İçeriğe Yönlendir

Fıkralar


Cihaner Öztürk

Recommended Posts

Fahrettin Karakoç

Padisahin biri,

-'Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altin verecegim!' demis.

Yalancilar, hemen saraya kosusturup baslamislar yalana;

...

1.''Bir kus, aslani kapip yuvasina götürdü.''

Padisah,''Bunun neresi yalan?.. Kus kartaldir, arslan da kuzu

kadar minik bir yavru.Kapti mi götürür tabii!..''

2.''Komsu ülkede bir esegi kral yaptilar!..''

Padisah,''Ülkenin krali, pencereden bakinirken tacini düsürmüs.

Taç da pencerenin altindaki esegin basina geçmis. Taç kimin

kafasindaysa, kral odur tabii!..''

3.''Padisahim, ben gökyüzüne bir ok attim. Alti ay sonra geri

döndü!''

Padisah,''Senin ok bir agacin üstüne düsmüstür.

Agaç, sonbaharda yapraklarini dökünce, takilacak yer bulamayip

yere inmistir.''

Böylece

padisah, her yalana gerçek bir bahane bulmus ve kimse

padisaha bu yalandir dedirtememis.

Ama bir gün bir Kayserili gelmis;

"Padisahim, sen benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altin

almistin. Simdi geri almaya geldim. Yalandir dersen ödülümü ver.

yalan degil dersen borcunu öde!!!

  • Beğen 4
Yorum bağlantısı
Fahrettin Karakoç

Askerliğini denizaltı personeli olarak yapan Temel kahvede denizaltını anlatıyormuş.

-Kocaman her tarafı kapalı demirden bir gemi. İşte biz o geminin içine giriyorduk,denizin 100-200 metre altına girip 1 hafta 10 gün hiç çıkmadan gidiyorduk

.

Herkesin ağzı açık Temeli dinlediğini gören Dursun birazda kıskanarak;

...

- Ula Temel demirden gemi denizin altına girerde nasıl su almaz

Temel,evelemiş gevelemiş bir türlü izah edememiş, sonra Dursuna dönerek;

- Ula dursun sen denize giriyor musun?

- Giriyorum.

- Peki denize dalmıyor musun?

- Dalıyorum.

- Denizin dibine dalınca kıçına su kaçıyo mu?

- Yooo.

- İşte sistem aynu sistem... :))

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Fahrettin Karakoç

Padişah ile vezir tartışmaya başlamış. Padişah vezire, "En büyük ve en güçlü olan benim. Sen benim emrimdesin!" demiş. Vezir, "Hayır ben büyüğüm. Ordunun başında ben savaşıyorum, sen sadece mühür basıyorsun" diye itiraz etmiş. Tartışma uzay

ınca Padişahla vezir, bir çobanın yanına gitmişler ve konuya hemen girmemek için çobana sormuşlar:

-"Senin koyunun mu büyük, ineğin mi?"

Çoban şaşırmış şaşırmasına da, soranlar da Padişahla vezir.

-"İneğim" demiş.

...

-"Keçin mi büyük, öküzün mü?"

Çoban "Öküzüm tabii" deyince, asıl soruyu yöneltmişler çobana:

-"Söyle bakalım, Padişahın mı büyük, vezirin mi?"

Çoban hiç düşünmeden yanıt vermiş:

"Vallahi ben bu hayvanları tanımıyorum!" :))

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
  • 3 hafta sonra...
Tahir İlter

Hasta reçetesiyle eczaneye gitmiş.Eczacı reçetede bazı eksiklikler olduğunu farkederek:"Reçeteyi doktorunuza götürün tanı ve doz yazsın yoksa ilacınızı alamazsınız."demiş.Hasta koşarak doktorunun yanına gelmiş ve nefes nefese :"Doktor Bey tanıdık bir dost yazmazsan vermiyorlar ilaçlarımı!" :D

Sanki senin başına gelmiş gibi abi :D

Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız

Hasta reçetesiyle eczaneye gitmiş.Eczacı reçetede bazı eksiklikler olduğunu farkederek:"Reçeteyi doktorunuza götürün tanı ve doz yazsın yoksa ilacınızı alamazsınız."demiş.Hasta koşarak doktorunun yanına gelmiş ve nefes nefese :"Doktor Bey tanıdık bir dost yazmazsan vermiyorlar ilaçlarımı!" :D

Sizde de mi işler böyle yürüyor?

Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız

bizde daha ne işler dönüyo :D

bu arkadaşın vaka sı :)

anlatsana içine battığın çamuru, anlat hadi, bilelim biz de. yoksa uğur dündara söylerim, hamam böceklerinden başlar bir şeyler bulmaya.

Yorum bağlantısı
Tahir İlter

anlatsana içine battığın çamuru, anlat hadi, bilelim biz de. yoksa uğur dündara söylerim, hamam böceklerinden başlar bir şeyler bulmaya.

