Cem Boneval 21 Mart 2004 Paylaş 21 Mart 2004 (düzenlendi) Bölüm I: Giriş Sonunda kredi faizleinin 0'lara düşmesi ile başlayan akıntıya kapılıp eşimin aracını değiştirdik. Yaklaşık 5 yıldır sorunsuz bir şekilde kullandığı Fiesta Flair'ini satıp yerine bir Fusion aldık. Aslında Fiesta almak üzere yola çıkmıştık, ancak sevgili eşim hemen yanında duran Fusion'ı görünce ve de sürücü koltuğuna oturunca kararı çabucak değişmişti: Fusion olmalıydı... Nedeni basit: Aynı yürüyen aksam üzerinde, hemen çok yakın fiyata daha gösterişli ve kullanışlı bir araç! Tabii elimize geçene kadar bayağı uğraştık, önce pazarlık, sonra uygun rengi arama (ki bu durumda magnum grisi oldu), bir ayı aşacak bekleme süresini kısaltmaya yönelik çabalar, işlemler, işlemler, bitmeyen işlemler... Neyse Perşembe'den beri kullanıyoruz ve de sonunda bugün hem ayrıntılı inceleme hem de fotoğraflama imkanım oldu. Sizlerle paylaşayım istedim... Bu arada hala elimize "Kullanıcı El Kitabı" geçmedi. Focus'ta da aynı şey olmuştu. Bu ölçekte bir kuruluşun aracın içerisine bir kitapçık koymayı becerememesi anlaşılır gibi değil! Yeni oyuncağımız şöyle birşey: Tabii araç yeni olunca korumasız bırakamazdık Fusion Ford'un yeni yeni ve biraz da geç girdiği tek hacimliler segmentinin en küçük üyesi, malumunuz olduğu üzere bu segmentteki en kalıplı üye C-Max. Neyse uzatmayalım... Fusion Ford'un ürettiği bir sloganla "Urban Activity Vehicle" (UAV) olarak tanıtılıyor. Yani şehirde çokça işi olan, orta ölçekli modern ve genç ailenin günlük kullanımı için tasarlanmış. Belki tek ve en önemli rakibi de Opel'in Meriva'sı, bu konuya daha sonra geleceğiz. Amaca yönelik tasarım hedefleri arasında aracın kullanışlı olması, bol ve kolay erişilebilir hacim sunması, tarfikte rahat hareket edebilecek özellikleri olması sayılabilir. Sonuçta ortaya çıkan ürün aslında oldukça ilginç. Fiesta yürüyen aksamı üzerinde, Fiesta'dan 10 cm daha uzun, 4 cm daha geniş ve 7 cm yüksek bir araç. Yüksek derken bu hem oturma yüksekliği hem de tabanın yerden yüksekliği olarak anlaşılmalı. 15" alaşım jantlar da eklenince bir mini cip havası başarıyla yaratılmış. Kalabalık otoparklarda aracınızı kolay kaybetmezsiniz, hemen diğer araçların arasından yüksekliği ile sıyrılıveriyor. Ayrıca yükseklik Antalya gibi kışın ciddi su geçişleri yaptığımız yollarda önemli bir özellik. Trafiğe hafif tepeden bakma da hanımların sevdiği diğer bir yanı işin... Kutuya benzer basit (fiyakalı ifadesiyle "kübik") tasarım öncelikle sağı solu rahat görülebilir, manevra esnasında görüşü kolaylaştıran bir yapıya ulaşma kaygısından kaynaklanıyor. Gerçekten yüksek oturma pozisyonuyla birleştirince daha ilk günden aracın sınırlarına rahatça hakim olabiliyorsununz. Önden bakıldığında Connect'tekine benzer kare farların kullanıldığı aracı arkadan Fiesta'dan ayırmak bayağı zorlaşıyor. Krom çerçeveli pancur, gövde rengi tamponlar, tampona yerleştirilmiş sis farları öndeki diğer tasarım ayrıntıları. Arkada ise düşük eşiği ile büyük yükleme kolaylığı sağlayan ve oldukça büyük bagajı sınırlayan büyük arka kapı dikkat çekiyor. Fusion ülkemize tek bir donanım paketi ve motor/şanzıman seçeneği ile ithal ediliyor şimdilik. Avrupa'da Trend donanımı olarak sunulan pakette genel Ford politikasına uygun olarak en gerekli donanım seçenekleri yer almış. Sis farları, ısıtmalı ve elektrikli yan