İçeriğe Yönlendir

Fıkralar


Cihaner Öztürk

Recommended Posts

1 Ferrari, 1 eski Vw Tospağ (Old Beetle) ışıklarda dururlar. Ferrarici tospayı aşalar gibi "kapışalımmı" der. Tospağcı OK der. Yeşille birlikte basarlar gaza.. Ferrarici ok gibi fırlar.1-2-3 vites derken tospağ yanına yaklaşır ve camı açması için işaret yapar.. Ferrarici şaşkın ve kızgın dip gaz ile gazlar.. 4-5-6 vites 300 km hız.. Derken Tospağcı yien yanına yaklaşır ve ısrarla camı açması için elemana işaret yapar.. Gözlerine inanamayan Ferrarici son gaz, son vites ile birsonraki ışıklara gider ve yarışı kazanır.. HEmen hemen aynı anda arkasından Tospağcı gelir.. Yine ısrarla camı açması için işaret eder. Ferraici pişkin pişkin gülerek camı açar ve "ben kazandım, ne var" der.. Tospağcı, "ulan camı açsaydın ikinci vitesin yerini soracaktım" der   ;)   :fiuw:   :D   :D

 

hsF8L1U.jpg?1

Yorum bağlantısı

Azrail temelin yanına gelir. "Temel, vaktin  doldu, gel gidelim der." Temel yalvarır, "ne olur bana  beşyıl süre ver" der. "Sonra gel canımı al" der.

 

Azrail de müsaade eder. Temel pilot olur, beni burada yakalayamaz diye düşünür.

 

Beş yıl sonra Azrail, Temel i pilot koltuğunda yakalar.

"Temel beş yıl doldu haydi gidelim" der. Temel: "Arkamda 300 tane yolcu var, onlar ne olacak?"

 

Azrail: "Bugüne kadar sizi bir araya toplamak için bekledim…"  :biggrin:

Yorum bağlantısı
  • 4 hafta sonra...

Bowling hastası yalancı koca!

 

Bowling hastası adamın sigarası bitmiş. Saat de gecenin yarısıymış. Karısına sigara almaya gideceğini ve birazdan döneceğini söyleyerek köşedeki bakkalın yolunu tutmuş. Köşeye vardığında bir de bakmış, bakkal kapalı. Bakkalın yanında da bir bar varmış. Adam paralı makinelerin birinden sigara almak ümidiyle bara girmiş. Sigarayı tam alıyormuş ki barda çok güzel bir sarışın görmüş. Kadın da adamı kesiyormuş. Adam kadının yanına yaklaşmış, muhabbet etmeye başlamışlar. Bardan çıkıp kadının evine gitmişler. Adam sabah telaşla kalkmış. Kadına biraz un getirmesini söylemiş ve ellerini unlayıp evden telaşla çıkmış. Eve gittiğinde, karısı öfkeyle kapıyı açmış. Adam karısına, "Vallahi sigara almak için çıktım, bakkal kapalıydı. Bara gittim daha sonra barda sarışın bir kadınla tanıştım. Onun evinde sabahladım" demiş. Karısı adama inanmayarak bakmış ve "Bana ellerini göster" demiş. Adam ellerini gösterince kadının tepkisi şöyle olmuş: - Adi herif yine yalan söylüyorsun. Bütün gece bowling oynadın değil mi?  :D

Yorum bağlantısı
  • 4 hafta sonra...
Hikmet Demirtaş

Daha önce paylaşıldıysa kura bakmayın...

ASRIMIZA UYGUN  FIKRA

 

Babacım yaa,
ben nasıl oldum, çok merak ediyorum” diye ısrar edince…

Adam, “Nasıl olsa bunu
bu oğlana bir gün anlatmak durumunda kalacam, eyisimi şimdi
izah edim, hazır sormuşken, kurtuliym gitsin bu isten” deyi
düşünür, içinden…

“Bak evladım, cok eyi
dinne, zira bi daha annatmıyacaam:

Ananna baban, bundan
yedi sene evvel, bi ‘cyber cafe’de karsılaştı.

