev daha çıkar satılığa, merak etme 

[Hüseyin Sönmez]

Yalan aynı, bende oturduğum evi alacaktım. Anlaştık vs tam kredi, tapu için başlayacaktık hanımı ikna edemedim dedi. 

[Ersin Gökdemir]

Bir kişi yüzünden aynı meslek gurubundaki kişileri aynı kategoride tutmak doğru değil.

Hangi meslekten olursa olsun, kişinin önce adam olması önemli.

Sizin konu hakkında ise, böyle olmasında da bir hayır vardır diye düşünmek daha faydalı olur. 

[Zafer Bakar]

Abi hayırlısı olsun sıkma canını.. Keşke bir kapora verseydin adı konulsaydi. Sakın üzülme ev illaki çıkar. 

[Hamit inan]

Murat Sahın yazdı:

 

Ticaret bu. Söz versede cayabilir. Sizde aynı paraya daha lüks bir ev bulsanız son anda vazgeçebilirdiniz. Böyle bir ihtimal de var. 

Beş sene önce gece 12 de -20 derecede şehirler arası yola cikmam gerekti. Kaza olur öyle olur böyle olur.....

Allah beni koruyacaksa arabamdan bir kablo koparır yola salmaz dedim. 

Yolda araç bozuldu krank sensorunun kablosu kesilmiş... O şekilde düşünün... vardır bir hayır. 

Din adamı ile muhatap olmam kısmında ise emin olmayın. En azından filmin sonunda pamukla bekleyecekler

[Levent Güzelkalp]

Bir ev almak niyetindeyim malum, hatta bunun için aracımı da sattım. Fakat bu noktada can sıkıcı bir durum yaşadım;
 
Eşe dosta rica ettim, kendi muhitinizde, bildiğiniz, kavga gürültü olmayan düzgün bir ev bulun bana diye. Bir arkadaşım buldu. Ev bir süre önce satılığa çıkmış, sonra satılmayınca vazgeçmişler. Samimi arkadaşımın evine bir bina mesafede. Eve talip olduk, işte eski fiyatı söyledi arkadaş, adam o o zamandı, şu an şu para demiş. Bu arada adam başka (yakın) bir ilde görevli imam. Ev kirada, gidip bekar kiracıdan rica edip evi gördüm, beğendim. Kiracı ile görüştük, bir haftada boşaltırım dedi, sana ev buluruz, bulana kadar oturursun dedik. Ev sahibinin söylediği rakamı da lüzumu halinde pazarlıksız olarak ödemeyi göze aldım, yani adam yok kardeşim, bu fiyat, söyledim dese tamam hayırlı olsun deyip el sıkışacağım. O kadar kurdum kendimi bu evi almak konusunda. 
 
Aracın satılması da bu sebeple oldu. Arkadaş madem gerekirse pazarlıksız alacaksın, adamla anlaşılır her türlü, sen arabanı sat paranı hazır et dedi. Bende arabayı sattım. Param hazır. Hafta içi konuştuğumuzda yarın ilçeye gelecekti, bende gidecektim, önce evi hanıma gösterip sonra pazarlığa oturacaktım ve her şekilde satın alacaktım. Adamla Cumartesi diye sözleştik yani. Bu gün adam telefonlara bakmadı, zoraki ulaştık, "hanım satmak istemiyor, ikna edemedim" dedi. 
 
İyide, alıcı olduk, fiyat verdin, arabamızı sattık evi almak için, buradan dönmek olur mu, bizi niye mağdur ediyorsun, satmayacaktın madem, söyleseydin dedik, kem küm etti, bir iki gün daha müsade istedi, ona da tamam dedik, bekleyeceğim ama güven vermiyor. Bu arada görüp beğendiğimiz ama bu eve karar kıldığımız için pazarlık etmediğimiz ne kadar ev varsa satıldı. Şimdi istediğim muhitte satılık ev yok. Arabayı da sattım babamın oturduğu ilçeye taşınacağım, bir süre idare ederim, az rahatlayınca alırım araba diye, hal böyle olunca o işte yattı. 
 
Hem ev alamadım, hem arabasız kaldım hem de tanıdık bir kimse olmayan ilçede oturmaya devam ediyorum.
 
Şimdi, ben bu işten mağdur oldum. Gidip adamı dövsem, yaşlı. Sövsem imam. Sussam içim içimi yer... Gidip diyorum, Cuma günü dikilsem cemaatin önünde karşısına, "sen böyle böyle yaptın, beni mağdur ettin, ayıp değil mi?" desem mi acaba diye düşündüm, karar veremedim...
 
Bir daha din adamları ile hiç bir şekilde iş yapmama, muhatap olmama kararı almış bulunmaktayım. 

Esi kismina inanmadim ben bu devirde esine sormadan ilana koymazdi en basta benin aklima fiyat konusu dustu muhtemelen daha fazla edeceğini dusundu ondan vaz gecti 1 2 aya tekrardan ilana düşer. Noterde imzada vaz gecen bile olabiliyor ticaret bu boyle duruma düşmeniz kötü simdi acele ile alis yapmayin derim.