aynalar, klima, direksiyondan kontrollu radyo/CD çalar, çift kademeli çalışan sürücü ve yolcu hava yastıkları, kaza anında katlanabilir direksiyon mili (yüksekli ayarlı) ve pedallar, değişik şekillerde katlanabilir koltuklar, ABS+EBD, uzaktan kontrollu merkezi kilit, immobilizer, geckmeli kararan iç aydınlatma aklımda kalan bazı donanım özellikleri. Fazlasını merak edenler resmi web sitesini ziyaret edebilirler... Devamı Bölüm II'de... 15 Ekim 2005 tarihinde Misafir tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Cem Boneval 21 Mart 2004 Yazar Paylaş 21 Mart 2004 Bölüm II: İç mekan Fusion'a Focus'takinin aynısı anahtardan kumandalı merkezi kilidi açarak girmek mümkün. Geniş ve rahat açılan kapılar iniş-binişte sorun yaratmıyor. Ancak A sütununun nispeten geride olması iri ve uzun boylulara başını vurma gibi bir sorun yaratabiliyor, bu anlamda kısa bir alışma sürecine ihtiyacım oldu. İlgimi çeken bir özellik de anahtarla açmak üzere kilidin sadece sürücü tarafında olması idi. Yani kilit bozulsa ve tesadüf o ya uzaktan kumanda da olmasa içeri girmek mümkün olmayacak (bagajdan içeri tırmanmyı saymazsak tabii). Kapı içinde müzik seti hoparlörleri, cam açma kapama düğmeleri, yan ayna ayar düğmeleri ve çok büyük olmasa bile fonksiyonel bir eşya cebi mevcut. İç mekanda boya rengine uygun renkte kumaşla döşenmiş koltuklar yeterli oturma alanı sağlıyor. Koltuk sertliği ve yapısı mükemmel olmasa bile pek sorun da yaratmıyor, belki hızlı girilen virajlarda yan desteklerin eksikliğinden bahsedilebilir ama zaten bu aracın kullanım amacı da bu değil. Tüm koltuklarda ayarlanabilir kafalıklar mevcut, arka koltuktakiler tümden gömülerek görüşe engel olmuyor. Yolcu koltuğu sırtlıktaki bir manivela vasıtası ile öne devrilip masa haline getirilebiliyor. Yine aynı koltuğun oturma yastığı öne devrilerek altında kem gözlerden uzak duran küçük bir bölme ortaya çıkıyor. Arka koltukların da 1/3-2/3 şeklinde yatırılması ve oturma minderinin de katlanması ile değişken hacim kullanım seçenekleri ortaya çıkıyor. Kokpit sert plastikten yapılmış, iki renkli ve oldukça sade tasarlanmış. Sıkıcı bile denilebilir. Müzik setinin mat alüminyum görüntüsü vites topuzuyla bütünleşiyor ve kokpitteki bence tek olumlu estetik unsuru oluşturuyor. Genel anlamda bakınca dilim varmıyor ama biraz "ucuz" duruyor ve ticari minivan havası yaratıyor. Göstergeler sade, güneşten korunmak üzere gömük duruyor ve analog çalışan devir saati ve hız göstergesinden oluşuyor. Ayrıca devir saatinin içerisine yerleştirilmiş dijital benzin ve hararet göstergeleri mevcut. Hız göstergesinin içerisinde de günlük km, toplam km ve saati gösteren ikinci bir dijital gösterge var. Bu tasarımı beğendiğimi söyleyemeyeceğim maalesef. Özellikle depo ve hararet göstergesini pratik bulmadım. İkaz ışıkları ile destekleniyor olmaları bir rahatlık olsa bile... Bir diğer unsur da göstergelerin çok karanlıkta kalması, özellikle güneşli havalarda güneş gözlüğü ile kullanıyorsanız seçmekte zorlanabiliyorsunuz! Kokpitte ergonomi açısında hiçbir sorun yok herşey yerli yerinde ve kolay ulaşılabilir konumda. Orta konsolda görsel olarak sade ve hoş, katlı bir müzik sistemi yer alıyor (4500 serisi). Herhangi bir hırsız koruması yok (ayrılabilir panel gibi), tabii ki kodlu. CD çalar iyi çalışıyor ve şiddetli darbe almadığı sürece okuma performasında bir sorun