İbrahim Çelik 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Bisiklet sevdam ev sahibimizin çocuğuna Fransa'dan getirttiği pinokyo tarzı bisikleti görmemle başladı. 1982 yazıydı sanırım. Pedalı çevirildikçe süzülüyormuş gibi hareket eden bisiklet hala gözümün önündedir. 5 yıl sonra sanırım orta okul 1 yazıydı ilk bisikletim oldu. Sarı Tekerli ve sarı elcikli Kırmızı bisiklet. BMX Babam asla bir miktarını temin etmezsem bana bir şey almazdı. Bunun tek istisnası kitap hikaye ve ansiklopedi tarzı eğitim materyalleriydi. Bisiklette de öyle oldu. Kiralık evimize yakın, amatör küme maçları oynanan bir toprak saha vardı, ben oraya limonata götürür satardım. Bazan çekirdek. bardağı 2,5 kuruşa. Bazen de yarım ekmek. Yumurtalı... Böylece epey para biriktirip orta okul yazında babama teslim ettim. Amaç belli. Bisiklet. Bir gün arkadaşlarımdan birisi soluk soluğa geldi zar zor konuşuyordu. - İbrahimm.... baban ...... sana bisiklet...... almış.... Köprüden bu tarafa getiriyor. - Yalan dedim ama durmadım. Koş Koş... mahalle camii vardır. Elif-ba, namaz ve sureler orada öğrenilmiştir. Sedeflerin yokuşu denir hemen bitiminde/başlangıcında babamla karşılaştık. sarı tekerli, sarı elcikli, kadrosunun muhtelif yerlerinde BMX yazılı silindir süngerler bulunan kırmızı bir bisiklet. Kalın tekerleri ben dağ bisikletiyim diyorken öne doğru eğik gidonu ve kenarları siperli elcikleri ise BMX in dağ bisikleti olduğuna şahitlik ediyor. Al dedi babam sen bunu hak ettin. Abartısız o bisiklete elimi dokunamadım. Hiç kıpırdayamadım. Rüyadan uyanmak istemedim. Çünkü bu türden bir çok rüya görmüş ve hiç istemesem de uyanmıştım bu rüyalardan. Bu bisiklete tam 7 sene bindik. Kardeşler dahil. Sonra da mahallemizde muhtaç bir kişiye hediye ettik. Asla yıpratmadık. Apartmana taşındığımızda abartısız her gün odama çıkartım ve sabahında aşağı indirdim. Çalınmasından korktuğumdan. Bu gün dahi çocuklarıma anlatırım. Büyük kızım baba seni ne kadar etkilemiş diyor. Zordu kızım... Rüya gibiydi. Bu gün: Hala bisiklete biniyor işime bisikletle gidip geliyorum. Çoğunlukla öğrencilerimin alaylı bakışlarına maruz kalıyorum. Ancak anlamalarını beklemiyorum. 33 Yorum bağlantısı
Aydın Sert 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Hocam yazdıklarınızla hissettirdiniz. Ellerinize sağlık. Yorum bağlantısı
Ümit Mavigöz 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 gözümden bi damla yaş geldi çok güzel çok duygulu olmuş hocam Yorum bağlantısı
Emre Şimşek 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Aynen hissettim o bisiklet sevdasını, hemen hemen herkes yaşamıştır o sevdayı zaten... Plastik jantlı bmx'ler çıkmıştı, hareket ederken gıcır gıcır sesler çıkıyordu jantlardından. Bayılırdım o sese, ama malesef benim babam alamamıştı. Dayımdan kalan safkan bmx'e binmiştik yıllarca biz de Yorum bağlantısı
Okan Tansel 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 vay bee öğretmenim çocukluğum geldi gözüme benim anam almıştı bmx zar zor taksitle ilk aldığımız andan eve gelene kadar lastikleri patlamıştı üstüne oturmadım elimle itiyordum düşünün .geri iade ettik adam değiştirmedi ödediğimiz ilk taksitide vermedi. ve tabi baba kavramı devreye girdi ve nedüğü belirsiz o satıcı dan en iyisini yarısını ödeyerek aldı ve bey amca bizden özürdiledi cimri adam 2 Yorum bağlantısı
Yasir Baş 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Bende çok etkilendim ve birazda kendi yaşadığım bisiklet maceralarına gitti aklım.. Çok güzel yazmışsınız. Tebrik ediyoruz.. Yorum bağlantısı
