Fatih Karaca 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Fatih Bey.. aracın hususi yada ticari olmasının önemi yok, yük taşıyorsa belge alacak ancak:Vergi dairesi veya ziraat odası kaydı olmayanların bu belgeyi alması teknik olarak mümkün değil.. Eğer, bir araç ile yük taşınıyor, ancak vergi dairesi veya ziraat odası kaydı yoksa, önce buralardan birisine kayıt olacak ve kaydını ıspat edecek.. Aksi durumda ceza ile karşı karşıya kalır.. Yani; vergi kaydı yoksa K belgesi sorulmaz diye bir şey yok.. Yük varsa, K her halukarda sorulacak, vergi kaydı olmayan K'da alamayacağı için yük taşımayacak... Hedef bu.. Haklısınız, amaçlanan başta buydu. Böyle olmasına da kimse ses çıkarmazdı ama yazılan yönetmelik pek de bu amaca uygun değil. Eğer ulaştırma bölge müdürlüklerindeki personel yönetmeliği tam manasıyla uygulamaya kalksa, kamuoyunda infiale yol açar. Çünkü sorun sadece yükün miktarı ya da vergi dairesi kaydı gibi basit şeyler de değil. Teknik detaylarda büyük problem var. Mesela taşınan yükün niteliğini kim tayin edecek? Size bir örnek vereyim. Pastanesi olan bir esnaf, K türü yetki belgesi aldığı bir Transit Connectle, sadece kendi yaptığı pastaları, tatlıları, vs... taşıyabilir. Değirmene gidip bir çuval un alsa ya da evdeki bilgisayarı, yazıcıyı tamire götürürken kontrol edilse ceza yemesi gerekir çünkü yetki belgesi, kendi faaliyet konusu olan ürünler dışında yük taşımasına izin verecek yapıda değil. Kendi işi için hammadde bile taşıyamayabilir. Yetki belgesi almakla da sorun çözülmüyor yani. Bu gibi sorunları gördüğünden, TOFAŞ bu yılın başlarında hemen "binek otomobil" ruhsatlı Dobloyu piyasaya sürdü. Bir büyük sorun da kiralık araçlarda yaşanıyor. Kobilerin ticari araç kiralaması maalesef bu sistemde mümkün değil. Bunun yönetmelikten kaynaklanan başka sebepleri var. Detaylarla kafa karıştırmak istemem. Kara Ulaştırması Genel Müdürüne veya bakanlık personeline sorunca, sanki insanlar çekinmeden bu araçları kullanabilirmiş gibi bir tablo çiziliyor ancak; aslında yönetmelik bu haliyle sıkı bir şekilde uygulansa bagajında trafik seti dışında herhangi bir yük taşıyan tüm araç sahipleri ceza yer. Üstelik farklı araçlarına da olsa üçüncü cezayı yiyen gerçek ya da tüzel kişi çok daha yüksek cezalarla karşı karşıya kalır. 2011 yılının Temmuz ayından sonra muazzam cezalarla karşı karşıya kalabiliriz. Zaten hali hazırda Ulaştırma Bakanının da söylediği gibi, Ulaştırma Bakanlığının geçen yıl kestiği idari para cezasının tutarı, İçişleri Bakanlığının kestiği trafik cezasının tutarını geçmiş durumda. Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Size bir örnek vereyim. Pastanesi olan bir esnaf, K türü yetki belgesi aldığı bir Transit Connectle, sadece kendi yaptığı pastaları, tatlıları, vs... taşıyabilir. Değirmene gidip bir çuval un alsa ya da evdeki bilgisayarı, yazıcıyı tamire götürürken kontrol edilse ceza yemesi gerekir çünkü yetki belgesi, kendi faaliyet konusu olan ürünler dışında yük taşımasına izin verecek yapıda değil. Kendi işi için hammadde bile taşıyamayabilir. Yetki belgesi almakla da sorun çözülmüyor yani. Bu gibi sorunları gördüğünden, TOFAŞ bu yılın başlarında