Böyle Bir Ceza Mı Olur?

[Mehmet Kaya]

Ankarada otobandan Keçiörene girdikten sonra forum Ankarayı geçtikten sonra uçak pisti gibi yol var, hız sınırı 50 km. devamlı radar tetikte orada, bencede gereksiz ama gerekliymiş, orada hız denemeleri yapıldığından çok kaza oluyormuş, bu yüzden sıkı takip yapılıyormuş.

Abi orada radar olmasa gece gündüz yarış pisti orası. Zaten gece drag yarışlarının yapıldığı yer orası Birgün orada radara gireceğim ama

Ankara'da Eskişehir-İstanbul-Samsun yolları 70 sınırlıkmı

 

Ek olarak iyiki radar var.

Konya yolu ile Samsun yolu arasında radar yok gece 11 de o yolda geçerken nasıl makas atarak araç kullanıyorlar bir görseniz.

[Sani Gerşon]

Haberim yokken faiz de işliyor mu?

 

Yoo, bekletiyorlar, sen görünce işletiyorlar

Tebliğ edildikten sonra ilk 15 gün içinde ödemezsen %25 indirim hakkını, 30 günden sonra ana para hakkını kaybediyorsun. Direkt faiz işlemeye başlıyor.

[Sani Gerşon]

Bana emniyet yolu gözüktü mü o zaman ruhsat yenilemek için?

 

Ceza ile ruhsat yenilemek derken? Anlamadım.

Ceza sorgulamalarını gib.gov.tr'den yapabiliyorsun. MTV ödeme sayfasında ceza sorgulama da mevcut.

[Sani Gerşon]

Onun plakayı alabilmen için senin arabanın tekrardan satışının yapılması lazım.

Ruhsattaki adrese çok takılma. İkametin temelli mi değişti bu arada? Geri dönmeyecek misin?

 

ORada çıkmayan cezalar için vergi dairesine git, orada görünüyor olmalı.

[Kaan Fakılı]

Ankara'da Eskişehir-İstanbul-Samsun yolları 70 sınırlıkmı

 

Tamam 70 o yollar için biraz az. Ama 120 de çok fazla değil mi? Ben radar olmayan yerde 90'a kadar çıkıyorum. Ama öyle trafiği hayatta tehlikeye atmam. Geçerim en sağa ya da yanındaki şeride oradan giderim.

 

İstanbul yolunda birkaç kere kaza atlattım. 1 kere de kaza yaptım.

 

Kaza yaptığımda sağdan ikinci şeritten gidiyorum. Sağımda da birisi var. Hızım 80 falan. Sağ dikizden bir baktım Pejo 107 geliyor. Bu nereden geçecek diye düşünmeye fırsat vermeden sağ arka teker ve tampondan bindirdi. Focus 1 vardı bende. Araba epey bir savruldu. Eşimle gidiyorduk, çok korktu. Allah'tan takla falan atmadık. Afedersiniz "şerefsizle" göz göze geldim. Kapıyı kapatıp kaçtı hemen. Plakayı aldım. Mahkeme süreciyle uğraşamadım. Şimdi o kadar pişmanım ki...

 

Geçen ay da o yolda 3 tane araba -ki ikisi connect- arka arkaya makas attılar. Orada arabadan bir kere daha soğudum.

 

Eskişehir yolundaki ortalama hız olayı bu açıdan çok iyi. İzmir'e gidene kadar sizi sollayan pek olmuyor.

 

Ankarada otobandan Keçiörene girdikten sonra forum Ankarayı geçtikten sonra uçak pisti gibi yol var, hız sınırı 50 km. devamlı radar tetikte orada, bencede gereksiz ama gerekliymiş, orada hız denemeleri yapıldığından çok kaza oluyormuş, bu yüzden sıkı takip yapılıyormuş.

 

O yolu biliyorum. Hakikaten insanı hıza teşvik ediyor. Bir kere 80'le giderken bir kadın bize kaza yaptırıyordu orada. Geçenlerde de onun paralelindeki (ovacık tarafında) yolda arkadaşın dayısı hızlı giderken -200'le- kaza yaptı. 8-10 takla attı.

