Sabri Güngör 14 Mayıs 2011 Paylaş 14 Mayıs 2011 Ya ben bu Form,un bir delisi var (Canım Murat Hocam ) birde Mevlevisi oldu diyordum ki sen hatunlar enerji İçeceği filan????? Biz her Arkadaşımızı çok seviyoruz yiğenim Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya 14 Mayıs 2011 Paylaş 14 Mayıs 2011 Abi hiç sıkılmadan iki sayfayıda sindire sindire okudum. Caner abi sizlerle birlikte uzun sohbetlere katılmak isterdim. Saygılarımla. Yorum bağlantısı
Ali Altu 15 Mayıs 2011 Paylaş 15 Mayıs 2011 Alıntıdır: (Yorumsuz) yorum yapmaktan neden çekindinki Yorum bağlantısı
Evren Erakçora 15 Mayıs 2011 Paylaş 15 Mayıs 2011 yorum yapmaktan neden çekindinki Kişinin hayat görüşü, yaşam felsefesi ,inancı kendine aittir; burada bunların konuşulması doğru olmayabilir. Yorum bağlantısı
Ali Altu 15 Mayıs 2011 Paylaş 15 Mayıs 2011 Kişinin hayat görüşü, yaşam felsefesi ,inancı kendine aittir; burada bunların konuşulması doğru olmayabilir. tamamda paylaştığın şiir bazı insanların inancına küfrediyor. Yorum bağlantısı
Ali Altu 15 Mayıs 2011 Paylaş 15 Mayıs 2011 O da sizin yorumunuz. 'Irmaklarından şaraplar akacak' diyorsun Cennet-i al Yorum bağlantısı
Cavit Doğan 17 Mayıs 2011 Paylaş 17 Mayıs 2011 Rivayete göre padişahın ''bana öyle bir beyit söyle ki ilk satırın sonunda cellat diye bağırırken ,ikinci satırın sonunda sana bir kese altın atayım ''emri üzerine Vehbi Efendinin o meşhur dizeleri ortaya çıkmıştır. Ben şimdi bu şairin akibetini çok merak ettim, bu şiirden sonra kellesi gitmişmi yoksa altınamı boğulmuş..Bizim forum yöneticilerinin sabrını deniycemde, yada ben hiç bulaşmim Murat Dere yazsın Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 29 Mayıs 2011 Yazar Paylaş 29 Mayıs 2011 Sağırın Hasta Ziyareti 10.03.05 - 20:02 Bir gün anlayışlı yol, yordam, hal hatır bilen bir zat bir sağıra: "Komşun hasta" diye haber verdi. Bunun üzerine sağır düşündü ve kendi kendine: "Bu sağır kulaklarla komşumun sözünü anlamam mümkün değil, fakat yine de gitmek lazım gitmezsem olmaz." diye düşündü. Sonra kendi kendine şöyle dedi: "Hastayı ziyarete giderim ona: "Ey benim sevgili dostum nasılsın?" derim o zaman elbetteki "İyiyim yahut da hoşum şükürler olsun." diye cevap verecek.Ondan sonra: "Ne çorbası yedin?" diye sorarım. O da: "Mercimek çorbası." diye cevap verecek o zaman ben de: "Afiyet olsun, dedikten sonra hekimlerden kim geliyor, seni kim tedavi ediyor?" diye sorarım. O: "Filan hekim." deyince: "O hekimin ayağı çok uğurludur, o çok usta bir tabiptir o geldi mi işin yolunda demektir. Biz de onu denedik neye elini sürerse, kimi tedavi ederse onun işi tamam demektir." derim. Sağır kafasında soruları ve cevapları kurarak komşusunu ziyarete gitti; selam verdi: "Nasılsın komşun?" diye sordu. Komşusu inleyerek: "Ölüyorum." dedi. Sağır daha önce düşündüğü ve tasarladığı gibi: "Çok şükür." deyince buna hastanın canı çok sıkıldı. "Bu ne biçim komşu, galiba benim kötülüğümü düşünüyor." diye düşündü. Tam bu sırada: Sağır devam etti: "Ne yedin?" diye sordu. Hasta kızgınlıkla: "Zehir!" dedi. Sağır sükunetle: "Afiyet olsun." dedi. Bunun üzerine hasta iyice sinirlendi, fakat sesini çıkarmadı, sağır devam etti. "Tedavi için hekimlerden kim geliyor?" dedi. Artık dayanamayan hasta: "Başımdan defolup git be