“Bir iki bakıştıktan soona bu ‘cyber cafe’nin müsait bi
yerine geçtiler…

Baban ‘memory stick’ ile , ‘USB’ den bi bağlantı kurdu…

“Anacıın bu fırsatı eyi değerlendirerek ‘memory stick’ den bi kaç
‘download’ endirdi…

“Bu dangalak baban da, bir-iki ‘upload’ yükledi…

Ammaaa, ” ..heyecandan ‘Firewall’ kullanmayı unuttuğumuz aklımıza
geldiğinde is isten geçmişti…

“Bu raddeden soona da, ne ‘delete’ edebildik, ne de ‘cancel’…

“Sonuç olarak da, ortaya felaket bi ‘Virus’ çıktı, dokuz ay soona…

“İste mesele bu kadar
basit, benim güzel evladım…”

  • Beğen 6
Yorum bağlantısı
  • 2 ay sonra...
Hayrettin Bahadir

KARISI KAYBOLAN ADAM : Bir adam polisi aramış :

“Karım alışverişe gitti. Dönmedi. 8 saat oldu. Ne olur onu bulun !” demiş.

Görevli polis sormuş : “Karınızı tarif eder misiniz ?”

Adam anlamamış “Nasıl yani ?”

Polis : “Boyu ne kadar ?”

Adam : “Ne bileyim, bazen yüksek topuk giyer beni geçer, evde yalınayak benden kısa.

” Polis : “Göz rengi ?”

Adam : “Bilemem, bazen yeşil bazen mavi lens takar, aslında galiba ela…”

Polis: “Saçı ne renk ?”Adam :

“En zor soru. Her hafta başka bir renk desem ?”

Polis : “Üzerine ne giymiştir ?”

Adam : “Hiç dikkat etmedim valla…”

Polis : “Peki arabayla mı gitmişti alışverişe ?”

Adam : “Evet !!! Siyah Audi R8,

süperşarj 3.5 litre V6 silindirli motor,

290 beygir.

İçi geyik derisi taba renginde,

LED farları var,

sağ kapıda görünür görünmez hafif bir çizik var.”

Polis : “Tamam efendim, arabanızı bulacağız.!!.:)))

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Guest Hakan Tarım

Adamın evinde cam kırılmıştı...

Camcıyı arar ve sipariş verir.
Yarım saat sonra zil çalar ve adam megafondan seslenir:
- Kim o?
- Camcı bea..
Adam kapıyı açar ve camın takılacağı yeri gösterir.
Beş dakika sonra yine zil çalar.
- Kim o?
- Camcı bea..
- Yanlışlık var; az önce bir camcı gelmişti.
- Düştük bea :)

  • Beğen 6
Yorum bağlantısı
  • 6 ay sonra...
Misafir

TEMEL'İN MURAT124'Ü BOZULUNCA...

 

Temel, yıllar sonra kavuştuğu elden düşme Murat 124 arabasıyla yolculuk yaparken bir anda araba arıza yapar.
 
Yolun kenarına çeker. Motor kapağını açar, ne oldugunu
anlamaya çalışırken bir Ferrari yanına yanaşır.
"Hemşerim, arabanın nesi var? İstersen senin arabayı
benimkine baglayalım, çekeyim seni ilk tamirciye
kadar." der.

Çok sevinir Temel bu teklife. Hemen Murat'ı kalınca bir halatla
Ferrari' nin arkasına bağlarlar. Ferrari' nin sahibi genç 
uyarır, "Ben hız yapmayı çok severim. Eğer farkında olmadan 
aşırı hız yaparsam, sen selektor yapar beni uyarırsın!"

Temel "Tamam!" der ve yola koyulurlar.
Bir sure sonra Ferrari gaza basmaya başlar, 60,80,
100... derken Murat124 arkadan selektor yapar.
Ferrari durumu hatırlar ve yavaşlar, bir sure sonra

Ferrari tekrar gaza basar,
70, 80,100... Murat tekrar hatırlatır.
Ferrari yavaşlar.Yollarına böyle devam ederlerken bir
Lamborghini Ferrari' ye yaklaşır ve ''Kapışalım mı?" der.

Ferrari yanıtlar,
-"Nesine?"
-Lamborghini "340 km. otedeki benzinliğe ikinci varan,
ilk varanın deposunu doldurur."

Ferrari kabul eder ve yarışa başlarlar.
120, 140, 180, 220... Gaza basmaktadırlar.
O arada trafiği kontrol eden polis helikopterinde
görevli polis Genel merkeze bilgi vermektedir:

"Komiserim, şehrin kuzeyindeki yolda trafik güvenliği
tehdit altında!!! 3 araç yarış yapıyor.
Bir Ferrari ile bir Lamborghini saatte 300 km hızla
yanyana gidiyorlar, arkadan da bir Murat 124 onları 
geçmek için 10 dakkadır selektör yapıyor!".
 
