Skor Tablosu

Bilenler bilir, araba almadan önce mutlaka forumda konusunu açar yorumlarınızı alırım (sanki çok araba alıyormuşum gibi). @Çağlar Bayur Abi'nin kısa ve öz cevapları ile kullandığı emojileri dikkate aldım. @Mehmet Göktürk Hocam gibi konuya ihtiyaçlar ekseninde bilimsel yaklaşmaya çalıştım. Düşüncelerimi Turnitin'e soksam %98 intihal derdi Haliyle şu konuda epey tartıştık, elektrikliye doğru gidip geldik, ikinci el önerileri geldi, daha önce @H.Cenk Bayrakçı hocam ID4 aldığında kapısından dönmüş Tiguan almıştık. @Mehmet Ozyurek Abim Corsa E aldığı için oraya da bir yükselmiş, yeni gelen Frontera ve C3 Aircross'ların heme elektriklilerine hem de hibritlerine bakmıştım. BYD Dolphin'e yükselmiş, sorun yaşayan forumdaşlarımdan sonra ilişkiyi kesmiştim. Tiguan ile yaşadığım son derece basit ama can sıkıcı problemlerden sonra bi' daha VW'in kapısından geçmem demişim, sağolsun @Metin Akbal önce Taigo'yu çok ucuza veriyorlarmış diye aklıma girdi, sonra da VW'e saydırdığım mesajları önüme çıkardı; ama ok yaydan çıkmıştı artık. Taigo hiç aklımda yoktu. VW bayilerini ararken bir sebepten Doğuş Maslak'a ulaşamadım bütün bir öğleden sonra (evime yakın vs diye). @Ali Darbaz üstat yazdı, Doğuş Merkeze gidiyorum diye, orada bir kulaklarını çekti, exclusive cart curt bir satışçı aradı. Exclusive midir nedir olmasa iyiymiş; sonradan anladım. Uzun süren bir süreçten sonra (değerlendirme formu geldi, orada görüşeceğiz ayrıca) Çarşamba günü kuzuyu teslim aldım. Arada tabii ki konusunda yetkin bir sigorta uzmanından kasko ve trafik sigortası işlemlerini de halletik, reklam olmasın diye paylaşmıyorum, soranlara özelden söylerim Üzerinde daha önce hiç duymadığım bir marka var, aklıma direkt 2006'da aldığım Şimsek Grisi Opel Astra Hatchback H kasa geldi, Bridgestone ile gelmişti tank gibi (Turanza 3000 falandı sanırım). Markayı hep unutuyorum, kim-chi falan diyorum ama Giti'nin Synergy diye bir modeli (Giti Synergy diye ayrıca yazayım da arama yapanlar olursa kolay bulunsun). Doğuş'a bir sövdüm bu konuda. Arabayı alıp benzini fulleyip hayırlı olsun diyerek sıraya geçen emekçi kardeşlerimi gördükten sonra direkt lastikçiye çektim (Başak burcu olmamdan mütevellit arabayı almadan önce uğrayıp bir iki lastik sorup fiyat almıştım) İlk amaçladığım lastik arada geçen iki saatte satıldığı için (ya da benim kirli beyaz kuzuyu görünce yakışmayacağını düşündü), Hankookları çaktı/çektik. Bu arada Amazon'dan Sahler paspasları söylemiştim, arabadan önce paspaslar gelmişti bile; Tiguan'a Rizline almışım, kıyaslayacağım. Arabayı ilk kullanırken farkettiğim şey kolçağın alçakta kalması olmuştu. Bu düşüncemi sesli hiç dile getirmemiş olsam da düşüncelerimi okuyan Instagram hemen karşıma 3D yazıcı ile kolçak yükseltici basıp satan birini çıkardı dün, hemen sipariş verdim, stoktaymış (malum Taigo'yu Kızılay dağıtıyor şu sıralar), kargoya anında verildi. Bugün teslim alacağım, burada da paylaşırım, kendime not. Yoksa Çorum'a gidip de Metin üstat ile kesin çözerdik de o kadar bekleyemem. Dün akşam kızım, arkadaşından almaya gittiğimde arabayla ilk kez tanıştı ve beğendi dışarıdan. Ancak ilk bindiğindeki yorumları paylaşıyorum: "Cam tavan yok, koltukta masaj/ısıtma yok, ekranı küçükmüş, ne kokuyor bu araba? -telefon numarası için aparat almıştım, içinden araba kokusu çıkmıştı, onu asmıştım (çaktırmadan cebime koydum)-" Ben görüşlerimi ayrıca yazarım; ancak bu benim kendi paramla aldığım (Tiguan'ı saymazsak, onun çoğu parası patrondan, kendi arabası) 3. arabam. Daha önce Focus I Collection (2005) ve Opel Astra HB H Kasa (2006). Benim için bu yüzden çok özel; Ascott gri falan diyorlar ama bana göre kirli beyaz kuzum. Ayna altı aydınlatması bile var: Bu da lastikler değişmeden hemen önceki hali; bütün forumdaşlarıma bu yolculukta bana eşlik ettiğiniz için teşekkür ederim. Elimden geldiğince bu konuyu güncel tutacağım.

