Pick-Up Araçlarda Deneyimli Kişilerden Bilgi İpuçları

[Metin Uzunoğlu]

Mehmet Ozyurek yazdı:

Bu aracı arazide görmek isteriz

Bu aracın 3.2 wildtrak olanını boş arazide test etmiştim, çok heyecan verici bir araçtı. 

[Mehmet Ozyurek]

Murat Sahın yazdı:

 

Yada şu senaryoyu değerlendirirsek; yağmur yeni başlamış, karşıda firkete viraj var. jettada olmak mı bu kamyonette olmak mı? Hadi bakalım...  

 

Jetta tabi ki.

Kamyonet ilk ani direksiyon veya ilk ani gazda arkayı bırakacaktır. 

 

[Burak Kuşçu]

Merhaba Levent bey, Öncelikle aracınızı güzel günlerde kullanmanızı dilerim, Son 2.5 yıldır aktif olarak amarok kullanıcısıyım. Daha önceden 1.5 yıl kadar Navara tecrübem oldu. Semt olarak oldukça yakınız bende mollaarap mahallesinde oturuyorum. Bizim oralarda pikap kullanmak ne yazık ki insana ekstra bir yük oluşturuyor sokaklar dar, park yeri kısıtlı, bazen dönüşte park yeri bulamam diye evden çıkmadığım zamanlar bile oluyor benim.

Genel kullanımda bazı handikapları da var özellikle yağışlı havalarda arazi lastikleri ile oldukça dikkatli olmak gerek. Ben biraz daha yola elverişli lastik kullandığım için çok sorun yaşamıyorum ama yine de her zaman tedbirli olmak lazım. Eğer hobinize ve yaşam tarzınıza uymuyorsa pikap,yürütme maliyetleri ve şehir içi pratiklikten dolayı biraz daha zor. Bursa da son dönemde garip bir trafik var, Pikap varken özel halk otobüsleri ve diğer ticariler tarafından biraz daha az sıkıştırılıyorsunuz. 

[Çağlar Bayur]

 çok şık bir araça, heybetli. sakin sakin kullanın 

[Sühan Bozdağ]

MT tipi çamur lastiğiyle ıslak asfaltta çok fena deneyimlerim oldu. değiştirin o lastikleri derim.

[Mehmet Göktürk]

Muayeneden normalde dodik dışına teker taşan araç geçmez. 

Yayayı altına alır diye sürtünce yandan

 

[Levent GÖKER]

Merhaba tekrar. Benim oturduğum sokakta C.tesi gecesi gerçekleşen kazanın fotoğraflarını yukarılarda paylaşmıştım. Unutmazsam bugün de kaza mahallini daha geniş plandan fotoğraflayacağımı söylemiştim. Unutmadım, çektim, aşağıda paylaşıyorum.

Sağda kazanın tam olduğu yer olan kırmızı eczane tabelasını görüyorsunuz. Biraz aşağısında da bu sokağa giriş yapmak için 90 derecelik dönüş olan dört yol ağzını görüyorsunuz. 1, 1-5 metre demiştim ikisi arası, yanlış olmuş, sanki 5-6 metre kadar var.

Ne olursa olsun, anormal şekilde hızlanacak bir mesafe yok bana göre, zaten olsa da meskun mahalde öyle bir hız yapılmaz.

 

Dolayısıyla nasıl becerdi bu arkadaş bu mevkide bu kazayı henüz anlayabilmiş değilim.

Komşu bir esnafla konuştum, o da bir başkasından duymuş "Ağbi önüne çocuk fırlamış, bu da panikten fren yerine gazı köklemiş, öyle olmuş kaza" diyor.

Doğru kabul etsek bile yine çok tuhaf bana göre - yani bir şoför fren yerine nasıl gazı kökleyebilir, işte bunu aklım almıyor. Tabii herkesin düşüncesi ve fikir yapısı farklı olabilir, bunu da kabul ediyorum.

Önceden bahsettiğim şekilde -büyük şans eseri- o anda kaldırımda hiç kimse yokmuş, ve yine bahsettiğim gibi eczanenin 1-2 metre ötesinde çay ocağında oturan arkadaşları görüyorsunuz; facianın ucundan dönülmüş kısaca.