yok. Çok iyi çalışan bir AVC (otomatik volüm kontrolu) donanımı var ve "mute" düğmesi ile telefon konuşmaları esnasında sesi kesmek mümkün. Ses kalitesi ise bu sınıfta bir araç için yeterli. Yine orta konsolun üst kısmında caponların yıllardır kullandığı Ford'un ise nihayet keşfettiği ve tanıtımlarında överek bahsettiği bir küçük ve pratik eşya gözü var. Buna karşılık torpido gözü çok geniş sayılmaz ve kapak yolcu bacaklarına doğru açıldığı için kullanımı çok pratik değil, tabii bu olumsuz özellik de sadece bu araca has değil. Ayrıca torpido gözünde hala bir aydınlatma bulunmaması Ford'un tuhaf tasarruf anlayışının başka bir göstergesi. Bununla beraber iç mekan aydınlatmasında sorun yok, hem önde hem ortada iki aydınlatma grubu ve önde ayrıca harita okuma lambaları var. Direksiyonun sol tarafı ise Focus sahipleri için tanıdık gelecek: Far açma-kapama düğmesi, far yükselik ayar tekerleği, bagaj kapağını açma düğmesi ve müzik sistemi direksiyondan kontrol ünitesi konumlandırılmış... Havalandırma kanaları birer yanda ve iki adet ortada olmak üzere klasik konumunda, ancak şekil olarak farklı, yuvarlak ve 180 derece dönerek kapanıyor. Önceleri otobüs havalnadırması gibi sevimsiz geldiyse de sonra kullanımının bir haylı pratik olduğunu, yönlendirme ve dozlamanın hassasiyetle yapıldığını fark edince olumsuz düşüncelerimi bir yana bıraktım. hava akımı çok güçlü, 4 kademeli fan ile kabinde sıcak ve soğuk fırtınalar estirmeniz mümkün. Tam puan! Rahat ayarlanabilen koltuk ve direksiyon sayesinde ideal oturma pozisyonunu bulmakta zorluk çekmedik. Ayrıca koltuklar geriye itilse bile arkada oturanlar için bol bacak mesafesi kalıyor, yüksek tavanla birleştirilince ferah ve konforlu bir oturma alanı ortaya çıkıyor böylece. Görüş açısından da hemen hiç sorun yok. Arkanın hemen bagaj kapağında bitmesi, ön tarafında küt inmesi aracın sınırlarına kolayca hakim olabilmenizi sağlıyor. Devamı Bölüm III'de.... Yorum bağlantısı
Cem Boneval 21 Mart 2004 Yazar Paylaş 21 Mart 2004 Bölüm III: Sürüş izlenimleri Kontağı açıp marşa basınca tatlı bir homurtuyla çalışan motorun sesi, hele biraz da gaz verince pek bir tanıdık geliyor. Nasıl gelmesin ki, Fusion'da kullanılan motor Focus'tan alıştığımız ve yıllar içinde kendini güvenilirliği, performansı ve düşük tüketimiyle kanıtlamış 1600 cc motor! 16 süpablı, 4000 devirde 146 Nm tork ve 6000 devirde 100 BG üreten motor 1160 kg toplam ağırlığı olan kasa ile kolayca başedebiliyor. Rölanti devrinden itibaren kesintisiz devirlenebilen ve tork devirleri civarında hatırı sayılır bir ivmelenme sağlayan motor Fusion'ın kullanımını zevkli hale getiren önemli unsurlardan birisi... Klima kompresörünün devreye girmesi de güç kaybına neden olmuyor. Beş ileri şanzıman aktarma değerlerini bilmiyorum (hala el kitabımız yok ya...) ama özellikle 5.vitesin uzun tutulmuş olduğu dikkat çekiyor. 