Guest Mehmet Artar 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 Batılı ülkelerin petrol için doğu ve körfez ülkelerinden çıkan petrolü kontrol etme hırsıyla, binlerce insanı birbirine kırdırdığını, ülkeler arasında savaş çıkardığını, dünyaya kendi çıkarlarına göre yön verdiklerini, insanların kanlarını nasıl petrole değiştiklerini ve o yıllarda yapılanların halen günümüzde etkilerinin görüldüğünü anlatan çok aydınlatıcı bir belgesel, izlemenizi şiddetle tavsiye eder bahsi geçen petrol şirketlerinden yakıt almaya gittiğinizde öldürülen binlerce masum insanı hatırlamanızı isterim. http://www.trt.net.tr/televizyon/detay.aspx?pid=30031 Yorum bağlantısı
Kadir Kasap 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 Güzel bir belgesel daha önce izlemiştim. Petrol için yapılan stratejik planlamalar oldukça acımasız... Yorum bağlantısı
M.Fatih Yüce 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 Bu belgeselin tamamını seyrettikten sonra Opet ve Tp den başka yerden akaryakıt almamaya başladım...Bu 2 firma %100 yerli sermaye sadece. Yorum bağlantısı
Murat Dere 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 Bu belgeselin tamamını seyrettikten sonra Opet ve Tp den başka yerden akaryakıt almamaya başladım...Bu 2 firma %100 yerli sermaye sadece. Opet'i tek geçerim abi Yorum bağlantısı
Sedat Ünsal 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 keşke opet katkılı otogaz satmasaydı. Yorum bağlantısı
Hüseyin Matur 22 Nisan 2014 Paylaş 22 Nisan 2014 Bende opet'çiyim. Otobil'im var hemide. Yorum bağlantısı
Misafir 23 Nisan 2014 Paylaş 23 Nisan 2014 (düzenlendi) Doğal kaynaklarin kontrolü, degerli madenlerin paylasimi. Dunyanin enerji ihtiyaci ve bu enerjiyi finanse edecek kapitalin sürekliliği icin tum bu savaslar. Ilkel toplumlarda temel ihtiyac beslenmeydi, ekilecek toprak icin ulke alinirdi. Sonrasinda ekecek nufusu bulup yerlestirmek yerine vergisini istemek daha mantikli oldu. Sonrasinda da bu noktalara geldik. Güney Afrikada, kendi ulkelerinde bir avuc azinlik olan ama degerli madenleri yonetenler karsisinda kole gibi yasadi yerli halk. Ortadoguda da kan ve gozyasi hic bitmedi. Bitmezde. Saygılarımla. 23 Nisan 2014 tarihinde Evren İskent tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Recommended Posts