 

[H.Cenk Bayrakçı]

Hoşgeldiniz Levent Bey, kızınıza defansif sürüşü yani trafikte başına gelebilecek her türlü olaya karşı nasıl bir sürüş yapacağını öğretin. Kendini korumaya yönelik sürüş yaparsa daha kolay adapte olacaktır. İlla bu kadar büyük araç kullanmasına da gerek kalmaz.   

[Levent GÖKER]

H.Cenk Bayrakçı yazdı:

Hoşgeldiniz Levent Bey, kızınıza defansif sürüşü yani trafikte başına gelebilecek her türlü olaya karşı nasıl bir sürüş yapacağını öğretin. Kendini korumaya yönelik sürüş yaparsa daha kolay adapte olacaktır. İlla bu kadar büyük araç kullanmasına da gerek kalmaz.   

Hoşbulduk hocam. Dediğiniz gibi yapmaktayım, ancak bu yeterli olmuyor bana göre - gördüklerimden, yaşadıklarımdan sonra. Bakış açımı yansıtabilecek bir başka kaza videosunu aşağıda paylaşıyorum, çok kısa bir video, izlemenizi dilerim, beni daha iyi anlayacaksınız.

https://www.instagram.com/reel/DLfA72WMdVj/

[H.Cenk Bayrakçı]

Levent GÖKER yazdı:

Hoşbulduk hocam. Dediğiniz gibi yapmaktayım, ancak bu yeterli olmuyor bana göre - gördüklerimden, yaşadıklarımdan sonra. Bakış açımı yansıtabilecek bir başka kaza videosunu aşağıda paylaşıyorum, çok kısa bir video, izlemenizi dilerim, beni daha iyi anlayacaksınız.

https://www.instagram.com/reel/DLfA72WMdVj/

Buradaki kaza gibi bir kaza kimsenin başına gelmesin. Mesela bakın burada en azından bu şekilde hızlı araç kullanılmayacağını ya da nelere dikkat etmesi gerektiğini ders olarak çıkarmalıyız. Trafikte çok hız yapan, sağa sola dönerken dikkat etmeyen, kazalara yol açanların çoğu tecrübesiz ya da umursamaz sürücülerden kaynaklı.

Ben sizi anlıyorum ama herkesin eğitilmesi ve bilinçlenmesi gerekiyor.  

[Levent GÖKER]

H.Cenk Bayrakçı yazdı:

Ben sizi anlıyorum ama herkesin eğitilmesi ve bilinçlenmesi gerekiyor.  

Tespitiniz %100 doğru hocam, ama bunun da bir mümkünatını göremiyorum.

 

Bir örnek daha vereyim, bahsettiğim Ayhan ustama aracımı bakımdan almak için gittim, taksiye bindim. Ayhan ustamın yeri Beşyol civarında.

Taksici şehir içinden çıkana kadar zaten ırzına geçmediği trafik kuralı kalmadı, Beşyol'a doğru gitmek için Bursa-İstanbul yoluna çıktık, önümüzde kapalı kasa kırmızı renkli bir kamyonet, kesinlikle önü görünmüyor, bu taksici tuttu kıçına kadar yanaştı kamyonetin, hızımız 70-80 civarı, öyle sürüyor.

 

Yani önümüzdeki kamyonet bir şekilde bir frene dokunsa, tost olup gideceğiz taksici de ben de. Yani bu mantalite de insanlar.

Acayip şekilde sinirlendim, eskiden olsa dövüş bile ederdim o taksiciyle, "Sen manyak mısın kardeşim?" diye, ama artık onu da yapmıyorum, çünkü herkesin cebinde bıçak, belinde tabanca, arabanın bagajında pompalı tüfen vs. su gibi sebeplerden cinayetler işleniyor her gün, biliyorsunuz.

"Ben müsait bir yerde ineyim, şurada ufak bir işim daha vardı" dedim ve indim o taksiden.

 

Bir değil, iki değil, üç değil, bin değil bu insan müsfetteleri anlayacağınız.