aracın alt yapısında hazır bulunan fakat privilege paket harici donanımlarda aracın içine elektrik tesisatı çekilmemiş durumda olan hız sabitleme/limitleme fonksiyonu için gerekli olan işlemleri uyguluyorum. bu işlemi universal veya psa tipi kol ile uygulayanlarda var fakat ben orijinale en uygun şekilde olanı tercih ettim. bunun için gerekli parçalar: direksiyon simidi (tuşlu model) airbag sargısı (tuş soketli) hız sabitleme/limitleme tuşu debriyaj switchi yedek soket ve 0,50 veya 0,75mm kablolar aktivasyon icin clip tarzi uygulama bu da islemerin bastan sona videosu: https://youtu.be/k2_nZUl1zTA?si=JyoE6pF1nGYZZhRW

Bakanlık güzel bir liste yayınlamış. Yerlilik oranında TOGG şampiyon. bkz: https://www.sanayi.gov.tr/assets/pdf/birimler/2025YiliMotorluAraclarYerliKatkiOraniBeyanlari.pdf

NAZAR MI DEĞDİ BİZE Emeklilik yaşamımızın en zevkli zamanlarını torunumuzla geçirmeye devam ediyoruz. Ben cipimle okul servisliğini yapıyorum. Eşimde evde ihtiyaçlarını karşılıyor. Okulların 1 haftalık tatile girmesini fırsat bilerek eşimle birlikte Bafa Gölü’nden başlayıp güneye doğru Muğla sahillerini takip eden bir sonbahar turu atalım dedik ve Antalya’dan yola çıktık. - Korkuteli-Söğüt Yaylalarını seyir ederek Fethiye Katrancı Koyu’nda ilk molamızı verdik. Yolun sağındaki Deadala Kaya Mezarını görüp Göcek’e girdik. Limanı gezdik. Ortaca’yı geçerek Köyceğiz’e vardık. Göl kenarında akşam yemeğinin ardından Ula üzerinden Muğla’ya vararak öğretmen evinde konakladık. - Sabah Muğla merkezindeki kültür turumuzun ardından Belen’de kahvemizi yudumladık. Yatağan yakınlarındaki Stratonikiea Antik Kentini gezdik. Piknik yaptık. Milâs’a vardığımızda akşam olmuştu. Otelimize yerleştik. Gece Milas zeytin festivaline katıldık. - Güne Milas turu ile başladık. Euromos Antik Kenti’ni gezdikten sonra Bafa-Gölyaka-Kapıkırı Köyüne vardık. Herakleia-Latmos Antik Kentini gezerek göl kenarına indik. Güneşin batışı ve muhteşem Bafa Gölü manzarası eşliğinde piknik yaptık. Bafa Gölü kıyısından Ege Denizi kıyısına geçerek geceyi Gürçamlar sahilinde cipimizde denize sıfır kamp atarak geçirdik. - Sabah masamızı kurup kahvaltımızı yaptık. Asos Antik Kentini ve Balık Pazarı Müzesini gezdik. Güllük Plajı Tuzla Kuş Cenneti Boğaziçi Plajı, Güvercinlik Koyu, Torba Plajı, Göltürkbükü, Gündoğan, Yalıkavak, Gümüşlük, Turgutreis sahillerini gezerken akşamı oldu. Turgutreis’te hamsi tava ziyafetinden sonra otelimize geçmeden önce sahilde yürüyüş yaptık. - Sabah sahil yolundan Akyarlar, Aspat Koyu, Yahşi Plajı, Bitez, Gümbet Plajlarını gezerek Bodrum’a geldik. Akşam güneşin batışını Yel Değirmenleri tepesinde izledik. Geceyi Ören’de geçirmenin daha