 

 

Bence ceza çok ama çok mantıklı,arkadaşını tanıdığını gördüğünde kornaya basan nadir toplumlardan biriyiz.Ben İzmir'de yaşıyorum ve İstanbul'da bile inanın korna çalınmıyor diyebilirim.Işıklarda stop eden bir araca korna çalmak nedir allah aşkına yazarken bile sinir oluyorum.Sarı ışık yanmış kornaya basılıyor, ne gerek var arkadaş , sellektör denen birşey var, Almanyaya kız arkadaşımla gittiğimde inanın utandım adamlar kurallarla yaşıyor ben oradan geldiğimde 2 gün oradaki gibi olmayı denedim nerde?

Engelli bir vatandaşa yol verdim hiç unutmuyorum ve şeridi bilerek ortaladım ve vatandaş önümden geçiyordu ve sağ aynaya baktığımda afedersiniz ama serseri dolmuşcular geliyordu inanın kornaya bastım ve adamın hayatını kurtardım gerçekten bunu hiç unutamıyorum.

Bu apaçiler serseriler oldukça böyle cezalar artar umarım.Şöyle düşünelim bu forumda böyle ceza yiyen büyüklerimiz varmı??

Ben sanmıyorum

Kaan bende senin gibi yapıyorum dostum arıyorum hemen telefon kitide var rahat rahat konuşuyorum ,birkeresinde serserinin biri kırmızı ışıkta geçti yaya dikleniyor birde tartışıyor bende sinirlendim ve sıkıştırdım camı actı  ne yapıyorsun arkadaşım dedim öküzün cevabı :

Sen polismisin ?

Yani bazen diyorumki keşke trafik polisi tanıdığım olsada bu serserileri trafikten kaldırsalar.Aslında çok basit ceza puanını yükselt para cezasını demiyorum bakın puanı yükselt 2 cezada 1 yıl trafikten men olsun bak bakalım ne oluyor

 

Bende de araç kiti var. Çok nadirdir araba kullanırken telefon kullandığım. En kötü ihtimalle eşime aratırım.

 

Geçen ay Çankırı yolundan gelirken Akyurt'a 4 km kala Murat 131 yalpalaya yalpalaya gidiyordu, camdan teneke kutu attı. Allah günah yazmasın, ya içki ya da enerji içeceğiydi. Neyse içeriği içki değilse mesele değil ama camdan şişe, peçete gibi şeylerin atılmasına illlet olurum. Bana göre geriliğin de geriliğidir. Hemen polisi aradım. Ben telefonu kapatmaya kalmadı ileride polis çevirdi bunları.

 

Biz şikayet ettiğimiz sürece yengeçlere geçiş yok inşallah.

[Fatih Sarıkaya]

gereksiz yere korna çalmadın ise cezaya itiraz et eğer ispat edebilirsen cezayı iptal ederler.

[Mehmet Demirci]

Kaldırımların bırakın çıkışlarına, normalde 5mt gerisine mi ne park etmek gerekiyor. Böylelikle kaldırımdan dönen araç, karşı şeritten gelen aracı görebiliyor olacak.

Bu ceza da baktığınız zaman yasaldır. Cezanın geçmişini de facebook'tan okudum. Kimsenin gereksiz yere kornaya basacağını düşünmüyorum. Trafikte ya da bir anda dururken hangimiz "kornaya basmalıyım" diye düşünüp basıyoruz ki, illa bi sebebi vardır. Gerekli gereksiz kısmına polislerin karar veremeyeceğini düşünüyorum.

Önemli olan para cezası bence , yaptırım ikinci plan . Kimse beni aksine inandıramaz .

20 Temmuz 2013 tarihinde Mehmet Demirci tarafından düzenlendi

[Rıdvan Ergün]

ALINTIDIR-Milliyet

Lütfen klakson çalmayın!

 

 

Dil Derneği sözlüğünde “korna” sözcüğünün karşısındaki açıklama şöyle: “Motorlu taşıtlarda, bisikletlerde sesle işaret vermek için kullanılan ve içinden hava geçirilerek çalınan boru, klakson.”

Dün akşam Bahçelievler 7. Cadde’de yürümeye başladığımda bir klakson sesi duyunca, o yürüyüş boyunca kaç kez bu sesi duyacağımı merak edip saydım. Yürüyüşüm 11 dakika sürdü ve 18 kez yakınlarda çalınan klakson sesini duydum.

