Hikmet Demirtaş 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 (düzenlendi) http://www.mailce.com/icme-suyunda-ki-tehlike.html İçme suyunda ki tehlike Dünyada şişelenmiş sular ile ilgili bir birlik olduğunu biliyor musunuz? IBWA yani Şişelenmiş Su Birliği, suyun şişelenmesi, markası ve satış koşullarını düzenleyen kuruluştur. Tüm su firmaları bu birliğe üyedir. Fakat bu birlik, suyun nereden geldiğini ve hangi yollar ile şişelendiği ile ilgilenmemektedir. Bugün Türkiye’de binlerce marka su işinde evlerimize temiz su getiriyor. Bazı markaların isim güvenirliği nedeni ile alıyoruz ya da arkadaş tavsiyesi ile kullanıyoruz. Peki bu markalar, sonsuz doğal kaynak suyunu yıllarca nasıl evimize getiriyor? Bu doğal kaynak suları hiç tükenmez mi? Hiç bunu düşündünüz mü? Bugün pek çok firma, kuyu suyu ya da musluk suyunu arıtıp, kimyasallar ile mineral dengesi yaratarak doğal içme suyu veya işlenmiş içme suyu olarak satmaktalar. Sağlık bakanlığımızın geçen kış ortaya koyduğu içme suyu verilerinde bunu uygulayan pek çok firma olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Plastik şişeler kendi içlerinde ikiye ayrılırlar. Birinci sınıf plastik şişeler ve tek kullanımlık şişeler. Şişelerde kullanılan plastiklerin özelliklerini şişenin altına baktığınızda hemen öğrenebilirsiniz. İçme suyu şişelerin altında olan geri dönüşüm logosunun hemen içinde bulunan rakam plastiğin cinsini ve dönüşümünün nasıl yapılacağını anlatır. Tek kullanımlık olanlar, Polyethylene’den yapılır kısaca Pet şişe denilir. Bu tarz şişelerin altında sadece 1 rakamı olur. 12 ve19 litrelik şişlerin altında ise 7 rakamı olur bu şişler polikarbonattan yapılır. Altında 2 rakamı olanlar, yüksek dansiteli polietilen, 4 rakamı olanlar düşük dansiteli polietilenden yapılmaktadır. Uzmanlar, petlerin tekrara kullanılması ile plastiğin içinde ki suya karıştığını söylemektedirler. Çözülme sürecinde DEHP isimli bir kimyasal suya hızla karışır. Bu kimyasal, kadınlarda üreme sorunları ve üreme organı işlevsiz erkek çocuk doğumlarına neden olmaktadır. Üstelik bu kimyasal karaciğer kanserinin oluşmasını sağlamaktadır. Almanların son yıllarda yaptıkları araştırmalarda tek kullanımlık petlerin tekrar kullanılması ile hormonal sistemimizi bozan kimyasallarında suya bulaştığı ortaya çıkmıştır. Polikarbonat plastikler üretilirken, içine BPA isimli bir madde kullanılır. Meşrubat şişelerinin de içinde kullanılan bu kimyasal kan tahlili yapılırsa hepimizde %99 oranında ortaya çıkacaktır. Bu madde hakkında bilim adamları zararlı derken, endüstriyel firma araştırmaları hiçbir zararı yoktur diyor. Bu konuda devlet tarafından yapılan bir araştırma ne yazık ki yoktur. Fakat bilim adamları, meme, prostat, obezite, kısırlık, şeker hastalığı ve nörolojik rahatsızlıkların bu kimyasal sayesinde tetiklendiğini bağıra bağıra söylüyorlar. BPA içeren maddelerin kullanımı 2 gün bırakıldığında %99 oranı hızla %50’ye düşmektedir. işte içme suyunda ki büyük tehlike burada başlıyor. Bugün bilim adamları su alırken ve saklarken bu nedenle cam ve paslanmazdan üretilen malzemeleri tercih etmemizi söylüyorlar. Aslını sorarsanız evinize arıtma alın ve suyunuzu oradan kullanın. İnanın bu çok daha sağlıklı bir seçenektir. alıntıdır! Edit: reklam silme 23 Temmuz 2013 tarihinde Sani Gerşon tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Nuri Güngör 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Arıtma firmalarının işi olabilir mi bu yazı halk sağlığı uzmanları aritmayi