adam, kim gelecek Azrail geliyor!" diye bağırdı. Bunun üzerine sağır: "Ha o mu, onun ayağı çok uğurludur, artık üzüntüyü bırak sevin, neşelen." dedi. Artık hastanın üzüntüsünün sınırı yoktu, adeta kahrolmuştu. Sağır, komşuluk hakkını ödedim, hasta komşumun halini hatırını sordum diye sevinerek dışarı çıktı. Hasta bu sırada: "Bu adam benim düşmanımmış, kötülüğümü istiyormuş, bugüne kadar anlayamamışım." diye düşünüyordu. Demem o ki, ortada olan biten ile bizim zannettiklerimiz arasında büyük farklar olabilir.. Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 3 Haziran 2011 Yazar Paylaş 3 Haziran 2011 Yıllardır seminerlere , eğitimlere vs. katılıyorum. bazıları ücretsiz oldu bazılarını firma yolladı. Hemen hepsinde de , hatta hepsinde dalga geçtim. Adam amerikalı veya meşhur bi avrupalı , tonla para alıyor, 2-3 kitabı oluyor ve genellikle önemli görevler aldıktan sonra başlıyor para toplamacalara... Ülkesindeki haklı üne zaten karşı çıkan yok. Yok da, gelip bana " Pazarlama stratejileri " anlatması kadar saçma bulduğum birşey yok. Onn İnanılmaz bulduğu, Olağanüstü kabul ettiğini, yavuz amcanın yanında çırakken öğretirler burda, haberi yok ama... Kapalı çarşıda "gözünü 8 aç evladım" deyip 2şamarı da yedinmi , veletken ömrün boyunca gözünü 4 açanlara güler geçersin. Dokunmak çok önemliymiş müşteriye.. Özellikle az temas edilen yerler ( kol dirseğini kavramak lazım mış ).. Ben onu 92 de antalyada kuyumcuda çalışırken, kayserili müdürümden öğrenmiştim hacı.. hemde onbinlerce dolarlık mücevher satarken.. artık müdür ne zaman öğrenmişti kimbilir... Hadi onu geçtim, bizim üst kattaki ismail abi, konfeksiyon dükkanına karısıyla gelsin, sen göz teması diye yengenin gözüne bak, sonrada dokunmanın faziletini almaya kalk, herif 14' lüyü ağzına dayıyor mu dayamıyor mu görürüz.. ) geç bunları Hans efendi geç....! Sizin öğreteceklerinize burda kerat cetveli derler..) Ama bu sadece buraya özgü de değil, azerbayceanda, ermenistanda yunanda israilde, hepsinde var. hepsi çok da güzel bilir bu işleri. En son10 adımda kendini geliştirme kursuna gittim. NLP teknik bazlı eğitim. Kendini geliştirebilenler varsa tebrik ederim. Çıktığımda bende bir gelişme yoktu . Yogaya gittim 13-14 gün önce. O hepten Komikti. zaten dedim ben, Forumdakilere bunu yazmazsam ölürüm diye:) Bilader, eskiden işaret parmağı ile başparmağını böyle birleştirip üzerine yaprak koyardım sonrada öbür elimle çaaat diye vururdum, pat diye ses çıkardı. bayılırdım BU sefer yaprak yyok , öyle bekledim. oturuyorsun bağdaş kuruyorsun. Güzel bir kız var orda onun dediklerini yapıyorsun. içindeki enerjiyi hisset diyor hissetmeye çalışıyorsun. Yüksel diyor , sen içinden yükseliyorsun, yukarda bir ağaç var ona ulaş ve ondan mutluluk meyvesini al diyor falan.. Recep ivediğin filmi gibi.. herkes sonra " realize bir düşsel mutluluktan " bahsediyor. Yani bu beyaz yakalı arkadaşlarım " hakkaten zevk aldım " demek istiyorlar.. Onlara afiyet olsun ama NAH mutlu oldum ! Biz, böyle mutlu olmayız arkadaş ! Biz tek başına mutlu olamayız ! Biz, vereceğiz elimizdeki ekmeği aç birine, onun ekmeğe saldırırcasına yemesinden mutlu oluruz ! Bir garip , kızına okul ayakkabısı alamadı mı? evladımıza nasıl ayakkabı aldıysak ona da aldığımızda mutlu oluruz! Kapıcıya verdiğimiz eski eşyalarımızı , onu sırtında gördüğümüzde Mutlu oluruz. Ödeyemeyen adama, "hadi git haftaya verirsin" dediğimizde ellerimize sarıldığı an mutlu oluruz. Biz kendi başımıza değil, ancak başkalarını mutlu ettiğimiz zaman mutlu oluruz. Biz derken, Danımarkalı da böyle, israilli de böyle rus da böyle, Türk de böyledir. İnsan, ancak başkasına yardım ettiğinde mutlu olur. Hemde öyle oturup beklemeye lüzüm kalmadan. 