[Levent GÖKER]

Burak Kuşçu yazdı:

Merhaba Levent bey, Öncelikle aracınızı güzel günlerde kullanmanızı dilerim, Son 2.5 yıldır aktif olarak amarok kullanıcısıyım. Daha önceden 1.5 yıl kadar Navara tecrübem oldu. Semt olarak oldukça yakınız bende mollaarap mahallesinde oturuyorum. Bizim oralarda pikap kullanmak ne yazık ki insana ekstra bir yük oluşturuyor sokaklar dar, park yeri kısıtlı, bazen dönüşte park yeri bulamam diye evden çıkmadığım zamanlar bile oluyor benim.

Genel kullanımda bazı handikapları da var özellikle yağışlı havalarda arazi lastikleri ile oldukça dikkatli olmak gerek. Ben biraz daha yola elverişli lastik kullandığım için çok sorun yaşamıyorum ama yine de her zaman tedbirli olmak lazım. Eğer hobinize ve yaşam tarzınıza uymuyorsa pikap,yürütme maliyetleri ve şehir içi pratiklikten dolayı biraz daha zor. Bursa da son dönemde garip bir trafik var, Pikap varken özel halk otobüsleri ve diğer ticariler tarafından biraz daha az sıkıştırılıyorsunuz. 

Teşekkür ederim Buray bey, sağolun.

Dediğiniz gibi bizim Heykel-Setbaşı-Namazgâh-vs. gibi mıntıkalarda sokaklar biraz dar. Aslında bu konuda da hiç bir sıkıntı olmaz, ancak siz de muhakkak ki fark etmişsinizdir bizim oralarda, hemen her sokağın, araç gidişi için kullanılması gereken yolu korsan otoparklar haline dönmüş durumda. Yani yolun ya sağında ya solunda, bir şerit kaplayacak şekilde korsan otoparklar oluşuveriyor her gün.

İnsanlar kurallara uysa, araç park edilmeyecek yere aracını park etmese, yine pek bir sıkıntı olmayacak. Ama park ediliyor ve bu durum benimki gibi bir araçta problem oluyor.

Eskiden hatırlıyorum, park edilmesi yasak yere araç koymaya görsün birisi, en geç 20 dakika da çekici-polis gelir ve araç otoparka kaldırılırdı. Şimdi bu da yok, polisin hiç birini umursadığı yok - çok ilginç, bu devlete 30 küsur senedir niçin vergi ödüyorum diye zaman zaman kendime sormaya başladım. (Hemen her hizmetin bu şekilde laçkalaştığını göz önüne getirirsek)

Yollar otomobiller için korsan otopark olmuş durumda, kaldırımlar da motosikletler için korsan otopark olmuş durumda: Kaldırımdan da rahat şekilde yürüyemiyorsun resmen. Polisin gene alâkadar olduğu yok.

 

Sadece Bursa'da da değil, tahminimce bu çürümüşlük her yerde böyledir. Misal, annem, 76 yaşında bir kadın, İstanbul Gayrettepe'de oturuyor. Bir gün o da bir kaldırımda motosikletler yüzünden yürüyemez hale gelince, kaldırıma motorunu park etmiş bekleyen bir kuryeye çıkışmış: "Yahu bari kaldırımları bize bırakın artık da yürüyelim!" demiş.

Motorcu da elini kaldırıp avucunu ileri uzatarak "Ne diyorsun sen be?" gibisinden ukalâlık yapmış. 

 

Ayıp yahu, 76 yaşında bir kadın, senin kadar torun sahibi.

 

Velhasıl bu Ford Ranger'da mahalle araları ve park etme zorluğu dışında hiç bir sıkıntımız yok kızımla benim.

Bunların da çaresini bulabilirsem çok iyi olacak, çünkü artık normal bir otomobil kullanmak istemiyorum.

 

Çaresini bulamazsam da ne yapacağımı henüz bilemiyorum.

[Erman Uzun]

Hosgeldiniz Levent bey araciniz hayırlı olsun Allah kaza vermsin

Bu arac lastikler olarak arka kasa olarak kaymaya yoldan çıkmaya çok müsait bir araç birçok picup deneyimim oldu malesef yağışlı havada trafikte yaya geçidi çizgilerinin bile aracın arkasını hareket ettirdigini deneyimledim sizin için öncelik guvenlikse sürüş destek sistemleri olan D segment bir sedan veya suv sizin cekincelerinze daha çok hitap edecektir artı kazadan korkarakta trafikte arac kullanılmaz en iyi sağlam araacda binseniz olacak olan olacak tabi tedbir önemlidir lakin kanımca bu arac yanlış bir tedbir

[Mehmet Göktürk]

Levent bey bi karar vermiş. Bizden de eko istiyor sanırım ama yok. Alınan karar güvenlik söz konusu ise yanlış. Ama güzel araç. Bu güvenlik konusunu tartışmaya bile gerek yok.