hemen "binek otomobil" ruhsatlı Dobloyu piyasaya sürdü. Pastacı, pasta taşıdığı aracına zaten K2 belgesi almak zorunda olduğu için, ununu da taşır pastasını da ama haklısınız.. Ben evime bir çuval un alıp götürürken bunun ticari mi yoksa hususi bir yük mü olduğunu kime nasıl ıspat edeceğim.. Biri çıkıp K belgesi isteyebilir.. Bence, içinden çıkamadıkları için denetim yapamıyorlar.. Şu anda kamyonlarda dört dörtlük denetimler var.. Araç kantara girdiğinde, plaka yazılınca sorgulama otomatik yapılıyor, K belgesi yoksa ceza otomatik geliyor.. Ama kamyonete inemediler bir türlü.. Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Aslında bu işin kolayı var ama sanırım işlerine gelmiyor...Şimdi deseler ki Connect,fiorino,doblo yada buna benzer ticari araçlar Camlı olamaz...Cam olmadığı için kimse almaz zaten.Sonradan cam taktıran da ortaya çıkar.Yani bunu tamamen ticari amaçla kullanacak olanlar alır.Onlardan da her türlü belge sorgulanabilir.Şimdi en basiti televizyonlarda Fiat doblo reklamını bir izleyin...İşte şöyle böyle aile arabası pikniğe gidersiniz,tatile gidersiniz diye övgülerle anlatılıyor,özendiriliyor.Reklamın en sonunda da yazan ifade şu ; Fiat Doblo ''Ticari araçlar''...Satan adam özendirmezse kimse de almaz.Buna çözüm bu şekilde üretilmez.Ya camlı hiç bir ticari kamyonet satılmayacak yada camlı olanlarda hususi yazacak hiç bir belge aranmayacak.Camlıyı alıp ticari olarak kullanan olursa da denetimde cezayı yiyecek. Yorum bağlantısı
Fatih Karaca 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Pastacı, pasta taşıdığı aracına zaten K2 belgesi almak zorunda olduğu için, ununu da taşır pastasını da ama haklısınız.. ... Bence, içinden çıkamadıkları için denetim yapamıyorlar.. Şu anda kamyonlarda dört dörtlük denetimler var.. Araç kantara girdiğinde, plaka yazılınca sorgulama otomatik yapılıyor, K belgesi yoksa ceza otomatik geliyor.. Ama kamyonete inemediler bir türlü.. Kesinlikle haklısınız, küçük araçlarda işin içinden çıkılamadığı için denetimler fiilen başlamıyor. Pasta örneğini zaten çarpıcı olsun diye vermiştim. Ben de sizin gibi düşünmüştüm, "pastacı bu, ununu da taşır pastasını da" demiştim ama öyle değilmiş maalesef. Pastacı sadece pasta taşıyacak, fıstık, yağ, un taşımayacak. Bu malzemeleri de pastacının tedarikçisi taşıyacak. Yani unu uncu, fıstığı kuruyemişçi taşıyacak. Herkes sattığını taşıyacak, aldığını ya da kullanacağını değil. Bu, anglo sakson taşıma sistemine uygun bir yaklaşım. İdari yapımız, temel hukuk kurallarımız kara avrupası sistemine uygun, ulaşım altyapımız ve politikalarımız tam bir ortadoğulu ama iş karayolu taşıma sistemine gelince bir anda anglo sakson oluveriyoruz. Yorum bağlantısı