1-2 saniye içinde. Öğrenecek ve öğretecekseniz,insanları nasıl mutlu edebilirsiniz, onu öğrenin veya öğretin. Gerisi para tuzağı. Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 4 Haziran 2011 Yazar Paylaş 4 Haziran 2011 Arkadaşlar , Yarın dünya çevre günü. Genellikle gelişmiş ülkelerde ve çevre bilinci gelişmiş toplumlarda çevre önemlidir. Umarım ülkemde de çok önemli bir konu haline gelir ilerde. Yarından itibaren, alışverişlerinizde 1 poşete daha fazla ürün koyun veya 1 poşet daha az kullanın lütfen. Hatta en mükemmeli, bir alışveriş çantanız olsun, ketenden veya filelerden. Çok faydası var. Görürseniz, yoldan 1 kağıdı çöpü alıp çöpe atın . Arabanızı yıkarken, 1 damla da olsa daha az deterjan dökün kovaya. Yarın pazar, varsa evinizde damlayan musluk, onu tamir ediverin. Bu küçük işler, büyük ve çok güzel sonuçlar veriyor. Ben daha fazlasını yaparım diyen varsa: bir fidan alsın pazardan, dikiversin bahçesine, yol kenarına , canı nereye istiyorsa.. Herkesin maddi durumu iyi değil. Ama durumu iyi olan varsa, zamanı da gelmişse, pazartesi arabasının bakımlarını yaptırıversin. Her sene, kıbrısı örtecek kadar toprak kaybediyor ülkemiz. Hani hepimiz diyoruz, " bu ülkenin bir taşına canımızı veririz" diye Ama yağmurlar sular alıp götürüyor. Bir kurak , dik yamaç yere 1 fidan diken, Gerçekten Büyük bir vatan görevi yapmış olacaktır. eskiden çok satılırdı, sanırım modası geçti: Teksir kağıdı.. Beyaz A4 yerine, mümkünse teksir kağıdı kullanın. özellikle başkasına vermeyecek, ders çalışacak veya karalayacaksanız.. Ben daha fazla saymıyorum, siz daha iyisini biliyorsunuzdur zaten. Çevre Müh. Caner Kardeşseven Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 26 Haziran 2011 Yazar Paylaş 26 Haziran 2011 (düzenlendi) koç Valla hacı, bu temmuz ayında sen bana basarsan ben karışmam.. benle inatlaşma derim, ama sen bilirsin... Zaten hava sıcak birde sen şimdi gaza basacan , dur kalk yaptıracan... Radyatör tıkayıcı al bir tane hazır dursun arabada benden söylemesi.. boğa Sevgili Boğa, Arabayı kullanırken lütfen Koltuğu az dikelt de önünü dibini iyi gör Sonra sürtecen tamponu bi yerlere, görüncede benim arabayı sıyırmışlar diyeceksin.. ikizler Bu ay sana uzun bir yol görünüyor. lastiklerini kontrol ettir, servise git baktır sağına soluna.. yengeç Sevgili yengeç... biraz yavaş gitmende fayda var. Sonra Küüüüt diye ses duyarsın maazallah üzülürsün... aslan Bu ayda focus kullanan aslanlar dikkat etmesi, yoldaki işaret ve işaretçilere riayet etmesini öneririz. neptünün plütonun çekim alanına girmesinden dolayı muhtemelen yol yapım çalışmalarında yanlış şeride dalma ihtimali var, aman dikkat deriz. başak Bu ay başaklar için trafik kontrol ayıdır. aracınızdan tebeşiri ,trafik kitini ve haritanızı eksik etmeyiiz. Sorarlar soruştururlar, mahcup olmayınız.. terazi