Bir tane muzun içinde geliyor onlar :p

Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız

Bir tane muzun içinde geliyor onlar :p

ben de öyle tahmin etmiştim, seni tohdur yamağı seni

Yorum bağlantısı
Tahir İlter

ben de öyle tahmin etmiştim, seni tohdur yamağı seni

Tohtur candır hele Faruk abi ise bu can :)

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
  • 2 hafta sonra...
  • 2 hafta sonra...
  • 2 hafta sonra...
Hikmet Demirtaş

SABAH NEŞESİ:)))))))))

Üç arkadaş tren istasyonuna gitmişler. İçlerinden biri gişeye yaklaşıp bilet almış ve trenin kalkmasına ne kadar zaman olduğunu sormuş. - Bir saat on beş dakika... Arkadaşlarına dönmüş: - Daha çok var, hadi gidip şu karşıki kafede çay içeli...m... Oradan buradan derken lâf lâfı açmış... Birden tren düdüğüyle kendilerine gelmişler. Koşarak dışarı fırlamışlar ama, nafile... Tren kaçmış..Sormuşlar: - Sonraki tren ne zaman? - Bir buçuk saat sonra... Yine dönmüşer kafeye. Yine çay, yine lâf ve derken yine düdük sesi... Koşmuşlar ama bu defa da treni kaçırmışlar. Bir saat sonra bir tren daha varmış. Dönmüşler kafeye... Ama bu kez uyanık duruyorlar. Trenin sesini duyar duymaz kalkmışlar ve koşmaya başlamışlar. İçlerinden ikisi; biri bir vagona, diğeri baska vagona zar zor yetişmiş... Üçüncü ise geride kalmış ve yetişememiş... Bir süre dövündükten sonra başlamış katıla katıla gülmeye. Durumu gören istasyon memuru dayanamayıp sormuş: - Hem treni kaçırdın hem gülüyorsun! - Nasıl gülmeyeyim!... Onlar beni uğurlamaya gelmişti :)

  • Beğen 10
Yorum bağlantısı
Ali Ozan Yurtsever

Adamın birisi galeriden kıpkırmızı ferrarisini yeni almış gıcır gıcır keyifle caddede gezerken ışıklarda durmuş herkesin arabasına nasıl baktığını gözlemlerken, çaaaaattttttt diye bir ses hemen panikle inmiş bakmış, gariban kartalın bir tanesi arkadan vurmuş arabasının arkada biraz hasar. kartalın sahibi ağlamaklı abim işçiyim ev kira anahtarı versem ödeyemem masrafını nolur affet falan derken adam dayanamamış tamam nazar olsun,canın sağolsun demiş devam etmişler. . adamın canı sıkkın tabi, ilerde ışıklarda durmuş yine bir fren sesi derken çatttttttt arkadan yine, inmiş, aynı kartal, şoför de inmiş abi elini ayağını öpeyim kusura bakma ben ettim sen etme falan derken. ferrarini sahibi kardeşim adam gibi kullan o ozaman diye sitemle ve sinirle acımış adama devam etmişler. malum bizim ferrari ışıklarda yine durmuş fren sesiii falan derken çaaaaatttt arkadan kartal vurmuş yine. . kartalın şoför arabanın camından kafayı çıkarmış bağırmış öne doğru, 'abi benim ben merak etme devam et'. . . :)

  • Beğen 5
Yorum bağlantısı
Hikmet Demirtaş

Hemşire, hastane nöbetinden çıkınca eve döndü.

Kocasını uyandırmamak için yavaşça yatak odasına girdi.

Battaniyenin ucundan 2 yerine 4 ayak çıktığını görünce beyzbol sopasını aldı ve olanca gücüyle vurdu, ardından kırarcasına bir kez daha vurdu.

Ciyaklayan bağırışlar arasında tıkanacak gibi oldu ve derhal mutfağa geçip bir bardak su içmek istedi; baktı ki kocası mutfakta gazete okuyor.

...

Adam başını kaldırarak:

- "Canım, annenler bizde. Onları bizim odaya aldım. Uyumamışlarsa bir hoşgeldin desen iyi olur." :DDevamını Gör

  • Beğen 15
Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız

Hemşire, hastane nöbetinden çıkınca eve döndü.

Kocasını uyandırmamak için yavaşça yatak odasına girdi.

Battaniyenin ucundan 2 yerine 4 ayak çıktığını görünce beyzbol sopasını aldı ve olanca gücüyle vurdu, ardından kırarcasına bir kez daha vurdu.

Ciyaklayan bağırışlar arasında tıkanacak gibi oldu ve derhal mutfağa geçip bir bardak su içmek istedi; baktı ki kocası mutfakta gazete okuyor.

...

Adam başını kaldırarak:

- "Canım, annenler bizde. Onları bizim odaya aldım. Uyumamışlarsa bir hoşgeldin desen iyi olur." :DDevamını Gör

Hikmet abi fıkra süper ama devamını çok merak ettim :tongue:

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...