Levent GÖKER 1 saat önce Yazar Paylaş 1 saat önce Koray Demir yazdı: Aracın yükseltilmiş olması, dodikler, yan barlar, tekerlerin dışa kaydırılması vs şehiriçi trafikte şu yönüyle çok iyi. Trafikte kimse sataşamıyor, iddialaşmıyor. Araya girmeye önüne kırmaya şerit kapmaya çalışan nadir çıkar. Korkup kaçıyorlar. Aynen hocam, ben de tam şimdi sizin dediğinizi yazacaktım - bu kadar rastlantı olur. Aracı satın aldığım galerici de aynısını söylemişti, ben de tecrübe ederek aynı şeyleri gördüm: Kıçına kadar girip de seni tedirgin eden olmuyor bu araçla (çünkü biliyor ki ben bir fren yaptığımda bana bir şey olmaz, o ise altıma girerek pert olur); sinyal vermeden zınk diye önüne atlayamıyorlar, çekiniyorlar çünkü aracın devasa görüntüsünden, yine tedirgin olmuyorum bu konuda da. Başka? Mesela abartılı şekilde yerden yüksek olduğu için sağına-soluna bakmadan yola atlayabilecek magandalara karşı içim daha rahat, çünkü araç çok yüksek, gene o altıma girer, bana pek bir şey olmaz. Bu bakımdan gayet memnunum bu araçtan. Eh, dediğim gibi süratle-apaçilikle-vs. asla ve asla işim olmaz, tıngır tıngır sağ şeritten, yol müsaitse en fazla orta şeritten sürüyorum bu aracı. Yani pek alışılageldik şoför profiline uymayan bir adamım bence. Şöyle bir anımı anlatmak istiyorum, dediğimi izah edebilmek için: Eskiden, bu güvenlik meselesi kafama takılmazdan önce motosiklet ve ATV hevesim de vardı benim, onları da sürüyordum, ama güvenlik sebebiyle onlara veda etmek zorunda kaldım. Bir gün motosikletle İstanbul'dan Bursa'ya dönüyorum. Fatih köprüsünden çıktıktan sonra trafik kilitlendi, milim milim ilerliyor. Bütün motorcular emniyet şeridinden geçiyor, yahut filtreleme dediğimiz iki araç arasından geçerek sürüyorlar, ben ise araba gibi şeridimde bekliyorum, dur-kalk yapa yapa arabalarla aynı şekilde sürüyorum. Niye? Çünkü emniyet şeridinden gitmek yasak, filtreleme yapmak da yasak. En sonunda dayanamadı biri, sol tarafımdaki bir araba, açtı camı, "La oğlum manyah mısın sen aq? Aradan geçip gitsene ahahahahah...." gibi. Baktım adamın tipi de tipitip gibi, ben de gülmeye başladım, "yasak o dediğin kardeşim yasak" dedim, öyle bir anım oldu işte. (Ki altımdaki motor da Yamaha MT-10 o zamanlar, 1.000cc'lik, 160 beygir bir makina -ki orjinali 200 beygirlik racing tipi Yamaha R1 bloğu, MT-10 naked bir model olduğu için mühendisler 160 beygire düşürmeye karar vermişler tahminimce, yani kaçacak olsam saniye trafiğe takılmadan Bursa'ya varırdım herhalde, ama yapmadım) 1 Yorum bağlantısı
Koray Demir 1 saat önce Paylaş 1 saat önce Mehmet Göktürk yazdı: aynı dükkana girersiniz demedim zaten. mahalleyi tanımıyorum. Hocam aslında Tiguan tam biçilmiş kaftan onu versek güzel olurdu? 🤔 Güvenli ve işlevsel. Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 1 saat önce Paylaş 1 saat önce Koray Demir yazdı: Hocam aslında Tiguan tam biçilmiş kaftan onu versek güzel olurdu? 🤔 Güvenli ve işlevsel. Takas 1 Yorum bağlantısı
