Tüm Aktiviteler

Isı çıkmaya her türlü çıkacak onu engelleyemezsin. Yağ ısınmıyorsa neresi ısınıyordur? Metal sürtünme bölgesi olabilir. Yağ ısınmaması bir kıstas değil yağ kaç derecede yanıyor ve yanık yağ tortusu yanık olmayan yağın deterjan etkisi ile nötralize olup filtre ediliyor mu o mesele. 350 derecede tortulaşan / buharlaşan yağ var 400 derecede akmaya devam eden yağ var. 350 olan belli sıcaklığın üstüne geçemediği için daha mı iyi? Ha bir de aşınma engelleme ne durumda o var. Bunun için 1Kg yük altında bir demir parçasını düzenli yağ akışı ile aşındırmaya çalışan YouTube kanalları var. LM hepsinde sınıfta kalıyor. LM kullananların motor sessizleşiyor, az ısınıyor gibi geribildirimleri oluyor. Her halükarda ikisi de iyiye işaret değil bana göre. Üzerine araştırma yapmak lazım. 3-4 sene önce yapmıştım ve LM kötü çıkmıştı ancak destekleyici bilgilerim şu an taze değil.

Benim ford grubunda bu sorunları ne zaman yaşasam ateşlemeden çıktı. Bujiler öncelikli olmak üzere kablosu ve bobine de bakılsın. Bi dönem hava akış metrenin fişini çekmiştim şüphelendiğim için sorun bobin çıkmıştı

amaç tamamen bu. Düşük devirde yüksek tork almak. İster şarj ister tekere. Sakin sürüşte 1000 -1500 devir arası çalışıp max verim alıyor. 2zr fxe bizim 1.8 motor ben sürerken ekrandan 205 gr/kwh değerlerini de gördüm

Forumda castrol için piyasada orjinaller bile sahte deniyordu 😅 Bende uzun zamandır orjinalliğinden emin olmadığım için castrole yan gözle bile bakmıyorum

Ortaya şöyle bir şey atsam, sıcaklığı daha fazla olan yağ ısıyı üzerine daha iyi alıyo olamaz mı.

Çok geçmiş olsun abi, görünen sağ el c3 ile temkinli şekilde gidilir

Şansıma kardeşim izinli ondan destek isteyeceğim O da Acemi şoför bakalım beni hastaneye götürebilecek mi

20 liradan tasarruf konusunda yorum yapamam. Beni aşar o konu. Yesinler birbirlerini ete para vermesinler.

Passat 1.6 TDI motorda Castrol ile Liqui Moly i kıyasladığımda şununla karşılaştım. Aynı hava sıcaklığında Aynı yük altında Aynı yolda Aynı istasyondan alınan yakıt ile; gözlemlediğim kadarıyla yağ değişiminden 1000-2000 Km kadar sonra Liqui Moly, Castrol 'dan 6-7 derece daha düşük sıcaklıkta çalışıyor. Hatta şu dikkatimi çekmişti ve tekrar denedim sonuç aynı; yağ yeni değiştiğinde her ikiside birbiri ile neredeyse aynı sıcaklıkta çalışıyor. Ancak 1000-2000 km sonra Castrol daha sıcak çalışmaya başlıyor. NŞA 'da sıcaklığın yükselmesi ağırlıkla sürtünmenin artması ile olur.. Sürtünmeyi azaltmak bir yağın asıl görevi.. Son kullanıcının yapabileceği en objektif ve somut kıyas bence bu. İki yağı aynı şartlarda motor yağ sıcaklığını izleyerek kıyaslamak. Yoksa yağ markalarının beyaz gömlekli mühendislerle yaptığı pazarlama şovlarına inanacak yaşı geçtim. ayranım ekşi diyen mi var Allah aşkına, yağcıların anlattıklarına baksan sanarsın hepsi uzay teknolojisinde atom parçalıyorlar...

Acizane bağımsız testlerden gördüğüm; İkisinin yanına yaklaşamaz bile. Hele LM, Shell’in orta-üst 5-40W Tam sentetik serisine bile yaklaşamaz. Deterjan etkisi olarak, aşındırmayı önleme olarak, yanmaya karşı direnç olarak her halükarda LM altlarda bir marka. Paketleme güzel, reklamı iyi yaptı ama o kadar. Yağın kralı, gerçek anlamda bağımsız testlere göre Mobil1ESP. Daha üstüne gelmedi. Sonra Shell performans serileri (Gri kutular) sonra diğerleri.

İsrail de yarım saat önce İran ı vurmaya başlamış son yarım saatte petrol %6 artmış. Bindik bi alamete gedeyoz gıyamete...

Eğlenmişler demene itiraz etmiyom ki, bunda benzer fikirdeyim... demişsinya; maksatları aracı 2 hafta park edip boş bataryayı fullemek değil zaten diyom. Günde sadece 20 TL lik liralık seyahati bedavaya getirmek için işte ya da evde aracı park ettiğinde doldurmak için eğlenmişler yani...