Klaksonlarını ne için çalıyorlar:

• Bir dükkanın önünde yolun bir bölümünü plastik meşrubat kasalarıyla kapatıp gelecek araba için yer ayarlamışlar. Başka sürücüler turlar atıp park edecek yer ararken açıkgöz biriler devletin yolunu rezerve etmişler. İşte oraya park edecek araba yaklaşınca kornaya basıp haber verdi ve tam oraya geldiğinde dükkandan çıkan birisi kasaları alıp arabanın oraya park etmesini sağladı.

• Dolmuş, yolda giden ve yolcusu olma olasılığı olan kişilere haber vermek için çaldı.

• Henüz dolmamış olan dolmuş, yavaş yavaş ilerlediği için onu uyarmak için arkadan gelen başka arabalar çaldı.

• Bir sürücü arkadaşını gördü, onu selamlamak için çaldı.

• Lüks bir otomobil yolda havalı bir kalkış (!) yapıp hızla fırlama hazırlığı olarak önünü boşalmak için yavaş yavaş gidince, arkadakiler tepkilerini göstermek için çaldılar. Klakson seslerinin ardından fren sesleriyle karışık gürültülü bir kalkış sesi geldi.

Bugün akşam aynı caddede yürürken ilk korna sesini duyduğumda saatime bakıp saymaya başladım ve 10 dakika içinde 16 ses saydım. Ancak kaldırımda uzun süre yakınımda bağıra çağıra yürüyen 7-8 kişilik bir liseli grubun gürültüsünden bazı korna seslerini kaçırmış olabilirim.

Korna çalan sürücüler, bunu en çok diğer araçları uyarmak için yapıyorlar ve bundan en çok rahatsız olanlar kaldırımlarda yürüyen yayalar oluyor.

Sürücüler, mutlaka gerekmedikçe lütfen klakson çalmayın!

[Baran Ekici]

İşi bilen bir avukatla beraber itiraz edin, huysuz kamu emeklileri ellerine çayını sigarasını alıp canları sıkıldığında patır kütür keyfi olarak ceza yazıyorlar. Ceza yazanın kanıtlama olasılığı video bile çekmiş olsa imkansız. O kornanın o arabadan geldiğini kanıtlayabilmesi mümkün değil. Fahri trafik müfettişlerinin gönderdiği cezalar genelde daha üst mercilerde iptal edilebiliyor. 

[Mehmet Kaya]

İşi bilen bir avukatla beraber itiraz edin, huysuz kamu emeklileri ellerine çayını sigarasını alıp canları sıkıldığında patır kütür keyfi olarak ceza yazıyorlar. Ceza yazanın kanıtlama olasılığı video bile çekmiş olsa imkansız. O kornanın o arabadan geldiğini kanıtlayabilmesi mümkün değil. Fahri trafik müfettişlerinin gönderdiği cezalar genelde daha üst mercilerde iptal edilebiliyor. 

Baran peki korna çaldıysa ?

Kardeş kimse keyfinden ceza yazmıyor veya bana ve çevremdekilere denk gelmedi.

[Sani Gerşon]

Cezanın geçmişi farklı arkadaşlar. Facebook'ta araştırmak gerekiyor.

[Baran Ekici]

Baran peki korna çaldıysa ?

Kardeş kimse keyfinden ceza yazmıyor veya bana ve çevremdekilere denk gelmedi.

Korna çaldıysa kendi vicdanına kalmış, bu işi keyfi olarak yapan fahri trafik müfettişleri gördüm, burada densiz çok.

[Mehmet Kaya]

Korna çaldıysa kendi vicdanına kalmış, bu işi keyfi olarak yapan fahri trafik müfettişleri gördüm, burada densiz çok.

 

Onda vicdan yok. Binanın önünde gecenin 1 de 4.-5. kattakine korna çalanda vicdan yok. Olsa çalmaz. Çalıyorsa cezasını çeker.

 

Ama zevk için ceza yazanlarda yokmudur.Her meslekteki çürük elme olduğu gibi mutlaka vardır. Oda birşeye bağlayarak yazıyordur. Onunda cezasını veren olur merak etm

[Kaan Fakılı]

Bizim çevik kuvvetteki bir arkadaşın başına gelen şeyi anlatayım.