Ford'ta olan rahatlı daimidir ( f.o.r.d) . felsefesince rahatınız bu ay yerinde olacak. en süper sizsiniz. keyfinize bakın, yolunuz açık olsun... akrep Temmuz ayını ilk 30 gününde doğanlar özellikle ayın son gününde" ha buldum bak kamyoncular buraya yanaşmış kesin süper yemekleri vardır " diye bir yere yanaşmasınlar. Bizden söylemesi. yay çıkma yola. motor ı ıh... çıkma sen çıkma.. kal orda. aman diyim , sakin ha... oğlak Sen çık babam , istediğin yere git, yol da senin araba da senin para da senin.. durduğun kabahat... kova sen bu ay artık bi pasta cila attır kova kardeşim. yakışır sana..şöyle cillop gibi çıkartırsın arabanı. ne dersin? balık Sen önce kredini borcunu öde sonra... sonra napacaksan yap... hatta git bi tane gps al, yanlış sulara dalma... 26 Haziran 2011 tarihinde Caner Karde?seven tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Fatih Keskin 26 Haziran 2011 Paylaş 26 Haziran 2011 Tamamen doğru ikizlere uzun yol sabah 3 gibi kısmetse gidiyorum. Yorum bağlantısı
Armağan Pekatik 26 Haziran 2011 Paylaş 26 Haziran 2011 Bu tebeşir ne işe yarıyordu. Ben bagajda buldum. "Lan bunun burda ne işi var dedim. Attım." Demek muhtemelen annem koymuş. Utandım Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 26 Haziran 2011 Yazar Paylaş 26 Haziran 2011 Tamamen doğru ikizlere uzun yol sabah 3 gibi kısmetse gidiyorum. kazasız belasız kardeşim Bu tebeşir ne işe yarıyordu. Ben bagajda buldum. "Lan bunun burda ne işi var dedim. Attım." Demek muhtemelen annem koymuş. Utandım tebeşiri umarım hiç kullanmak zorunda kalmazsın. trafik setinde bulunması gerekenlerden birisidir. Pek kimse dikkat etmez. eskiden daha da önem verirlerdi. alman ilk yardım setlerinde hala mevcuttur. Annemiz doğru yapmış Yorum bağlantısı
Armağan Pekatik 27 Haziran 2011 Paylaş 27 Haziran 2011 kazasız belasız kardeşimtebeşiri umarım hiç kullanmak zorunda kalmazsın. trafik setinde bulunması gerekenlerden birisidir. Pek kimse dikkat etmez. eskiden daha da önem verirlerdi. alman ilk yardım setlerinde hala mevcuttur. Annemiz doğru yapmış Abi tamam da ne işe yarıyormuş ki bu tebeşir? Amerikan filmlerindeki gibi ölen adamın etrafından mı çizcez asfalta. Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 27 Haziran 2011 Paylaş 27 Haziran 2011 Anaa kova tam tutmuş ha.Cumartesi günü pasta-cila yaptırdım Yorum bağlantısı
Kerim Bilge 27 Haziran 2011 Paylaş 27 Haziran 2011 (düzenlendi) ahahha ikizler 15 temmuzda 700 km yola çıkıyoruz. 27 Haziran 2011 tarihinde Bilgehan Arbek tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Armağan Pekatik 27 Haziran 2011 Paylaş 27 Haziran 2011 Abi, ben akrebim şimdi bana kamyoncularımı layık gördün. Caner abi büyük adamsın vesselam. Ama ben tebeşir olayını çok merak ettim. Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 27 Haziran 2011 Yazar Paylaş 27 Haziran 2011 Abi, ben akrebim şimdi bana kamyoncularımı layık gördün. Caner abi büyük adamsın vesselam. Ama ben tebeşir olayını çok merak ettim. fren nerde başladı, arabayı çektiğinde nerdeydi, yaralını etrafı çizmek için... hakkaten bana bunları söylemişlerdi.. ne işe yarar bilmiyorum yazdıklarım bana da mantıksız geldi şimdi .. tebeşir ne iş ki? Benim burcum yay... Ben gelmiyorum o zaman erdoğan abi, sen yükselenin ne ? Kesin oğlak tır . illa çık sen boşver yayı mayı.. Yorum bağlantısı