Fatih Karaca 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Aslında bu işin kolayı var ama sanırım işlerine gelmiyor...Şimdi deseler ki Connect,fiorino,doblo yada buna benzer ticari araçlar Camlı olamaz...Cam olmadığı için kimse almaz zaten.Sonradan cam taktıran da ortaya çıkar.Yani bunu tamamen ticari amaçla kullanacak olanlar alır.Onlardan da her türlü belge sorgulanabilir.Şimdi en basiti televizyonlarda Fiat doblo reklamını bir izleyin...İşte şöyle böyle aile arabası pikniğe gidersiniz,tatile gidersiniz diye övgülerle anlatılıyor,özendiriliyor.Reklamın en sonunda da yazan ifade şu ; Fiat Doblo ''Ticari araçlar''...Satan adam özendirmezse kimse de almaz.Buna çözüm bu şekilde üretilmez.Ya camlı hiç bir ticari kamyonet satılmayacak yada camlı olanlarda hususi yazacak hiç bir belge aranmayacak.Camlıyı alıp ticari olarak kullanan olursa da denetimde cezayı yiyecek. Sorunun bir ayağı da bu. Malumunuz olduğu üzere ülkemiz hafif ticari araç üretiminde nicelik olarak üst sıralarda. Otomotiv sektörümüzün uzmanlığı da git gide bu sınıfa kayıyor. Devlet hem bu sanayiyi desteklemek için bu araçlara çeşitli vergi avantajları uyguluyor hem de bir yandan bu araçların kullanımını zorlaştırıyor. Tofaşın Doblo modelinde olduğu gibi yavaş yavaş bu araçların binek otomobil tip onaylı modellerini daha fazla göreceğiz. Belki böylece araçların kullanım amacı net bir şekilde ayrıştırılır. Aynı aracın kamyonetini alan, gider yetki belgesini alır ve taşıma işini de buna göre yapar. Araç, ticari işletmesinin bir parçası olduğu için de vergi teşviklerinden faydalanır. Bu aracı sırf hususi amaçla kullanacak olanlar da gider "binek oto" versiyonunu alır. Vergi indiriminden yararlanamaz ama yetki belgesi alması da gerekmez. Maalesef bu sorunun düşünülmeden yürürlüğe sokulan kararlar neticesinde büyüdüğünü düşünüyorum. Hem memleketi bir Doblo/Connect/Caddy cumhuriyetine çevirdik hem de şimdi bununla mücadele ediyoruz. Yorum bağlantısı
Oğuz Altınada 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Araç binek oto olarak ruhsata geçerse Ötv'si de binek oto için oluyor.. Bunları kamyonet ruhsatı ile çıkarmanın tek nedeni ötv'yi yüzde 10 olarak ödenmesi.. Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Pasta örneğini zaten çarpıcı olsun diye vermiştim. Ben de sizin gibi düşünmüştüm, "pastacı bu, ununu da taşır pastasını da" demiştim ama öyle değilmiş maalesef. Pastacı sadece pasta taşıyacak, fıstık, yağ, un taşımayacak. Bu malzemeleri de pastacının tedarikçisi taşıyacak. Yani unu uncu, fıstığı kuruyemişçi taşıyacak. Herkes sattığını taşıyacak, aldığını ya da kullanacağını değil. Bu, anglo sakson taşıma sistemine uygun bir yaklaşım. İdari yapımız, temel hukuk kurallarımız kara avrupası sistemine uygun, ulaşım altyapımız ve politikalarımız tam bir ortadoğulu ama iş karayolu taşıma sistemine gelince bir anda anglo sakson oluveriyoruz. Bu işaretlediğim bölüme katılamayacağım.. Çünkü, K2 belgesinde şöyle bir açıklama var.. "bu tip araçlarla kendi işlerinin gerektirdiği şartlarda ve işlerini idame ettirebilmek maksadıyla, mamul, yarı mamul veya hammaddelerini bir şekilde getir-götür türünden taşıyorlar, 3. şahısların mallarını taşımıyorlar ise ve nakliye faturası düzenlemiyorlarsa K2 belgesi kapsamına girerler" Uncu, perakendeci ise, yada depo teslimi mal satıp faturasını bana kesip veriyorsa, o mal benimdir, yani pastacının unudur.. Taşır.. Bence bunu, beni gibi yorumlamayıp ceza yazan yanlış yapar... Yorum bağlantısı