[Ahmet Türedi]

Bu gibi alışverişlerde içişleri bakanının izni var mı diye baştan sorulması gerekiyor  Genellikle hanımlardan dolayı maraz çıkıyor. Sizin olay çoğu kişinin başına gelen olaylardan biri.

Dolandırılmamışsınız en azından paranız cebinizde tek kötü yanı hayal kırıklığı ile kalmanız ama maddi pek bir kaybınız yok sayılır.Ama gecikmeden ev bulun hergün zam yağıyor evlere.

Her işte bir hayr vardır. Din adamı o adamı mevzusu tamamen şans bencede ama her sarıklıyada güvenmeyeceksin oda ayrı.

[İlkay Başaran]

Geçmiş olsun. 2 yıl önce ev alırken bende sıkıntılar yaşadım. O anlaşamadık diye üzüldüğüm evden 10 gömlek üzerinde başka birtane denk geldi. Şimdi iyi ki anlaşamamışız diyorum.

[Mehmet Zincirkıran]

hocam siz bi kere evi eşinize göstermeden almaya çalışmışsınız bu büyük hatanız pazarlık yapmadan kapora vermeden gerekirse sözleşme yapmadan da arabanızı satmışsınız. evdeki bir diğer sıkıntı da kiracı olması, bir haftaya çıkarım demiş ama çıkmazsa kanunen pek birşey yapamıyosunuz bakacağınız diğer evler için aklınızda bulunsun. imam konusunda arkadaşlar söylemiş zaten, devir öyle birşey olmuş ki sözünü tutan insan gördüğümüzde helal olsun diyoruz, yahu olması gereken zaten o diyemiyoruz malesef. son olarak baktığınız evden daha güzel bir ev bulacağınızı düşünüyorum 👍

[Erdem Bozkurt]

Her şerde bir hayır vardır,olmadıysa zorlamaya,canını sıkmaya değmez,bak satıcı dönek çıktı onun malı alınmaz bence,dürüst satıcıdan mal almak en güzeli,zamanla illaki bir ev bulursun mutlaka,biraz sabır...

[Murat Sahın]

Din adamı kısmına takılan arkadaşlar, arkasına saf tutulup ibadet edilen adam bile sahtekar memlekette, onu diyorum. Evet özellikle mesleğini soracağım bundan sonra, imam, papaz vb. herhangi bir dini görevli ise dönüp arkamı gideceğim. 

 

Evi eşime göstermemiştim çünkü ne istediğini biliyorum. Kriterlerini biliyorum ve hepsini sağlayan evlere bakıyorum sadece. O yüzden çok üstüne düşmedim. Pazarlık etmedim, kapora vermedim çünkü adamı pazarlığa çektim, bu gün için buluşup görüşelim dedi. 

 

Zararım da var bu işten aslında dolaylı olarak. Arabasız kaldım. Evi alınca da arabasız kalacaktım ama orası kendi memleketim. Babam orda, kardeşim orda, arkadaşlarım orda, yani orda ihtiyaç halinde sorunu çözebilirdim. Buradan işe bile gidemiyorum arabasız...

[Muhammet Ali Deli]

Sözleşme esastır sözleşmeye kadar cayılabilir. Tapu ele alınmadan kesin gözüyle bakılmamalı. 

 

Konuyla ilgili olarak şunu belirteyim, elbette karşınızdaki adamın yaptığı etik değil hatta tamamen karaktersizlik. Meslekle alakası yok sizi anlıyorum imam da böyle yaparsa... diye düşündüğünüz için böyle yazmışsınızdır tahminimce. Lakin her meslekten karaktersiz tip çıkabiliyor. Mesele meslek değil o nedenle. Yaptığı şey etik değil dediğim gibi ama adama herhangi bir yaptırım da uygulanamaz maalesef.

 

Kiracıyı da kendi isteği olmadan çıkaramazdınız zaten bi de bu var 6 ay oturma hakkı var oturduğu ev el değiştirse bile.. 

 

Araç alırken çok karşılaştık böyle durumlarla bazıları notere gideceğimiz günün önceki gecesi arayıp ya kusura bakmayın ben vazgeçtim kaporayı da geri yatırayım hesabınıza diyordu Allah'tan. Bak bu iyi yine.

 

Ben bir keresinde kuzenle notere gittim satış için sözleşmiştik karşıyla para çantada 3 saat adamı bekledik orada aradık açmadı meşgule attı en son kapattı telefonu. Whatsapptan döşedim tabi o ayrı mevzu.. Ertesi gün kaporayı oğluyla göndermiş galeriye.

 

Yani var böyle şeyler imzayı atıp tapuyu alana kadar cayabiliyorlar. Etik değil ama ne yaparsın var böyle tipler her zaman çıkıyor.

 

Velhasıl kelam her şerde vardır bir hayır hocam. Moralinizi bozmayın.. Hakkınızda hayırlısı olsun inşallah.