kesinlikle önermiyor 2 Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Güzel bir arıtma cihazı önerisi olan var mı? Reverse osmoz Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Hikmet abi doğal kaynak suları tükenmesi için söylenene pek katılmıyorum. Pozantı şeker pınarı örneğini verebilirim. Bu haber arıtma cihazı firmalarının oyunu. Tabiki tüm su firmaları masum değil. Tabiki hepsi kaynak su değil. Arıtma cihazları ne kadar sağlıklı. İçinde ne var yok hepsini temizliyor. Peki o suyun içindeki bazı bakterilerin insan sağlına hiç mi faydası yok. Bence o da ciddi anlamda incelenmesi gerek bir cihaz. 3 Yorum bağlantısı
Ayhan Onaran 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Arıtma cihazları ne var ne yok alayını süzüyor..Süzmeyenlerde zararlı olanlara da dokunmuyor.Orta yolu yok yani.Tavsiye etmiyorum.. 3 Yorum bağlantısı
Hikmet Demirtaş 23 Temmuz 2013 Yazar Paylaş 23 Temmuz 2013 Kesinlikle katılıyorum " Aslını sorarsanız evinize arıtma alın ve suyunuzu oradan kullanın. İnanın bu çok daha sağlıklı bir seçenektir." ifadesi anlatıyor zaten.... Ancak, dönüşümden gelen pet şişelerinin de bir sıkı kontrol altına alınması da şart. Yorum bağlantısı
Misafir 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Nerde eski o cam şişeler.....mahallemize gelirdi bir kamyon,arkası full damacana su dolu,hasır sepetlerin içinde 20 litrelik cam şişe...bizde kapağından çıkan kurşunları toplar biriktirirdik... Yorum bağlantısı
Abdurrahman Cam 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 evet cam şişe en sağlıklısı ama hem bulunması zor. hemde fiyatı pahalı. 19lt damacanaya mecburen devam. bu konu çok uzar pet şişe - cam şişe - arıtma uzar gider. Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 En güzeli çeşmeye ağzını dayayıp içmek. 2 Yorum bağlantısı
Hami Erışık 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 o reklamlarda daglardan gelen sular varya,,daglardan geliyor balıkesirin sanayi sitesine (heralde adamın depoları dolu).adam deponun yan tarafına güneşin altına boşalttırmış,artık günlerce haftalarca,daglardan gelen suyu sahibi bronzlaştırıyo heralde.. bide meşhur coca colanın yine dogal kaynak suyu diye sattıgı ,bayilere colanın yanında zorunlu sat diye verdigi,artık su alana 1lt,cola hediye kampanyası yapmışlar. en dogalı yine musluk suyu,devlet damacana sularını denetleyecegine(denetleniyorsa) musluklardan temiz su çaresine baksa çok daha iyi olacak Yorum bağlantısı
Serkan Turan 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Borulardaki pislik olmasa en iyisi çeşme suyu ama olmuyor işte. Aytaça devam.. Yorum bağlantısı
Hüseyin Sönmez 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Arıtma mekanik bir ayrıştırma sisteminden bahsediyoruz, ancak sistemin kenara ayırdığı her partikül ne oluyor biliyormuyuz, arıtıcının içinde kalıyor bunu içinde bakterilerde dahil, tabiki şahane ürüyorlar, bir sonraki arıtılan suyun içine karışıyorlar, her arıtmada ilgili filtre sistemi yenilenirse tememl mantıkda temiz denilebilir. 1 Yorum bağlantısı
Çağlar Bayur 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 evde tadilat yaparken, çıkan su borularının içini görünce, diş fırçalarken bile tehlike var 3 Yorum bağlantısı