Zekai Tutar 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Arkadaşlar bu konuda yanlış bilinen şeyler var.. VE DE YANLIŞ BİLGİLER AKTARILIYOR.. Bu belgeyi veren bakanlığın danışma hattı var.. 0312 4442407. Bu konularda ne sorarsanız cevaplıyorlar. Bu konularda bu hatla irtibata geçmeden, arkadaşlara kulaktan duyma bilgiler verirsek, arkadaşlarımızı yanlış yönlendiririz. Öyle pastacı un alırsa taşıyamaz, simitçi susam alırsa taşıyamaz diye bir şey yok.. Esnafsan, kendi işyerine, kendi adına fatura ettiğin (işyeri için) ne alırsan al, hangi şehirden alırsan al, işyerine kayıtlı k2 belgeli aracınla, işyerine taşıma hakkın var.. Hammaddeyi ürüne çevirdiğinde de Türkiye'nin heryerinde pazarlama veya taşıma hakkın var... Veya başka bir işyerinden ticari amaçla faturalı aldığın her malı işyerine taşımaya ve de işyerinden pazarlama amacıyla taşımaya hakkın var... Şu an itibariyle (1-2 saat evvel) aradım bu hattı. Aynı konuyu bir defa daha sordum.. Çünkü ben de ocak 1 'den itibaren bir işyeri açacağım... Bende de connectler var.. Bursa içi ve dışı servis yapacağım.. Aldığım cevap şu; "İşyeri açarsan, işyeri adına (600 TL.civarı) k2 belgesi çıkarıp, 3,5 tondan aşağı istiap haddi olan araçlarını bu karneye (60TL civarı) işletirsen, istediğin faturalı malını işyerine taşıyıp, istediğin malını da, şehir içi veya şehir dışı istediğin yerde pazarlayabilirsin.." Bu bilgileri tam edinmeden, lütfen yorum yapıp, arkadaşları da bu konu da tedirginliğe sevketmeyelim. Önemli bir not daha;"Ticari faaliyetin yoksa k2 belgesine kesinlikle ihtiyaç yok.. Araç ruhsatında ne yazıyorsa o aranıyor.. Yorum bağlantısı
Zekai Tutar 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Ayrıca da işyeri olmayana k1 veya k2 veya yıldızlı k belgesi verilemiyor... Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 14 Aralık 2010 Paylaş 14 Aralık 2010 Önemli bir not daha;"Ticari faaliyetin yoksa k2 belgesine kesinlikle ihtiyaç yok.. Araç ruhsatında ne yazıyorsa o aranıyor.. Burda bir hatanız var... Şirket adına olan bir aracın ticari olması gerekmez.. Bir aracın ruhsatında ticari yazması, o aracın nakliyecilik faalietinde kullanılıyor olması demektir.. Nakliyecilik faaliyeti de pastaneye un taşımak değil, Başkasının ununu taşımaktır.. Dolayısı ile, Ruhsatta ne yazdığı bu belgeyi bağlamaz Hocam.. Ayrıca da işyeri olmayana k1 veya k2 veya yıldızlı k belgesi verilemiyor... Çiftçiler de, yani ziraat odası kaydı olanlar da K2 alabiliyor. Yorum bağlantısı
Zekai Tutar 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Mehmet Bey, nakliyeciler için geçerli olan, k1 belgesi.. Bizler ise kendi işyerindeki malları pazarlayan veya kendi işyerinde pazarlamak üzere aldığı malları işyerine intikal ettiren araç sahiplerinden bahsediyoruz sanıyorum.. Yani kendi k2 belgeli aracımızla, kendi malımızı alıcıya veya kendi işyerimize taşıma durumu.. Benim demek istediğim de budur.. Şirketler ayrı bir statü de olabilir.. Ayriyeten de iyi geceler olsun.. Bu gece nöbettesiniz galiba.. Hadi ben emekli oldum, siz de mi emekli oldunuz? Selamlar... Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Hocam saygılar... Şirketten kastım, herhangi bir işyerinde kullanılan araçlardı.. Hocam benim yorumlarım da sizinki ile paralel, aynı görüşteyiz.. Yorum bağlantısı