5.viteste 1000 devirde hız 36 km/saat, dolayısıyle karayolları hız sınırları (90 km/saat + %10) içinde kalmak istiyorsanız 2700 devir civarında gidiyor olacaksınız ki, bu da düşük yakıt tüketimi demek. Tabii uzun 5.vitesin bir dezavantajı da var, ara hızlanmalarda belli bir atalet yaşıyorsunuz, enerjik sollamalar için bir alt vitese geçmek tavsiye edilir. Performans değerlerini ölçecek ekipmana sahip değilim, burada 0-100 km/saat hızlanma için belirtilen 10,9 saniye ve son hız olan olan 178 km/saatin (fabrika verileri) inandırıcı geldiğini söylemekle yetineceğim. Eskiden 1,25 Fiesta ile bana zor anlar yaşatan sevgili eşimi artık pek geçme şansım kalmadı sanki, en iyisi hiç muhattap olmamak. Tüketim için henüz yeterli bilgi toplamış değiliz, daha 150 km yol yaptık, biraz kullanalım verileri aktarırım, ancak deponun halen 3/4 dolu olduğunu göz önünde bulunudurusak pek üzmeyecek gibi görünüyor. Zaten Focus'tan farklı bir sonuç da beklememek lazım. Depo kapasitesinin 45 litre olduğunu belirteyim, yani bizden bir depoyla 1000 km rekorunu egale etmemizi beklemeyin... Focus'a göre motor bölümünün ses izolasyonu sanki biraz daha zayıf gibi geldi bana, motorun homurtusunu her daim duyuyorsunuz, ancak bu rahatsız edici boyutta değil kesinlikle! Hazır söz gürültüden açılmışken aracın içeriye yol gürültüsünü az aldığını belirtmem lazım, bunda büyük olasılıkla üzerinde takılı gelen Continental Eco Contact lastiklerin de rolü var. Buna karşılık özellikle hızlanınca kapılardan hatırı sayılır bir rüzgar gürültüsü duyuluyor. Bu durum bu sınıftaki hemen tüm araçlarda var, Fusion'a has bir özellik değil sadece... Gürültü beni ve eşimi hiç rahatsız etmedi, özellikle AVC radyo sesini otomatik olarak açınca umursamıyor, lay lay lom gidiyoruz; bununla beraber ses takıntısı olanların test sürüşü yapmalarını öneririm (Antalya'da koçoto Fusion test aracına sahip değildi, diğer illeri bilemem). İvmelenme konusundaki başarı frenlemede de kendini gösteriyor, önde disk arkada kampana olan fren sistemi standart olarak ABS ve EBD destekli geliyor. Fren pedalı his açısından Focus'a göre biraz daha sert ve elastik ve başta (Mine'nin de Fiesta'da yakınmış olduğu gibi) hafif bir boşluk var, ancak zamanla alışılıyor ve gerek normal kullanımda gerekse panik frende sorun yaşanmıyor (tabii henüz balatalarla disk ve kampana da birbirine alışmış sayılmaz, daha zoraki beraberliklerini kabul etmeleri için vakit geçmesi lazım). Ayrıca frenlerin yol şartlarında kayganlık olmadığı sürece ABS devreye girmeden gayet iyi dozlandığını ve rahat bir durma sağladığına da dikkat çekmem lazım. Değişik test verilerine baktığım zaman hepsinde 100 km/saat hızda duruş mesafesinin 40 metre altında olduğunu gördüm. İzlenimlerim bu bulguyla uyumlu... Gelelim Ford'un en güçlü olduğu alana: Yol tutuş. Eh burada da sürpriz yok... Yüksek ağırlık noktasına rağmen araç virajlarda son derece başarılı. İz takip etmeyi kolaylaştıran ve yol konusunda sürekli sürücüsünü bilgilendirebilen hassas direksiyon sistemi sayesinde kendinizi Schumachervari hissetmenizi engelleyen hiçbir şey yok. Normal bir kullanıcının isteyerek asla ulaşmayacağı hızlarda virajları dönmek mümkün. Limitlere geldiğinizde de araç hafifçe önden kaymaya başlayarak kendi kendini frenliyor. Rahatsız edici bir yatma oluşmuyor. Tabii bu yapıdaki bir aracın Focus ile bu alanda başa çıkmasını beklememek lazım, o hala lider! Yürüyen aksam aynen Fiesta platformundan alınmış ancak yüksek kaporta nedeniyle yatmayı engelleyecek bazı modifikasyonlar yapılmış. Süspansiyon konforu açısından da Fiesta gibi, yani tatlı-sert... Küçük engebeler iyi emiliyor. Yolu çaprazlayan ince kanallarda darbe emiş biraz daha az başarılı, geniş kavisleri de geçerken fark ediyorsunuz. Ancak bunların tümü rahatsız edici değil. Gerek yol tutuş ve gerekse konfor özelliklerini belirleyen unsurlardan biri de lastikler, kasaya göre oldukça iri sayılabilecek lastikler 195/60-15 ebadında. Hem aracın yerden yüksekliğini arttırıyor, hem geniş taban ve dar yanakla viraj hakimiyetine olumlu katkıda bulunuyor. Tabii dar yanaklı lastiklerin konfordan çalması da bunun bedeli. 