Armağan Pekatik 28 Haziran 2011 Paylaş 28 Haziran 2011 fren nerde başladı, arabayı çektiğinde nerdeydi, yaralını etrafı çizmek için... hakkaten bana bunları söylemişlerdi.. ne işe yarar bilmiyorum yazdıklarım bana da mantıksız geldi şimdi .. tebeşir ne iş ki?erdoğan abi, sen yükselenin ne ? Kesin oğlak tır . illa çık sen boşver yayı mayı.. Ya mıcır ya da tahli yol ise? Yaralı tarlaya uçtuysa. O zaman kireş taşıyalım bence dökeriz daha iyi olur Şundan da olabilir olay yeri inceleme her şeyi çiziyor ya tebeşir masrafları fazla ise civardaki arabalardan temin ediyorlar. Polis durdurup sorsa "nerde tebeşir?" - "Abi vallah billah az önce olay yeri inceleme aldı" (vallah billah diosa kesin yalandır ) Yorum bağlantısı
Caner Kardeşseven 12 Aralık 2011 Yazar Paylaş 12 Aralık 2011 Merhaba Arkadaşlar.. Dün ikindi vakti baktım cüzdanıma doğru düzgün bi para yok.. alışverişim geldi diyor hanım napsak etsek derken hadi bit pazarına gidelim dedim... gezeriz değişiklik olur dedim. 30 lirayla pazarın kralı ben oldum bi anda ) Yeri gıda çarşısı dediğimiz bölgenin hemen arkasında kocaman bir alan.çalıntı cep telefonlarından kullanılmış orjinal isviçre çakılarına, manuel matkap dan eski dostlarla çekilmiş resimlere , lions klübü başarı belgesinden mahmut tuncerin kasetine kadar var baba.. Benim fiestanın ön ündeki ford ambelemi, gri plastik pancuruyla beraber 20 lira dedi almadım. abi sen 15 ver dedi vermedim. lambalar, yan aynalar falan vardı. Rusların makineleri hep ilginç bulmuşumdur. alan ölçümleri için kullandıkları makineler, fotoğrafcılık aletleri vs.. Biz kimyasallarla uğraştığımız için bana pantolon ayakkabı dayanmaz. kotçu var gittim levis 501 den mavi jeansin süper pantolonlarına kadar 6 tane aldım. tanesi 3 tl. levisın ceketinide aldım 2 tl e ) nasıl olsa ya hipo ya kostikle batacak ) Hanım çıldırdı zaten çantaları görünce.. hatta saat 5e doğru adam 2 çantada hediye etti. biri lacoste biride zara ) Yığmışlar çin oyuncaklarını, getirdim bizim kızanı önüne...al la ne alırsan serbest dedim. oğlan bakakaldı hangisini alsam diye. şaştı... yığmışlar paketlerle oyuncakları .. gitti gene ben10 aldı... Sonra çıktık pazardan , tepecikde gene bir kalabalık... ordada epey varmış ama pek tekin olmayan yerler olduğundan durmadık. en nihayetinde çankayadan geçerken, elektronikçilerin ara sokakları gene yerlerde tonla mallar.. akşam eve geldiğimizde epey alışveriş yapmıştık... Malum, bütün üçgenlerin iç açı toplamları aynıdır. Demek ki çok paramız olsa, alacağımız ürünler bunlar olurmuş. ama olmayınca,ihtiyaçda olmuyormuş dedik ve güldük geçtik.. Yalnız bir el feneri vardı, ledli, siyah amerikan malı... o çok süperdi ( 30 TL) ve birde silaha veya boruya takılabilecek aparatı da olan el feneri ( 20 Tl) vardı almadım.. aklım onda kaldı. alttan vidalı, sıkıştırabiliyorsun mengene gibi feneri.. Sevgiler saygılar , Kardeşiniz, Caner Kardeşseven. 2 Yorum bağlantısı
Servet Aydın 12 Aralık 2011 Paylaş 12 Aralık 2011 Oldum olası bayılırım bit pazarlarına.. Dediğin gibi 30-50 tl ile kralsın Yorum bağlantısı
Murat Dere 12 Aralık 2011 Paylaş 12 Aralık 2011 İzmir'de olmak vardı anasını satayım. Yorum bağlantısı
Recommended Posts