Misafir 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Tüylerim diken diken oldu. Babanızın sizden bir miktarını alması ayrı bir ders niteliği olmuş. O kısmı çok takdir ettim. Yorum bağlantısı
İbrahim Çelik 27 Nisan 2015 Yazar Paylaş 27 Nisan 2015 Tüylerim diken diken oldu. Babanızın sizden bir miktarını alması ayrı bir ders niteliği olmuş. O kısmı çok takdir ettim. Ozamanlar ciddi ciddi sinir olurdum. Bu gün ise çok şükrediyorum. Babamın beni öyle yetiştirmiş olması kesinlikle faydalı olmuş. 2 Yorum bağlantısı
Misafir 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 o pinokyo yok mu o pinokyo. benim de Almancı dedem getirmişti.kırmızı.hele geri pedal yapınca fren yapması müthişti. türkiye de öyle bir teknoloji yoktu çocuk aklımızda. sonra da bmx im.ikisinide yıllarca hırpaladım. sonra ikisini birden bisikletçiye satıp bir kutu oyun almıştık monopoly tarzı. çocukluk salaklıkmış yahu. tutsana güzelim bisikletleri elinde. Yorum bağlantısı
İbrahim Çelik 27 Nisan 2015 Yazar Paylaş 27 Nisan 2015 o pinokyo yok mu o pinokyo. benim de Almancı dedem getirmişti.kırmızı.hele geri pedal yapınca fren yapması müthişti. türkiye de öyle bir teknoloji yoktu çocuk aklımızda. sonra da bmx im.ikisinide yıllarca hırpaladım. sonra ikisini birden bisikletçiye satıp bir kutu oyun almıştık monopoly tarzı. çocukluk salaklıkmış yahu. tutsana güzelim bisikletleri elinde. Pinokyonun insanı yormayan yumuşak karakterini hep sevmişimdir. Mahalleden bazı arkadaşlarda vardı pinokyonun türevlerinden. Sürekli trampa eder öyle binerdik. Sizin bahsettiğiniz fren sistemine burda kontrapedal denirdi. 1 Yorum bağlantısı
Serkan Karadağ 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Hocam o duyguyu hissedip kavuşamayanları daha çok etkiliyor. Yorum bağlantısı
İbrahim Çelik 27 Nisan 2015 Yazar Paylaş 27 Nisan 2015 Mehmet diye bir arkadaşım vardı. Onun bisan bisikleti vardı. Bir gün çarşı merkeze gidelim dedik. Yolda da mahallemizin yaşlısı Avşar dayıya rastladık. Mehmet durdu -Avşar dayı atla bisiklete seni de götürelim çarşıya dedi. Avşar dayı arkada Mehmet önde ben de onları takip ediyorum. Yukarıda bahsettiğim yokuşa gelince ben pedal yaptım. Ellerimi de bıraktım. Mehmedi geçtim. Tabii o da durmadı iki pedal yaptı. Onun bisiklet hızlı giderdi. Beni geçti yokuşun yarısında. Arkadan birde ne göreyim! Avşar dayı ayağındaki lastikler fırlamış halde. sağa yatıyor ayağıyla vurup kendini sola atıyor. Sola yatıyor ordan sağa. Bisikletin, bisanın frenleri iyi değildi. Aşağıdan mahallenin amcaları abileri topluca işten geliyordu. Mehmet gitti mahallenin en dayı adamının bacaklarının arasına girdi. İsmet amcaydı o. Ben gülmekten yerlere yatıyorum. Mehmet'i avşar dayın eline almış parçalıyor. İsmet Amca'da bisan a girişmiş. Bir yandan saydırıyor. - ... Oğlu ... Ler zürriyetimden edecekler. Babanızın kemiğini... - Avşar dayı kürt olduğundan onun ne söylediğini hiç anlamadım. Ama İsmet Amca'dan kalır değildi herhalde. O gün akşama kadar güldük. Sanırım bisanın. Masrafları 3 bin tl olmuştu. Ya da 3 lü birşeydi. Hocam o duyguyu hissedip kavuşamayanları daha çok etkiliyor.Serkan bey istisnasız bisikleti isteyen herkesle paylaştım. Hırçın kullananlara birdaha vermedim tabii. Ama arkadaşlarım hala derler. Senin o bisiklete ne bindik. Yokluğu bilirim 5 yıl sayıkladım. 1 Yorum bağlantısı
Ertuğrul Yenilmez 27 Nisan 2015 Paylaş 27 Nisan 2015 Ortadan kırmalı pinokyo çocukluğumun ilk bisikleti ikinci el alınmıştı aynı heyacanı yaşamışız. Yorum bağlantısı
Recommended Posts