Mehmet Kaya 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 En güzeli çeşmeye ağzını dayayıp içmek. Evet ama içilebilir bir su akan çeşme varsa. İskenderunda banyo yaparken korkuyorum. Ama Maraş'ta çeymeyi az birşey akıtıyorum buzzzzzzzzz gibi oluyor dayıyorum ağzımı içiyorum suyumu. Oğlumda alıştı. 1 Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 (düzenlendi) Oh bee, şuan şantiyedeyim ve köydeyim, köyde kocaman bir çeşme var, ilk geldiğimde su içeyim dedim gittim, 3 çeşmeden sadece ortadaki akıyordu, içtik neyse, sonradan bir baktım 2 çeşmenin üstünde bozuk para atma yeri var zaten çeşmenin arkasında oda vardı, herhalde depodur diyordum, meğerse filtre su veriyormuş, şuan komple suyumuzu buradan alıyoruz, arabayı gönderip suyu alıyoruz, 5 lt. si 50 kuruş üstelik 1 Tl. atınca 10 lt. veriyor... oohhhhh buz gibi filtrelenmiş kaynak suyu, siz petle bidonla uğraşın bakalım edit: fiyatı yanlış yazmışım da.... 23 Temmuz 2013 tarihinde Ali Cihangiroğlu tarafından düzenlendi 2 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 23 Temmuz 2013 Paylaş 23 Temmuz 2013 Arıtma mekanik bir ayrıştırma sisteminden bahsediyoruz, ancak sistemin kenara ayırdığı her partikül ne oluyor biliyormuyuz, arıtıcının içinde kalıyor bunu içinde bakterilerde dahil, tabiki şahane ürüyorlar, bir sonraki arıtılan suyun içine karışıyorlar, her arıtmada ilgili filtre sistemi yenilenirse tememl mantıkda temiz denilebilir. ters ozmoslar sürekli egzos suyu çıkarıyor ürettiği kadar en az. ve o su gidere baglanıyor. memleketimizde her köşe başında sebil vardır olmasa bile cami vardır kimse suya para vermez herkes çeşmeden içer. antalyada suya para vermek zoruma gidiyor. buarada araçlarınıza koyduğunuz petşişeler güneş gören yerde kaldıysa artık atın bir daha kullanmayın . zamanla su kaynaklar azaldıkça artezyene dönüşmek ya da daha derinden gelmek zorunda kalıyor. bu da tuzlanma sertlık demir ya da en kötüsü arsenik veya kükürt karışmış oluyor. arsenik tarım ilaçlarının dibe gitmesiyle oluyor. o reklamlarda daglardan gelen sular varya,,daglardan geliyor balıkesirin sanayi sitesine (heralde adamın depoları dolu).adam deponun yan tarafına güneşin altına boşalttırmış,artık günlerce haftalarca,daglardan gelen suyu sahibi bronzlaştırıyo heralde.. bide meşhur coca colanın yine dogal kaynak suyu diye sattıgı ,bayilere colanın yanında zorunlu sat diye verdigi,artık su alana 1lt,cola hediye kampanyası yapmışlar. en dogalı yine musluk suyu,devlet damacana sularını denetleyecegine(denetleniyorsa) musluklardan temiz su çaresine baksa çok daha iyi olacak sektör istemez. belediyelet sucuların elinde. yoksa sistemi dezenfekte de ederler kirecini de alırlar. teknolojisi var. Hikmet abi doğal kaynak suları tükenmesi için söylenene pek katılmıyorum. Pozantı şeker pınarı örneğini verebilirim. Bu haber arıtma cihazı firmalarının oyunu. Tabiki tüm su firmaları masum değil. Tabiki hepsi kaynak su değil. Arıtma cihazları ne kadar sağlıklı. İçinde ne var yok hepsini temizliyor. Peki o suyun içindeki bazı bakterilerin insan sağlına hiç mi faydası yok. Bence o da ciddi anlamda incelenmesi gerek bir cihaz. bakteri dğil mineral olacaktı. doğal kaynak suları tükeniyor çünkü yerine yeterli yağış gelmiyor veya sistem kirleniyor ,( havza sorunları) 2 Yorum bağlantısı