Ben eğlenmişler diyom, sen uzun uzun itiraz edip fantazi diyon. Nassı yapcaz o işleri :):

Bir de; Rahatsız eden bir durum daha farkettim; klima sisteminin fanı çok gürültülü. Düşük kademeye aldığımda bile ciddi fan sesi geliyor. İçeri soğur soğumaz hemen manuel e alıp fan hızını 1 e düşürüyorum, bi nebze sesten kurtuluyorum. Henüz 40 derecelerde test etmesem de soğutma performansı çok iyi bu arada, içerisini gayet hızlı ayarladığı sıcaklığa getiriyor ve aynı derecede başarılı bir şekilde tutabiliyor. Arka koltuklara biri oturursa arka bölgeyi otomatik açıyor. Yoksa siz açmadığınız sürece arkayı hep kapalı tutuyor.

Bu arada aracı alalı 2 haftayı geçti ve yaklaşık 2500 Km civarına geldim. Şehirlerarası yolda gözlemlediğim kadarıyla elektrik tüketim değerleri hıza göre yaklaşık şöyle; Klima açmazsanız. 80 Km/h sabit hız ile 105 Wh/km 90 Km/h sabit hız ile 110 Wh/km 100 Km/h sabit hız ile 125 Wh/km 110 Km/h sabit hız ile 145 Wh/km Hava sıcaklığı 30 derecelerde ve Klimayı 21 derecede sürekli açık seyrettiğinizde her değer yaklaşık 10-15 Wh/km artıyor. Bu değerler araç yüksüz ve tek kişi varken... Bu arada 2500 km tüketim ortalamam 142Wh/km olmuş Agresif hızlanma ve sert fren kullanacak kadar agresif yavaşlamalar tüketimi de agresif değiştiriyor. Rejenarasyonu Standart Mod da kullanan Normal bi kullanıcı bu arabanın fren balatasını aracı çöpe atana kadar bitirmez ya da yıldan dolayı sertleştiği için değiştirir, bittiğinden değil.

Liqui Moly (Kaynak: Benzer koşullarda kıyasladığım motor yağ sıcaklığı)

Hibrit şu şartlarda saçmalık. Onu saçma yapan asıl şey ise koydukları küçük pilin değişim maliyeti. Plug-in araçların bataryasını maks. 50-60 bin liraya sıfırlayan marka varsa ve hemen her gün evde aracı fişe takarak günlük genelde 50-60 km yi geçmeden aracı kullanım alışkanlığınız varsa alınır binilir. Ama iki şart sağlanmadan orta uzun vadede saçmalık. İlk şartı sağlayan marka örneğine rastlamadım ben, o minik pillerin değişimi için ağızlarını 300-350 bin den açıyor çoğu marka. Adam kısa menzilden çekindiği için plug-in hibrit alıyor. Fişe takmadan uzun yola yola çıkıp mantıklı bi iş yaptığını düşünüyor. Neresinden baksan çelişki. Çoğu böyle saçma bir döngüyle kullanıyor aracı; Benzin > Kinetik Enerji > Elektrik Enerjisi > Kinetik Enerji 2-3 yıl sonra sadece elektrikle 100 km dedikleri araba 30 km yi zor gider hale geliyor. Bence gereksiz bi geçiş teknolojisi, menzil çok mu dert, al sağlam bi dizel bin.

10 günde bir şarj eden adamlar var piyasada.....Onlara göre tam.. tüm gün taksicilik yapanlara değil tabi.

Maksat şarjı doldurmak değil ki güneşli bir günde 32 km kazandırıyorsa, günlük batarya %50-55 arasında gitsin gelsin, daha uzun yola çıkacağı zamanda fişini takar. Güneşli bir coğrafyada yılda 4-5 bin km yi bedava yapmış olur. Asıl sıkıntı bugünün maliyetiyle yılda maks. 2-3 bin liralık elektrik için aracı her park ettiğinde onu kim katlayıp açacak... Günümüzdeki fotovoltaik hücre verimiyle fantaziden öteye gitmez. İlle fantazi aranıyorsa senin eve yaptığın daha mantıklı bi fantazi...

Ne yaşıyonuz olm siz.

Hşşş sana diyo la.. umursamadı

fazla acele etme bence

tırt, araç giderken yada park halindeyken ana pili doldurmadıkça mındar, daha pilli araba gibi bin fırın ekmek yemesi lazık bu güneş panellerinin, aşırı ilkeliz arkadaş, birşeyler bulmak şart

pinti derken? ben yapması hoşuma gittiği için yapıyorum, ve bakım aralığım servisin dediğin yarısı hatta bazen 3 te 1 idir, acımam buna giden paraya, benim kullandığım araç canımı sıkacak arıza yapamaz, yaparsa ve anında düzeltmezsem direk gider yenisi gelir, kullandığım malzeme servistekinden daha iyi ama daha ucuza geliyor, göz göre göre öpülmeyi sevmem, olay bu

o zaman devam ne diyim, o kitapçığa özellikle yazmayanda reno tr, bunuda sordum ayrıca, Fransa renoda biz size karışamayız demekte, neyse bu motorun yağı rn17 onaylı olmalı, ister koyarsın ister koymazsın, karar senin. Bu arada garantinin periyodik bakımla ilgisi yoktur, ama burası Türkiye, neyse dediğim gibi, karar senin.