[Levent GÖKER]

Biraz daha izah etmeye çalışayım...

Yaklaşık 7-8 ay önce, Bursa, şehir içi, Heykel, İnönü caddesindeki üç şeritli bir yolda kırmızı ışıklarda duruyoruz. Ben orta şeritteyim (aracım Peugeot 206cc).

 

Bir dakika kadardır duruyoruz, neredeyse artık yeşil ışık yanacak. Sonra sağ şeritte bekleyen araca magandanın biri geldi "son sürat" arkadan çarptı.

 

Araçlar pert, normalde kaza anında kazayı yapan sürücü şoka girer ya, bunda ben kendim de şoka girdim: Anlamlandırmaya çalışıyorum konuyu, ama anlamlandıramıyorum. Kendisine çarpılan aracın sürücüsüne gözüm takıldı gayrı-ihtiyari, acı acı boynunu ovalarken gördüm adamı, %99 olarak boyun fıtığı, belki daha da kötüsü...

 

Kendisine çarpılan aracın sürücüsünün tek suçu(!) kurallara uygun şekilde kırmızı ışıkta durup beklemek.

 

Çarpan araç? Gündüz vakti zil zurna sarhoş muydu, yoksa uyuşturucu etkisinde miydi, ya da başka bir şey miydi - bilinmez. Meskun mahalde o sürati nasıl yapıyorsun, gözlerin kapalı mı o sürati yaparken de diğer arabaya son sürat çarpıp öyle duruyorsun? Yine bilemiyorum.

 

Velhasıl bu kaza bende dönüm noktası oldu.

 

Empati yaptım, o durumda ben orta şeritte değil de, sağ şeritte de olabilirdim, yani bu maganda aynı şekilde bana da çarpabilirdi.

 

Magandanın çarptığı araç -hayâl meyal hatırlıyorum- Egea ya da benzeri, kalıplı bir şeydi.

 

Benim aracım ise Peugeot 206cc, o bahsettiğim aracın yanında oyuncak gibi kalıyor. Çocuklarımla yola çıktığımda büyük kızım öne oturuyor, 13 yaşındaki küçük kızım ise arkaya zar-zor sığıyor Peugeot 206cc'de, dediğim gibi minik-oyuncak gibi bir araba.

Yani en kötü senaryoda, magandanın çarptığı araç benimkisi olabilirdi, çocuklarımla birlikte yolda olabilirdik ve böyle bir çarpmada ben belki de küçük kızımı kaybedebilirdim, yahut sakat kalabilirdi, muhtemelen önde oturan ben ve büyük kızımda fena yaralanabilirdik/ölebilirdik.

 

Artık travma mı dersiniz, yoksa başka bir şey mi, bu olaydan sonra artık bu ülkede kullanılabilecek aracın dönüşümlü pick-up'lar olduğuna kanaat getirdim kafamda, yaklaşık iki ay kadar sahibinden.com'da Bursa'daki satılık ilanlarını araştırdım (Ford Ranger, Nissan Navara, Mitsubishi L200, vb.), ve sonra Nilüfer-Özlüce taraflarındaki bir galeriden aracımı satın aldım.

Benim hikayem bu.

-----------------------------------------------------------------------------------------

Dipnot: "Bizden de eko istiyor sanırım ama yok" - Mehmet ağabey, bu cümlenle ne demek istediğini anlayamadım. Eko dediğiniz şey nedir?

[Mehmet Göktürk]

Eko= tasdik, aynı fikirde olmak

[İlkay Başaran]

Mehmet Göktürk yazdı:

Muayeneden normalde dodik dışına teker taşan araç geçmez. 

Yayayı altına alır diye sürtünce yandan

 

Bunu düşünen yok görüldüğü üzere. Hızlı gidip markete giren neyse yürüyen yayayı kapıp altına alacak şekilde modifiye de o benim gözümde. Kendimizi güvene aldık ama değil mi yayanın ne işi var arabanın altında..