Mustafa B Akkaya 11 Eylül 2013 Paylaş 11 Eylül 2013 Ben Ankara da çeşmeden su içiyorum hep bir ara çeşmeden akan su içilmeyecek derecedeydi çok kötüydü her yerde mantar gibi sucular türemişti şimdi eskiye nazaran sucular çok azaldı çeşmeden akan su düzeldi içiyorum ve bı sıkıntı yok insanlar marketlerden petler de su alıyorlar ama çeşme suyundan daha tehlikeli bence kaynaktan çıktıktan sonra petler de günlerce büyük marketlerin bakkalların önünde açık arazı de günlerce satılana kadar güneşi yiyo su ısınıp soguyor iyi diye aldıgınız su aslından çeşmeden kötü .. Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 11 Eylül 2013 Paylaş 11 Eylül 2013 http://www.mailce.com/icme-suyunda-ki-tehlike.html İçme suyunda ki tehlike Dünyada şişelenmiş sular ile ilgili bir birlik olduğunu biliyor musunuz? IBWA yani Şişelenmiş Su Birliği, suyun şişelenmesi, markası ve satış koşullarını düzenleyen kuruluştur. Tüm su firmaları bu birliğe üyedir. Fakat bu birlik, suyun nereden geldiğini ve hangi yollar ile şişelendiği ile ilgilenmemektedir. Bugün Türkiye’de binlerce marka su işinde evlerimize temiz su getiriyor. Bazı markaların isim güvenirliği nedeni ile alıyoruz ya da arkadaş tavsiyesi ile kullanıyoruz. Peki bu markalar, sonsuz doğal kaynak suyunu yıllarca nasıl evimize getiriyor? Bu doğal kaynak suları hiç tükenmez mi? Hiç bunu düşündünüz mü? Bugün pek çok firma, kuyu suyu ya da musluk suyunu arıtıp, kimyasallar ile mineral dengesi yaratarak doğal içme suyu veya işlenmiş içme suyu olarak satmaktalar. Sağlık bakanlığımızın geçen kış ortaya koyduğu içme suyu verilerinde bunu uygulayan pek çok firma olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Plastik şişeler kendi içlerinde ikiye ayrılırlar. Birinci sınıf plastik şişeler ve tek kullanımlık şişeler. Şişelerde kullanılan plastiklerin özelliklerini şişenin altına baktığınızda hemen öğrenebilirsiniz. İçme suyu şişelerin altında olan geri dönüşüm logosunun hemen içinde bulunan rakam plastiğin cinsini ve dönüşümünün nasıl yapılacağını anlatır. Tek kullanımlık olanlar, Polyethylene’den yapılır kısaca Pet şişe denilir. Bu tarz şişelerin altında sadece 1 rakamı olur. 12 ve19 litrelik şişlerin altında ise 7 rakamı olur bu şişler polikarbonattan yapılır. Altında 2 rakamı olanlar, yüksek dansiteli polietilen, 4 rakamı olanlar düşük dansiteli polietilenden yapılmaktadır. Uzmanlar, petlerin tekrara kullanılması ile plastiğin içinde ki suya karıştığını söylemektedirler. Çözülme sürecinde DEHP isimli bir kimyasal suya hızla karışır. Bu kimyasal, kadınlarda üreme sorunları ve üreme organı işlevsiz erkek çocuk doğumlarına neden olmaktadır. Üstelik bu kimyasal karaciğer kanserinin oluşmasını sağlamaktadır. Almanların son yıllarda yaptıkları araştırmalarda tek kullanımlık petlerin tekrar kullanılması ile hormonal sistemimizi bozan kimyasallarında suya bulaştığı ortaya çıkmıştır. Polikarbonat plastikler üretilirken, içine BPA isimli bir madde kullanılır. Meşrubat şişelerinin de içinde kullanılan bu kimyasal kan tahlili yapılırsa hepimizde %99 oranında ortaya çıkacaktır. Bu madde hakkında bilim adamları zararlı derken, endüstriyel firma araştırmaları hiçbir zararı yoktur diyor. Bu konuda devlet tarafından yapılan bir araştırma ne yazık ki yoktur. Fakat bilim adamları, meme, prostat, obezite, kısırlık, şeker hastalığı ve nörolojik rahatsızlıkların bu kimyasal sayesinde tetiklendiğini bağıra bağıra söylüyorlar. BPA içeren maddelerin kullanımı 2 gün bırakıldığında %99 oranı hızla %50’ye düşmektedir. işte içme suyunda ki büyük tehlike burada başlıyor. Bugün bilim adamları su alırken ve saklarken bu nedenle cam ve paslanmazdan üretilen malzemeleri tercih etmemizi söylüyorlar. Aslını sorarsanız evinize arıtma alın ve suyunuzu oradan kullanın. İnanın bu çok daha sağlıklı bir seçenektir. alıntıdır! Edit: reklam silme Arıtmaların depoları ne? cam mı? polikarbonat. üstelik çıkarıp yıkamak olanaksız. Yorum bağlantısı
Recommended Posts