Fatih Karaca 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Arkadaşlar bu konuda yanlış bilinen şeyler var.. VE DE YANLIŞ BİLGİLER AKTARILIYOR.. Bu belgeyi veren bakanlığın danışma hattı var.. 0312 4442407. Bu konularda ne sorarsanız cevaplıyorlar. Bu konularda bu hatla irtibata geçmeden, arkadaşlara kulaktan duyma bilgiler verirsek, arkadaşlarımızı yanlış yönlendiririz. Öyle pastacı un alırsa taşıyamaz, simitçi susam alırsa taşıyamaz diye bir şey yok.. Esnafsan, kendi işyerine, kendi adına fatura ettiğin (işyeri için) ne alırsan al, hangi şehirden alırsan al, işyerine kayıtlı k2 belgeli aracınla, işyerine taşıma hakkın var.. Hammaddeyi ürüne çevirdiğinde de Türkiye'nin heryerinde pazarlama veya taşıma hakkın var... Veya başka bir işyerinden ticari amaçla faturalı aldığın her malı işyerine taşımaya ve de işyerinden pazarlama amacıyla taşımaya hakkın var... Şu an itibariyle (1-2 saat evvel) aradım bu hattı. Aynı konuyu bir defa daha sordum.. Çünkü ben de ocak 1 'den itibaren bir işyeri açacağım... Bende de connectler var.. Bursa içi ve dışı servis yapacağım.. Aldığım cevap şu; "İşyeri açarsan, işyeri adına (600 TL.civarı) k2 belgesi çıkarıp, 3,5 tondan aşağı istiap haddi olan araçlarını bu karneye (60TL civarı) işletirsen, istediğin faturalı malını işyerine taşıyıp, istediğin malını da, şehir içi veya şehir dışı istediğin yerde pazarlayabilirsin.." Bu bilgileri tam edinmeden, lütfen yorum yapıp, arkadaşları da bu konu da tedirginliğe sevketmeyelim. Önemli bir not daha;"Ticari faaliyetin yoksa k2 belgesine kesinlikle ihtiyaç yok.. Araç ruhsatında ne yazıyorsa o aranıyor.. Zekai Bey merhaba, Öncelikle emekliliğiniz ve de yeni işyeriniz hayırlı olsun. Bu konuda verdiğim tüm bilgilerin arkasındayım. Ancak uygulamada, uygulayıcıya göre değişiklikler oluyor. Amacım kimseyi tedirgin etmek değil, sadece dikkatli olmaya yöneltmek. Bakınız, daha önce de açıkladım, bakanlık tüm danışmalarda yanlış bilgi veriyor çünkü aslında yönetmeliğin uygulaması oradaki uzmanlara da ters ve mantıksız geldiğinden, arayanlara mantıklı olan cevabı veriyorlar. Hem 2004 tarihli önceki yönetmelik hem de 2009 tarihli yeni yönetmeliğin iptali için davalar açtık. Önceki davamız, yönetmelik birkaç kelime değişikliğiyle yenilendiği için otomatikman düştü. Haziran 2009'daki yönetmeliğin iptali için açtığımız dava ise sürüyor. Size bir örnek vereyim. Bir meşrubat dağıtımcısı, kendi malını bedelsiz irsaliye ile taşımasına rağmen kontrollerde ceza yiyebiliyor. Bu türden cezaların iptali için açılmış onlarca dava dosyamız var ve tam da bu yüzden insanları uyarmak istedim. Yönetmelik internette var, dileyen indirip okuyabilir nitekim Mehmey Bey çok güzel detaylar yakalamış. Yönetmeliği okuyup içinize sindirmeden sadece bakanlığın danışma hatlarından aldığınız bilgilerle hareket etmenizi tavsiye etmem. Bakanlık, danışma hattında verdiği sözlü bilgilerden sorumluluk kabul etmiyor, yazılı olarak bilgi istendiğinde de yine kendisini bağlamamak için yönetmelikteki cümleleri aynen tekrarla yetiniyor. Ticari faaliyet yoksa yetki belgesine gerek olmadığı yönündeki kanaatinize de üzülerek katılmadığımı belirtmeliyim. Saygılarımla Av. Fatih Karaca Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Fatih Bey, kanunun iptali yönendeki davanız nasıl sonuçlanır bilmiyorum da, cezaların iptali yönündeki davanızı kazanırsınız diye tahmin ediyorum... Yorum bağlantısı