Murat Sahın 17 dakika önce Paylaş 17 dakika önce Hocam Size katıldığım noktalar; 1- Trafik çok tehlikeli bir yer. 2- Güvenli araca binmek mühim. 3- Bunun üzerine bir makale okumuştum. Piyasada yüksek araç miktarı artınca otomobillerin güvenliği sorgulanıyordu makalede. Sonuçta çarpışma noktaları hesaplanırken kimse sizinki gibi yükseltme kitli koca tekerlekli kamyonet hesaplamıyor. Netice olarak otomobillerin artık eskisi kadar güvenli olmadığı sonucuna ulaşmıştı makale sahibi. Size katılmadığım noktalar; 1- Aracınız arkadan itişli bir kamyonet. Kaygan zeminde dans eder arkası. Kaba tabirle kıçı başı ayrı oynar. Bu güvenliği artıracak bir özellik değil. 2- Aracınızın büyük olması, hele acemi bir sürücünün altında, hele ki arkadan itişli ve yükseltilmiş bir kamyonet en ufak direksiyon hatasında birinin üzerine çıkacaktır. Başkalarını ezerek güvende olma amacı etik değil, ayrıca bir çok aracın yapmayacağı kazayı bu araç acemi bir sürücü ile de birleşince yapmaya eğilimli tasarımı sebebiyle. 3- İlk fotoğraftaki kazayı hangi araçla yaptığınız fark etmez. Araç kullanırken dikkatiniz dağılırsa tank da kullansanız sonuç değişmez. Aracın büyük olması sizin kaldırıma çıkmanız ve eczane tabelasına çarpmanız riskini azaltmaz. 4-Son fotoğrafta polislerin yaptığı kazada tırın altına giren aracın ne olduğu mühim değil. Tırın arkasındaki bariyer görevini yerine getirmedikten sonra sonuç hep aynı oluyor maalesef. 5- Aracın güvenliği dediğiniz araçtaki hava yastığı sayısı, aktif ve pasif güvenlik donanımları, yol tutuş, frenleme, denge vesair bir çok bileşenden oluşur. Benim bindiğim mondeonun rahatlıkla durduğu bir mesafede duramayacak olan kamyonetiniz gereksiz bir kaza yaşanmasına sebep olabilir bu sebeple. Yahut benim önüme çıkan bir araca çarpmamak için yaptığım kaçınma manevrasında benim aracımın rahatça kurtaracağı bir pozisyonda kamyonetiniz taklaya gelecektir. 6- Üzülerek; aracınızın ne olduğundan bağımzsız, camlara film çektirmeyi düşünün. Ülke gerçekleri. 7- Eşekten büyük deve var, deveden de büyük fil. Her araçtan daha büyüğü var. Çabiden ödünç vesile ile, bir kaza durumunda kamyonetin içinde olmak yerine d segment otomobil içinde olmayı tercih edebilirim. 8- O yükseltme kiti ile bir otomobile karşı yaşanacak kazada aracınızın devrilme olasılığı çok yüksek. 9- 2012 model aracın hava yastıklarının sağlıklı çalışma ihtimali düşündürücü bir detay. Tavsiyelerim; 1- Kızınıza eziyet çektirmeyin. Kamyonetiniz şehir içinde gezilsin diye yapılmış bir araç değil. Hele o lastikler ve yükseltme kiti ile hiç değil. Değiştirin aracınızı diye tavsiye ederim. 2- Aktif ve pasif güvenlik donanımları olan bir araç seçin, mümkünse (bütçe olarak) SUV bakılabilir orta boylarda. Mesela Kuga hem güvenli hem mantıklı bir seçenek olabilir illa yüksek araç istiyorsanız. Yine QQ vb. seçenekler de var. 3- Güvenlik deyince çoğumuz kazada koruma durumunu önceliklendiriyoruz ancak kazayı hiç yapmamak daha büyük güvenlik sağlıyor. İyi yol tutan güçlü frenlemeye sahip bir araç aklınıza gelmeyecek kadar fazladan güvenlik sağlar sizin kamyonete göre. euro ncaptan 5 yıldız almış, yol tutuşu düzgün bir araç + emniyet kemeri alışkanlığı öneririm. 1 Yorum bağlantısı
Recommended Posts