:D  :D  :D
Yorum bağlantısı
Murat Dere

Bunu ilk defa duyduğunu söyle de şuracıkta düşüp bayılayım Kerem. :p

Yorum bağlantısı
Misafir

Bunu ilk defa duyduğunu söyle de şuracıkta düşüp bayılayım Kerem. :p

Yok Murat abijimi.. Sadece hatırladım, yine güldüm. Sizde gülün didim.. Kötü mü ettim? Yoksa bendeki fıkra repertuvarı, Mustafa Keser de bile yoktur.  ;) (%90 ı belden aşşağı olsa da)  :fiuw:

Yorum bağlantısı
Murat Dere

Yok Murat abijimi.. Sadece hatırladım, yine güldüm. Sizde gülün didim.. Kötü mü ettim? Yoksa bendeki fıkra repertuvarı, Mustafa Keser de bile yoktur. ;) (%90 ı belden aşşağı olsa da) :fiuw:

Ha iyi. Aman diyim. :D;)

Yorum bağlantısı
  • 11 ay sonra...
  • 4 yıl sonra...
Yurdaer Elay

Papazın biri, uzun süredir ahbaplık ettiği hahama, “Bana Tevrat’ı öğretmenizi isterim” diye ricada bulunur. Haham, isteksizdir: “Sen Yahudi değilsin, kafan da Yahudi gibi çalışmaz. Tevrat’ın kelamını anlaman mümkün değil.” 

Papaz ısrar eder, sonunda da haham razı olur, ama hahamın bir koşulu vardır. “Soracağım soruya doğru yanıt verebilirsen, öğretirim” der. Papaz, ‘’Kabul’’ diye cevap verir. “Sor bakalım!” 

Ve haham sorar: “İki adam bir bacanın borusundan içine düşerler. Bacanın dibinden bunlardan birisi kirli, ötekisi tertemiz çıkarlar. Hangisi yıkanır?” 

Papaz, “Bundan kolay ne var?” diye cevap verir: “Kirlenen yıkanır, temiz kalan yıkanmaz.”

Hamam olmadı anlamında kafasını yana sallar, “Sana Tevrat’ın kelamını asla anlamayacağını söylemiştim! Doğrusu tam tersi: Temiz kalan adam ötekinin kirlendiğini görünce, kendisinin de kirlendiğini sanıp yıkanır. Kirlenen adam ise karşısındakini temiz gördüğü için kendisini de temiz sanıp yıkanmaya gerek duymaz.”

Papaz, kafasını kaşır: “Bak bu aklıma gelmemişti. Bir soru daha sorar mısın?” der.

Haham aynı soruyu yeniden sorar: “İki adam bir bacanın borusundan içine düşerler. Bacanın dibinden bunlardan birisi kirli, ötekisi tertemiz çıkarlar. Hangisi yıkanır?” 

Papaz, doğru yanıtı artık bildiğinden emindir. Hemen bastırır cevabı: “Temiz kalan ötekinin kirlendiğini görünce kendisinin de kirlendiğini sanıp, yıkanır. Kirlenen, ötekini temiz gördüğünden kendisini de temiz sanıp yıkanmaz!” 

Hamam, bu sefer de cık cık cık yapar: “Yine yanıldın! Sana söylemiştim, asla anlamayacağını. Temiz kalan adam aynaya bakar, temiz olduğunu görür, dolayısıyla yıkanmaz. Kirlenen aynaya bakıp kirlendiğini görünce, gider yıkanır.” 

Papaz itiraz eder: “Ayna nereden çıktı? Bana ayna var demedin ki?...” Haham, parmağını sallar: “Seni uyardım, bu kafayla Tevrat’ın kelamını kavrayamazsın. Tevrat’ı anlamak için her olasılığı düşünmelisin.” 

“Peki, peki” diye inler papaz. “İzin ver, bir kez daha şansımı deneyeyim. Başka bir soru sor!”

“Son kez soruyorum” der, haham: “İki adam bir bacanın borusundan içine düşerler. Bacanın dibinden bunlardan birisi kirli, ötekisi tertemiz çıkarlar. Hangisi yıkanır?” 