 

Ankara-Sakarya'nın girişinde 2-3 tane çevik kuvvet aracı vardır, sık sık orada dururlar. Tam Yapı Kredi Bankası ve Yayınları'nın önünde. Eylem haberi aldıklarında falan genelde orada dururlar. Kızılay'ı bilen bilir.

 

Bu çevik kuvvet otobüslerinin önüne ve arkasına yakın bir araç durduğu zaman güvenlik maksadıyla -ki içinde bomba bile olabilir- ona durmamasını söylerler.

 

Bizim arkadaşlar orada beklerken BMW'nin en lüks araçlarından birisi ile bir bayan oraya geliyor. Bizim arkadaş cama tıklatıyor. Bayan çok hafif açıyor camı ve daha burada durmayın demeye kalmadan camı kapatıyor. Sonra tekrar tıklıyor ve bayan camı almıyor.

 

Derken ileriden trafik polisi geliyor ve çevikteki arkadaş durumu anlatıyor. Trafik polisi olan amcam da olaya hemen müdahale ediyor. Camı tıklatıyor, kadın açıyor camı, burada duramazsınız dediği anda 5 dakika durup gideceğim diyor ve camı hemen kapatıyor.

 

Tabii trafik polisi amca (emekliliğine az kalmış) hemen çekici anons ediyor. Ve kadın içerideyken aracı çekiciye bağlamaya başlıyor. Tabii az evvel camı açmaya bile tenezzül edemeyen kadın hemen iniyor arabaya itiraz ediyor ve hemen bir yerleri alıyor. Derken polis amcanın telefonu çalıyor, ricalar, şunlar, bunlar falan... Bunlar yetmeyince birim amiri, müdürü falan hemen oraya geliyorlar.

 

Polis amca tabii hatalı parktan cezayı onlar gelene kadar yazmış. Ben diyor bu aracı indirmem. Benim istifa kâğıdım cebimde. Amirim, siz bana bu aracı sizin indirttiğinize dair bir kâğıt imzalayın ben indireyim diyor. Sonra arabanın sigorta kâğıdına bakıyor, tabii sigorta da geçmiş. Oradan da ceza yazacakken hemen telefonla sigorta yaptırıyor kadın. Polis tekrar anons geçiyor sigorta olmuş mu diye.

 

Derken bir iki şeyden daha ceza yazıp gönderiyor kadını.

 

Yani bazen böyle insanlara ceza yazmak farz olabiliyor. Eğer polis ile empati kurmak isterseniz hemen kendi mesleğinizdeki müşterilere bakın derim.

 

Bunun yanında keyfi yere ceza yazan yok mudur? İllâ ki vardır.

[Serdal Soysal]

Hız sınırının 30km/h olduğu bir yerde girmiştir radara.

Tahiir hocam bence anormal bir durum hız sınırın 30km/h olduğu yere neden radar koyarlar ki! Eger yoldan 45 km ile geçilmiş olsa bu 343TL lik ceza yenilecek yazık

[Serdal Soysal]

Cezaların bir çoğu emsal teşkil etsin diğerleri yapmasınlar mantığını güdüyor.

[Misafir]

Cezaların bir çoğu emsal teşkil etsin diğerleri yapmasınlar mantığını güdüyor.

 

Evet zaten cezaların amacı bu. Emsal teşkil etsin, başkaları bu kuralları ihlal etmesin. Hız sınırının 30 olduğu yerlerde genelde okul ve yaya geçidi olan yerler. Buralar için 45 çok. Korna çalmaya birşey demiyorum. Ama bir ceza yendiği zaman (hız, kırmızı ışık, hatalı park) bizim de başkaları için "bu adamın ehliyetini ve arabasını alacaksın elinden" dediğimizi hatırlayalım. Gözümüz çoğu zaman boyansa da bazı sıralamalarda Kongo, Afganistan, Güneyafrika gibi ülkeler seviyesindeyiz. Henüz toplum, ulus olamadık. Küçük kabileler içinde yaşıyoruz. Tepemizde bir otorite, kanun bize göre değil.

Polisimiz basiretli ve adil olmalı. Polis durdurup ceza yazdığında itirazların biri bin para. Böyle olmaz. Polis te adam olup "ben devletim, ben Türkiye'yim" zihniyetinde olmalı. Ama devletin en tepesindeki yöneticilerden itibaren balık baştan koktuğu için, bazı polisler 20 TL ye adam kayırabiliyor.