[Levent GÖKER]

İlkay Başaran yazdı:

Bunu düşünen yok görüldüğü üzere. Hızlı gidip markete giren neyse yürüyen yayayı kapıp altına alacak şekilde modifiye de o benim gözümde. Kendimizi güvene aldık ama değil mi yayanın ne işi var arabanın altında..

Yürüyen yayayı kapıp altına almak? Hiç bir şey anlayamadım. Yaya yolunda sürmüyorum ki ben, dediğiniz gibi birini kapıp altıma alayım. Belki açıklarsanız anlarım. 

[İlkay Başaran]

Levent GÖKER yazdı:

Yürüyen yayayı kapıp altına almak? Hiç bir şey anlayamadım. Yaya yolunda sürmüyorum ki ben, dediğiniz gibi birini kapıp altıma alayım. Belki açıklarsanız anlarım. 

Kaza ve magandalık, kurallara uyma konusunda bu kadar hassas olduğunu söyleyen birinin karşı tarafı da tehlikeye sokacak ölçüde dinamiklerine müdahale edilmiş bir araç kullanıyor olması çok ilginç bence.

Mesela bu lastikler ve yükseltilmiş gövde yüzünden tutuş özellikleri zaten doğuştan kötü olan bir aracı daha da kötü hale getirmişsiniz ya da getirilmiş halini almış kullanıyorsunuz. Duramayıp 206 cc kullanan birine sizin vurduğunuzu düşünürsek normalde vermeyeceği bir hasarı vereceksiniz karşıdaki araca belki de üzerine çıkacak aracınız stok olmadığı için? Ne oldu şimdi?

[Levent GÖKER]

Hocam o zaman belediye otobüsleri de kaldırılmalı, şehirler arası otobüsler de, ne bileyim iş makinaları da, TIR'lar da, kamyonlar da, çekiciler de. Hatta benim de 1,5 - 2 sene kadar zevkle kullandığım ATV'ler de yasaklanmalı, onların da orjinal yapıları gereği dört tekerleri de dışarda, bahsettiğiniz gibi yayayı kapabilir.

 

Şimdi tutup da bendeki bu Ford Ranger'ı 150-160 km/s'e çıkartıp öyle kullanmaya kalkarsan dediğiniz doğru, patlarsın mutlaka bir yerde.

 

Ama benim gibi 50-60 bilemedin çok müsait yolda 70'le kullanırsan başıma pek bir şey geleceğini düşünmüyorum, dört aydır da gelmedi zaten en ufak bir terslik yaşamadım.

[İlkay Başaran]

Levent GÖKER yazdı:

Hocam o zaman belediye otobüsleri de kaldırılmalı, şehirler arası otobüsler de, ne bileyim iş makinaları da, TIR'lar da, kamyonlar da, çekiciler de. Hatta benim de 1,5 - 2 sene kadar zevkle kullandığım ATV'ler de yasaklanmalı, onların da orjinal yapıları gereği dört tekerleri de dışarda, bahsettiğiniz gibi yayayı kapabilir.

 

Şimdi tutup da bendeki bu Ford Ranger'ı 150-160 km/s'e çıkartıp öyle kullanmaya kalkarsan dediğiniz doğru, patlarsın mutlaka bir yerde.

 

Ama benim gibi 50-60 bilemedin çok müsait yolda 70'le kullanırsan başıma pek bir şey geleceğini düşünmüyorum, dört aydır da gelmedi zaten en ufak bir terslik yaşamadım.

Ağır araçların tampon ve şase yükseklikleri zaten normal binek araçların altına giremeyeceği seviyede. Doğdukları anda diyeyim zira doğduğundan sizin araç da öyleydi.

Levent GÖKER yazdı:

Hocam o zaman belediye otobüsleri de kaldırılmalı, şehirler arası otobüsler de, ne bileyim iş makinaları da, TIR'lar da, kamyonlar da, çekiciler de. Hatta benim de 1,5 - 2 sene kadar zevkle kullandığım ATV'ler de yasaklanmalı, onların da orjinal yapıları gereği dört tekerleri de dışarda, bahsettiğiniz gibi yayayı kapabilir.