Papaz, “Artık her olasılığı biliyorum” deyip, bir solukta sıralar: “Eğer ayna yoksa, temiz kalan ötekini kirli görüp kendisinin de kirlendiğini düşünerek gider yıkanır. Kirlenen temize bakıp kirlenmediğini düşünerek, yıkanmaz. Eğer ayna varsa, temiz kalan aynaya bakıp temiz olduğunu görür, dolayısıyla yıkanmaz. Kirlenen aynaya bakıp kirini gördüğü için yıkanır!” 

Haham çenesini ileri uzatıp, gülümser: “N’ayır, sana söylemiştim, kafan Yahudi kafası değil, Tevrat’a basmaz! Söyle bana, aynı bacadan içeri düşen iki adamdan birinin kirlenip, ötekinin temiz çıkması mümkün müdür?

 

#EvdeKalTürkiye

 

  • Beğen 4
  • Teşekkür 1
  • Mutlu 1
Yorum bağlantısı
Yurdaer Elay

Erzurumlu bir esnaf "hesabı kitabı denkleştireyim de, bir hacca gideyim" diye niyetlenir. Mali durumunun yetip yetmeyeceğini öğrenmek için muhasebecisine hesaplara bakmasını söyler. Muhasebeci inceler ve durumunun gayet iyi olduğunu, hacca rahatlıkla gidebileceğini bildirir.
Fakat adam bir de kendi cüzdanına, elindeki mevcut harcanabilir maddi varlıklarına bakar. Ve kendi kendine şöyle söylenir:

"Hesaba bakırem hac lazım olmuş, cüzdana bakırem zekâta muhtaç.” 😉

 

İşte böyle... :)

  • Beğen 5
  • Mutlu 1
Yorum bağlantısı
  • 7 ay sonra...
Yurdaer Elay

SWOT Analizi

 

Bir gün Ahmet Efendi, Nasreddin Hocayı eşeğin önünde oturmuş kağıda birşeyler karalarken bulmuş.
-Ne yapıyorsun Nasreddin Hoca?, diye seslenmiş.
Hoca da:
-Eşeğime swot analizi yapıyorum Ahmet Efendi, demiş.
Ahmet Efendi, swot analizi nedir diye sorunca Hoca anlatmış:
-Eşeğimin güçlü, zayıf yönlerini ve kendisi için olan fırsatlarla tehlikeleri  yazıyorum.    

Beriki:
-Peki sonra ne olacak, diye sorunca, o da:
-Böylece iyi bir plan yapıp eşeğimi maksimum verimle çalıştırabileceğim, demiş. 

Bunun üzerine Ahmet Efendi:
-Bütün eşekler aynı değil mi, analize ne gerek var? diye sormuş.

Nasreddin hoca:
-Öyle deme Ahmet Efendi, demiş. Mesela benimkini atlarla otlatınca daha bir şevkle çalışıyor. Kendini at sanması onun güçlü tarafı. Öğleden sonra bir de ineklerle otlatacağım. Belki sütünü bile içerim deyince,

Ahmet Efendi:
-Bekle Hoca, demiş, benim eşeği kapıp geliyorum. Hoca bunu duyunca hemen atılmış:
-Aman Ahmet Efendi, eşekleri bir araya getirmeyelim, eşek olduklarını anlıyorlar.

  • Beğen 5
  • Mutlu 3
Yorum bağlantısı
  • 2 ay sonra...
Yurdaer Elay

Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler. Bavullarını gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotla, yardımcı pilot inmişler. Yolcular fena halde şaşırmışlar! Nasıl şaşırmasınlar? Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston, kolunda üç noktalı bant.

Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması, tasmanın ucunda bir köpek, Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçağa.

Günlerden 1 Nisan değil ama ”Şaka herhalde” demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa...

Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda. Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış. Uçak iyice hızlanmış. Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye başlamışlar.

Uçak son hıza ulaşmış. Uçak bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 100 metre sonra betonun bitip cimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar.

HAYIIIIIIIIRRRRRRRRRRRRRRRRRR!

Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesmiş, havalanmış.

Kaptan pilot arkasına yaslanmış derin bir nefes almış ve yardımcı pilota dönmüş:

'Biliyor musun? Bir gün çığlık atmakta ve Hayıııırrrrrrrrrrrrr diye bağırmakta gecikecekler ve hep birlikte geberip gideceğiz!'