Fatih Karaca 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Fatih Bey, kanunun iptali yönendeki davanız nasıl sonuçlanır bilmiyorum da, cezaların iptali yönündeki davanızı kazanırsınız diye tahmin ediyorum... Ah Mehmet Bey ah, keşke. Bu konuda uzman mahkemeler yok henüz. Sulh ceza mahkemelerine yaptığımız itirazlarda da oran yarı yarıya diyebilirim. Yorum bağlantısı
Zekai Tutar 15 Aralık 2010 Paylaş 15 Aralık 2010 Ya arkadaşlar amacımız, paylaşımcıları doğru yönlendirebilmek, elimizde geldiğince... Ama bakanlığın danışma hattı da yanlış bilgi veriyorsa yapacak birşey yok.. Pes yani.. Sohbete katılan ve de davalarını örnek veren bir de hukukçu arkadaşımız ise akan sular durur.. Yani son nokta hukuk ve mahkemeler değil mi?.. Ancak ben, yıldızlı k2 belgemi alacağım, arabama kendi faturalı malımı yükleyeceğim ve de il içi ve il dışına pazarlayacağım... Bakalım kim ne yapacak.. Bakanlık tlf. konuşmalarını nasıl kayıt ediyorsa, ben de kaydederek konuşuyorum.. Bu durumda da ceza yersem, gelecek iyi değil derim. Yani müteşebbislik, ticaret ve de özgür irade konusunda şüpheye düşerim.. İnşallah öyle dediğiniz gibi değildir, sayın Fatih Karaca... Burası Türkiye... Çekirge bu memlekette 3 defa sıçrayamaz... Zaten gizli gizli bir takım vergiler falan da giydiriliyor insanlara... Ama k2 de belgesini alanın, arabasında malını pazarlayabileceği kanaatindeyim.. Ülkemizin %90'ı esnaf sanatkar.. O kadar ileri gidilebileceğini zannetmiyorum.. Selamlar... Sn. M. Özyürek; Şubat veya Mart'ta İnşallah Kırşehir'e geleceğiz... Görüşmek üzere... Selamlar... Yorum bağlantısı
Guest B 23 Ocak 2011 Paylaş 23 Ocak 2011 (düzenlendi) Bu konuda kimse tam açıklayıcı bir bilgi verememiş.Bu kanun bu kadarmı muallak çıkarılmış kesin hükmü yokmu?Ben emekliyim adıma kayıtlı iş yerimde yok 2008 de bir connect almışım sadece aile arabası için kullanıyorum ve kilometresi 20binde.ben bunu hiç bir şekilde ticari amaçla kullanmıyorum.Madem herkes mecbur bu K2 belgesini almak.Devlet aldırmaktan acizmi bunu sigorta da yaptığı gibi muayenesini yapmazlar araçların gider tıpış tıpış alırız.Yok alırdınız yok almazdınız bu ne yahu.Bence benim gibi kullananların K2 belgesi alacağını sanmıyorum.alacaksakda bunu aynen muayene işine aksettirirler ve mecbur ederler.Muayenede alacaksın K2 getireceksin o zaman muayeneni yapacağız derler.Bunu niye bu kadar dallandırıp budaklandırıp milletin kafasını bulandırıyorlar.Devlet herkese aldıracaksa bunu muayenede sorarlar kimse kafasını yormasın.Ticari araçların eli mecbur olduğu yer muayene istasyonu her sene uğruyoruz.Vergiyi soruyorlar sigortayı soruyorlar egsozu soruyorlar eee K2 de soruverirler soraralarsa olur 23 Ocak 2011 tarihinde B tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 23 Ocak 2011 Paylaş 23 Ocak 2011 Bülend Bey, almak isteseniz de teknik oalrak alamazsınız zaten.. Vergi dairesi veya ziraat odası kaydınız olması gerekiyor.. Yorum bağlantısı
Recommended Posts