 

Şimdi tutup da bendeki bu Ford Ranger'ı 150-160 km/s'e çıkartıp öyle kullanmaya kalkarsan dediğiniz doğru, patlarsın mutlaka bir yerde.

 

Ama benim gibi 50-60 bilemedin çok müsait yolda 70'le kullanırsan başıma pek bir şey geleceğini düşünmüyorum, dört aydır da gelmedi zaten en ufak bir terslik yaşamadım.

 

Siz kurallara uygun gidiyor olabilirsiniz ama asıl çiğnediğiniz kuraldan bahsediyorum ben. Yola yağ döküldü ve siz keyfi yükseltilmiş aracınızla alçak bir arabanın üzerine çıkma ihtimaliniz olmaz mı? 

[Levent GÖKER]

"Yola yağ döküldü ve siz keyfi yükseltilmiş aracınızla alçak bir arabanın üzerine çıkma ihtimaliniz olmaz mı? "

Bir belediye otobüsü için de aynı şey, bir kamyon için de aynı şey. Yeri gelir iyice kalıplı bir SUV için de aynı şey.

O zaman motosikletten başka bir araç sürülmemeli.

 

Yükseltmeden dolayı altıma girebilecek araçlar için, arka tamponun "muayene demiri" denen bir şeyle 45-50 cm.e düşürülmesi gerek bu araçların muayeneden geçebilmesi için. Ben muayene öncesi bunu takdırdım. İlginç olarak ön taraf için bunu istemiyorlar ama bu da notlarım arasında, bunu da yaptıracağım.

Park halindeki TIR'ın altına girip şehit olan polis memurunun fotoğrafını da daha önce bu forumda sizlere gösterdim, aşağıda tekrar paylaşıyorum.

Pick'up'larda istenen bu muayene demiri (45-50cm. yükseklik mevzusu) herhalde TIR'lar için de geçerlidir diye düşünüyorum, yani herhalde onlar da yerden 50cm'den fazla yüksek olamazlar. Ama bu kazada görüldüğü gibi, "anormal şekilde araç kullanıldığında (rahmetli polisin yaptığı gibi)" bu da pek bir işe yaramıyor.

[İlkay Başaran]

 

Bakın 2.20 de ki arka bariyer olsaydı o araç a sütununa kadar girmezdi. Yani kamyonların yasaklanmasına lüzum yok. Standarda uygun olsalar yeterli. Tüm araçlar gibi.

[Cem Bilgiç]

Merhabalar, konuyu inceledim, bende Bursa'da oturuyorum ve gerçekten trafik kültürünün ne kadar kötüleştiğini deneyimliyorum. 

Bence burada tezatlık oluşturan şu durum var, günümüz insanların %70-80'ının Pick-up alma amacı büyük yüksek olmaktır, ancak burada bu araçların ne kadar güvenlikli olduğunun kanısı kime göre doğru kime göre yanlış? Pick-up aldığınız araç özellikle dönüşüm yapıldıktan sonra, o dönüşüm sırasında çoğu zaman araçtaki aerodinamik, yere basma, çekiş gibi çoğu faktör tamamen değişiyor. O lastiklerle sadece düz yolda açık havada 60-80 arası giderken iyisiniz, gerisinde? Yüksek araç almak güvenlik isteğinizi tamamiyle karşılamayacaktır. 

1- Bu araçlar yükseltilirken zaten önü arkası sağı solu kesiliyor, orada bir araca zarar vermek var.
2- Farınız araç yükseltmesinden dolayı ışık hüzmesi yüksekte kesiliyor, dikkat ederseniz akşamları diğer araçlar sizin farınızdan rahatsız olacaktır. 
3- Viraj dönüşlerinde aracın arkasının gelmesi sürekli yaşayacağınız bir problem, ki aracınız 4x2, dahada riskli
4- Aracınız yüksek, rüzgar sesi vs gibi şikayetlerle kendinizi boğacaksınız. 
5- O lastiklerle beraber araçta yere basma ve frenlerle alaklı problem yaşayacaksınız, ani frende o lastik tutmayacak, viraj dönerken lastik yere tutmayacak. 


Güvenlik açısınıdan endişenizi anlıyorum, ancak burada yüksek araba = yüksek güvenlik denklemi, hiç gerçekçi olmayacaktır.  O zaman Ranger yerine F150 alın, o daha büyük, o daha güvenlikli gibi bir sonuç çıkacaktır.