  • Beğen 2
  • Mutlu 2
Yorum bağlantısı
  • 4 hafta sonra...
Yurdaer Elay

-DİPLOMASİ-

Adamın biri Afrika'da safariye çıkarken, yanına köpeğini de almış. Köpek bir gün ormanda dolaşıp, kelebekleri kovalar, çiçekleri koklarken kaybolduğunu fark etmiş. Ne yapacağını düşünürken bir de bakmış ki karşıdan bir leopar geliyor ve belli ki günlük yiyeceğini arıyor.

-Şimdi başım dertte, diye düşünmüş köpek.

Etrafına bakmış yerde kemik parçalarını görmüş. Hemen arkasını leoparın geldiği yere dönerek kemikleri kemirmeye başlamış, bu arada da arkadaki hareketi kestirmeye çalışıyormuş. Leopar tam saldıracakken köpek kendi kendine konuşmuş:

-Ne kadar lezzetli bir leoparmış. Acaba etrafta bundan bir tane daha var mı..?

Bunu duyan leopar bir anda donmuş kalmış ve en yakındaki ağaca tırmanarak dalların arasına saklanmış: 

-Tam zamanında kurtardım yoksa bu köpeğe yem olacaktım, diye düşünmüş.

Bütün bunlar olup biterken bir başka ağacın üstündeki bir maymun olanları izliyormuş, bildiklerini kullanarak bundan sonra kendisini leopardan kurtaracağını düşünmüş. Leoparın yanına giderek neler olduğunu anlatmış. Leopar köpeğin yaptıklarına çok sinirlenmiş ve maymuna:

-Atla sırtıma, gidip şunu yakalayalım demiş.

Az önceki yerde bekleyen köpek, bakmış kızgın leopar sırtında maymunla birlikte süratle kendisine yaklaştığını fark etmiş. Ne yapacağını düşünürken, kaçmaya da kalkmamış. Bunun yerine arkasını leoparın geldiği yöne dönerek kemikleri kemirmeye devam etmiş. Tam leopar saldıracakken, yine kendi kendine konuşarak leopara duyurmuş:

-Şu aptal maymun da nerede kaldı..? Yarım saat önce bir leopar daha getirsin diye gönderdim, hala haber yok..!

 

Diplomasi Denen Şey Bu..!

Yapabiliyorsan;

Hızlı düşün,

Sakin ol,

Güçlü görün,

Düşmanını kendi silahı ile yen..!

  • Beğen 1
  • Mutlu 3
Yorum bağlantısı
  • 1 yıl sonra...
Alpay Sumer
Mustafa AKSEKİOĞLU yazdı:

 

Kıymetlı hocam mizah bölümünde paylaşımınızı görünce Gosgoca Bayburt hikayesini anlattınız sandım 😄

Yorum bağlantısı
  • 7 ay sonra...
Tansu Kalafatoğlu

bilim adamlari, birgün bir magarada yaşı 1.582.903 olan bir insan fosili bulur, bu fosili istihbarat teskilatlarini sinamak ve onlara deneyim kazandirmak amaciyla kullanma karari alirlar.

once japon istihbarati magaraya girer ve 15 dk sonra disari cikip derler ki;

- bufosilin yasi 1.400.000 ila 1.600.000 arasinda...

daha sonra cia girer ve 12saat sonra baya bi havali sekilde cikarlar.

-bu fosilin yasi 1.500.000 ila1.600.000 arasinda derler...

hemen ardindan kgb girer ve sirf amerikalilara inat içerde 2 gun kalirlar.49. saatte cikar derler ki;

-bu fosilin yasi yaklasik olarak 1.550.000 ila 1.600.000 arasinda...

en son olarak bizim mit girer.aradan bir hafta gecer magaradan ses yok, 1 ay olur ses yok, 1.5 ay olur ses yok.magaranin disinda beklesen gazeteciler daha fazla bekleyemeyip iceri girerken bizimkilerden biri cikar disariya.yaka paca dagilmis, gomlegin yarisidisarida... sigarasi icin bir ates ister, sigarasini yakar, o sirada gazeteciler heyecanla sorar;

-iceride calismalar nasil efendim? fosilin yasini bulabildiniz mi?

bizimki sigaradan bir firt ceker ve;

-fosilin yasi tam olarak 1.582.903 der.

bunu duyan gazeteciler saskinlikla sorarlar

-nasil basardiniz bunu, fosilin yasini tam olarak nasil tahmin ettiniz?

bizimki sigaradan derin bir nefes çeker ve;

-zor oldu ama "konusturduk pezeven…i"

  • Mutlu 5
Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...