[Muhittin Kaplan]

Peki bu tür durumları yaşamamak için ne yapmak lazım ?

Noterden, elden,avukattan sözleşmeme yapalım, polis ile mi gidelim ?

[Tansu Kalafatoğlu]

Murat Sahın yazdı:

 bundan sonra, imam, papaz vb. herhangi bir dini görevli ise dönüp arkamı gideceğim. 

Yav allam yareppim yaa 😁

[Tufan Caliskan]

Bu tür alış verişler tapu dairesinde imzalar atılmadan hemen önce bile bozulabilir. Vardır her işte bir hayır demek lazım. Allah beterinden saklasın dolandırıcılığa kurban gitmek bile yaşanabilir. Moral bozmaya hiç gerek yok. Sene sonuna kadar daha çok ev ya da araba alım fırsatı yakalanır.  

[Muharrem Karagülle]

“İstediğin olmuyor diye üzülme. Ya daha iyisi olur ya da hayırlısı budur.” Mevlana 

 

 

[Ahmet Hasan Şendağ]

Murat Sahın yazdı:

 

 

Şimdi, ben bu işten mağdur oldum. Gidip adamı dövsem, yaşlı. Sövsem imam. Sussam içim içimi yer... Gidip diyorum, Cuma günü dikilsem cemaatin önünde karşısına, "sen böyle böyle yaptın, beni mağdur ettin, ayıp değil mi?" desem mi acaba diye düşündüm, karar veremedim...

Aynı durumu bir doktorla yaşasan gidip hastanenin önüne dikilip aynı tepkiyi mi vermeyi düşünecektin? Ya da bir pazarcıyla yaşasan adamın tezgahının önüne mi dikilecektin?
Dar açıdan enteresan bir imam nefreti. Ev alma işi de bahanesi olmuş.
Halbuki bize ne ticaret yaptığın kişinin mesleğinden memleketinden ama değil mi?

[Serhat Işık]

Geçen sene ev aldım imzalar atıldı. Tapuyu almışız para cuma günü yetişmediğinden Pazartesine kaldı. Ev sahibi ertesi gün aramış bana diyor ki ben vaz geçtim. [emoji1][emoji1] şu hayatta her şey olur. Kimseyi mesleğimden özellikle hacı hoca gibi insanları suçlamak bir şey kazandırmaz. Adam sonuçta kaparo almamış sözleşme imzalamamış. İyi bir imkan doğsa Aynı davranışı sizde yapabilirdiniz . Sözleşme kaparo gibi bir bağlayıcılık olmadığı İçin Oda normal bir davranış mukabilinde.


[emoji2186][emoji605][emoji605]

[Mehmet Göktürk]

Murat Sahın yazdı:

..

 

Bir daha din adamları ile hiç bir şekilde iş yapmama, muhatap olmama kararı almış bulunmaktayım. 

Olayın din adamlığı ile ilgisi yok. Ona bakarak dünya işlerinde karar vermemeniz lazım. Adamın dini öteki taraf içindir. bu tarafa ne size ne ona yararı olmaz. Ona göre davranamayız.

 

Bu cayma ve satış işinde ise yapacağınız şey bir sözleşme yapmaktır eğer arabanızı satacaksanız. 

 

Kabaca bu sözleşmede satışa karar verildiği yazılır. Siz kapora verirsiniz o yazılır. Ev sahibi cayarsa da kapora iadesi ve üstüne kapora kadar (yahut belirlenen miktar) cayme bedeli ödenecek diye yazılır. İmzalanır. Bunu yapmadığınız için mağdursunuz. Söz uçar yazı kalır. Geçmiş olsun. Yeni araç alırsınız daha güzelini.

[Çağlar Bayur]

profesyonel sözleşmeler bu günler için. normalde, alıcı satıcı arasında protokol imzalanır, kapora verilir ve işlemler başlar. benim de arabama taksi çarpmıştı, plaka sahibi imam idi, söz verdi, yaptırıız diye, sigortaya gerek yok dedi, haftaaına, sen kimsin ne arabası ne kazası yok öyle birşey demişti, güldüm geçtim. insan başına gelince muhatabın mesleğine takılır, toplumsal deneyler var bu konuda.

9 Ekim 2021 tarihinde Çağlar Bayur tarafından düzenlendi

[Tayfun Aydın]

Hocam öncelikle geçmiş olsun.  Sıkıntı bir durum. İnşallah tamama erer. Burada sıkıntı sözleşme yapmamış olmanız. Sözleşme yapsaydınız ve kapora verseydiniz kaporanın 3 katını isteme hakkınız olacaktı cayma halinde. Bir arkadaşım evi alırken tapu da vazgeçme eğilimine girdi ev sahibi. Hemen önüne sözleşmeyi koydu ve 30 bin lira gibi bir rakam vermen lazım, yoksa mahkemeye giderim deyince ev sahibi evi satmak zorunda kaldı. Maalesef bu gibi durumlar ticarette yaşanıyor. Siz her ne kadar olayı içselleştirseniz de bu iş sonuçta bir ticaret.