Yıllardır 4 çeker araç kullanırım, bunlara L200-Navara-Amarok-Ranger'ları sayabilirsiniz, gerek manuel gerek otomatiği, bu araçların yük taşımak gibi bir amacınız yoksa çokta bir size faydası olmayacaktır. Burada benim size önerim, premium (high-end) sayılabilecek lüks markalara yönelmeniz. O markaların eski bile olsa modelli araçları, günümüz araçlarından malzeme kalitesi güvenlik sistemleri vs gibi konularda daha yüksek kalacaktır. 

Levent GÖKER yazdı:

"Yola yağ döküldü ve siz keyfi yükseltilmiş aracınızla alçak bir arabanın üzerine çıkma ihtimaliniz olmaz mı? "

Bir belediye otobüsü için de aynı şey, bir kamyon için de aynı şey. Yeri gelir iyice kalıplı bir SUV için de aynı şey.

O zaman motosikletten başka bir araç sürülmemeli.

 

Yükseltmeden dolayı altıma girebilecek araçlar için, arka tamponun "muayene demiri" denen bir şeyle 45-50 cm.e düşürülmesi gerek bu araçların muayeneden geçebilmesi için. Ben muayene öncesi bunu takdırdım. İlginç olarak ön taraf için bunu istemiyorlar ama bu da notlarım arasında, bunu da yaptıracağım.

Park halindeki TIR'ın altına girip şehit olan polis memurunun fotoğrafını da daha önce bu forumda sizlere gösterdim, aşağıda tekrar paylaşıyorum.

Pick'up'larda istenen bu muayene demiri (45-50cm. yükseklik mevzusu) herhalde TIR'lar için de geçerlidir diye düşünüyorum, yani herhalde onlar da yerden 50cm'den fazla yüksek olamazlar. Ama bu kazada görüldüğü gibi, "anormal şekilde araç kullanıldığında (rahmetli polisin yaptığı gibi)" bu da pek bir işe yaramıyor.

Aracınız için arkada koruma demiri olması, birşey ifade etmeyecektir. Yakın arkadaşım eşi benzinlikte başka aracın üzerine çıkarttı aracı, bu araçta vardı demir.  Ayrıca siz kendi aracınızla başka bir kamyon-tır'a demiri olmadıgı haliyle vursanız yine aynı kaza seviyesine geleceksiniz, ki belki şehit polisimiz frene bastı, siz frene bassanızda o frenle 2çeker haliyle o yükseklikle duramayacaksınız. 

[Levent GÖKER]

İlkay Başaran yazdı:

 

Bakın 2.20 de ki arka bariyer olsaydı o araç a sütununa kadar girmezdi. Yani kamyonların yasaklanmasına lüzum yok. Standarda uygun olsalar yeterli. Tüm araçlar gibi.

Dediğiniz gibi videonun 2:20'sine bakıyorum, arka bariyer var zaten yanlış görmüyorsam, ama dandik bir şey, onu demek istiyorsunuz belki de.

Ben de yukarıda belirttiğim gibi "muayene demiri" diye piyasada tabir edilen şeyi yaptırıp arkaya taktırdım. Hem de internette satılan ucuz, ince ve dandik bir malzeme değil, bayağı bayağı sağlam bir demir. Yani kolay kolay yerden kaldıramaz bir insan tek başına.

Dediğim gibi ön için bunu istemiyorlar, ama ben yine de yaptıracağım, notlarımın arasında.

Artık daha başka da bir şey yapamam bu araca.

Yani yasak bir şey olsa, devlet izin vermese, o F150 kitleri ithal edip yurt içine sokamazlar. Böyle bir tadilat yasak olsa muayeneden geçmez, polis gördüğü yerde bağlar.

Eh tüm bunlara rağmen tutup yukarıda paylaştığım şehit olan polis gibi birisi yine de benim altıma giriyorsa, kusura bakmayın, onun da canını ben düşünemem artık - kendisi düşünmeli, insan gibi araç sürmeli.

Çünkü o hızla altıma girecek biri, ben pick-up değil de, motosiklet ya da ATV kullanıyor olsaydım, direk beni mezara gönderirdi, o yüzden işte.