7 kollu alaşım jantlar fonksiyonellik yanında olumlu estetik katkıda da bulunuyor ve aracı daha gösterişli kılıyor. Bu arada stepnede boyut 125/80 R15, yani sadece acil durumlar için düşünülmüş yerden tasarruf sağlayıcı bir çözüm. Hafif direksiyon 9,8 metrelik bir dönüş çapı ile birleştirildiğinde yüksek oturma pozisyonun da etkisiyle şehir içinde kolay ve kıvrak bir kullanıma imkan veriyor. Özetlemek gerekirse yürüyen aksam bu sınıfta bir araç için ideal yol tutuş-konfor kombinasyonunu sağlamakta! Gelelim maliyete... Hurda koçoto'dan olmak üzere, 14 Mart Tıp Haftası indirimi dahil, 23.9 milyar TL. 10 milyarı 0 faiz 12 ay ödemeli taşıt kredisi... Özetle... Artıları + Pratik ve kullanışlı tasarım + Geniş ve değişken iç mekan + Rahat görüş, yüksek oturma pozisyonu + Geniş yükleme kapağı + Tutumlu ve güçlü 1.6 motor + Yeterli emniyet ve konfor donanımı + Başarılı yol tutuş + Güçlü frenler Eksiler - Yüksek süratlerde artan kabin içi gürültü - Debriyaj solunda ayak dayama yeri yok (alışmak gerekiyor) - Yanal desteği zayıf koltuklar - İç hacim ayarları yapılırken düz bir yükleme zemini elde edilemiyor, zayıf değişkenlik (bu alanda Meriva örnek sayılabilir) - Vasat malzeme kalitesi - Heyecan vermeyen kokpit tasarımı Yorum bağlantısı
Mert Yeldan 16 Mart 2012 Paylaş 16 Mart 2012 (düzenlendi) Jubileyi yapalım dedik 7 Yıl 360 Gün 17 saatlik Horrrrrtttt.. Daha da eskisini bulamadımm 16 Mart 2012 tarihinde Mert Metin Yelkan tarafından düzenlendi 1 Yorum bağlantısı
Tahir İlter 16 Mart 2012 Paylaş 16 Mart 2012 (düzenlendi) Niye kimse bir şey yazmadı ki ? 16 Mart 2012 tarihinde Tahir İlter tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Sani Gerşon 16 Mart 2012 Paylaş 16 Mart 2012 Niye kimse bir şey yazmadı ki ? Bazı konulardaki bazı mesajlar silinmiş. Mert tebrikler Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 16 Mart 2012 Paylaş 16 Mart 2012 Yazmıştır da.. silinmiştir.. Ellerine sağlık üstad.. Yorum bağlantısı
Mert Yeldan 16 Mart 2012 Paylaş 16 Mart 2012 Ellerine sağlık üstad.. Bana mı dedi acepp?? Düpe düz teşvikk Yorum bağlantısı
Murat Özarık 8 Ekim 2013 Paylaş 8 Ekim 2013 Cem Bey harika bir analiz yapmış,tabi 2004 den sonra fusion da küçük de olsa değişiklikler oldu. Yorum bağlantısı
Cihan Yaşar 8 Ekim 2013 Paylaş 8 Ekim 2013 Hazır söz gürültüden açılmışken aracın içeriye yol gürültüsünü az aldığını belirtmem lazım, bunda büyük olasılıkla üzerinde takılı gelen Continental Eco Contact lastiklerin de rolü var. yazmıssınız.sesın sebebı contınental lastıklerı midir?yoksa lastıkler contı oldugu ıcın yol gurultusu sesı azaldı mı? Yorum bağlantısı
Abdussamed Acar 14 Ekim 2013 Paylaş 14 Ekim 2013 Hazır söz gürültüden açılmışken aracın içeriye yol gürültüsünü az aldığını belirtmem lazım, bunda büyük olasılıkla üzerinde takılı gelen Continental Eco Contact lastiklerin de rolü var. yazmıssınız.sesın sebebı contınental lastıklerı midir?yoksa lastıkler contı oldugu ıcın yol gurultusu sesı azaldı mı? Üstad neredeyse 10 yıl olmuş değerlendirme yapılalı... Yorum bağlantısı
Recommended Posts