uygun olacağını düşünerek Yalıçiftlik, Çökertme ve Türkevleri’ni geçerek Ören’e vardık. Henüz ızgarasının ateşini söndürmemiş köfteci bulduk. Yemekten sonra köftecinin tavsiye ettiği otele yerleştik. - Sabah nefis bir kahvaltı sonrası Ören’i gündüz gözü ile gezdik. Eşi ile Ören’e yerleşip keçi beslemeye başlayarak emekliliklerini yaşayan mühendis arkadaşımızı ziyaret ettik. Çaylarımızı içeren öğle olmuştu. Vedalaşarak Ören’den ayrıldık. Gökova Körfezi’nin yeşille mavinin birleştiği Akbük Koyu ve Akyaka Plajlarında vakit geçirdik. Gökova’yı turladık. Su ve erzak ikmalimizi yaparak Marmaris’e doğru yola çıktık. Marmaris Sahili’ne inmeden tabiat parkında mola verdik. Marmaris’i seyrederek piknik yaptık. Bir deniz efsanesi Sadun Baro’nun anı panosu önünde ve seyir terasında öz çekim yapmayı ihmal etmedik. Marmaris’e inince güneş batana kadar kordon boyunda dolaştık. Marmaris akşamını yaşadık. Rotamızda Knidos Antik Kenti olduğu için Datça’ya geçtik ve gece cipimizde kamp attık. - Sabah toparlanıp kahvaltı yapana kadar saat 10.00 olmuştu. Knidos Antik Kentine gittik. Şahane doğa manzaralı antik kenti gezdik. Datça’ya dönüş yolunda Palamutbükü, Ovabükü, Hayıtbükü Plajlarını gezdik. Datça’dan ayrılmadan Eski Datça sokaklarını ve limanı dolaştık. Karaincir Plajı, Aktur Plajı, Hisarönü Koyu ve İçmeler Plajlarını görüp Marmaris’e döndüğümüzde akşam oluyordu. Marmaris Sahili’nde otururken internetten Gökova merkezinde uygun bir apart otel bulduk. Karnımızı doyurup Marmaris’i dolaşırken hediyelik meşhur çam balı aldık ve Gökova’ya geçtik. - Tura çıkalı 1 hafta olmuştu. Sabah çarşıda simit ve çayla kahvaltımızı yaptık. Özellikle ağaçlı yoldan geçmek için Akçapınar Köyüne gittik. İyi ki gitmişiz. Yolun iki tarafında yükselen ağaçların sonbahar görüntüsü harika idi. Gökova’ dan güneye doğru devam edip önce göl sonra deniz manzarasını seyir ederek Ekincik Koyu’na indik. Mevsim gereği gezdiğimiz her koyda olduğu gibi burada da yazlıkçılar yoktu. Limanda balıkçı tekneleri ve birkaç karavan vardı. Cipimizi karavanların yanına park ettik. Ekincik Koyu’nun sessiz sakin muhteşem doğası ile baş başa olmanın huzuru ile limanda yürümeye başlamıştık ki; Sahipli olmasına rağmen başıboş bırakılmış bir köpek havlayarak yanımıza geldi ve eşimin paçalarına dolandı. Eşim köpekten korkup kaçmak isteyince beton zeminde kolunun üzerine düştü. Bir balıkçı yardıma koştu. Karavanda yaşayan bir kadın Fındık gel buraya, ısırmaz korkmayın diye seslendi ama İş işten geçmişti. Eşimin sol el bileğinde şişlik oluşmaya başladı ve çok acı hissediyordu. Kadınla köpeğinizi tasmasız başıboş bırakamazsınız diye tartıştık. Eşimin acısı gittikçe artıyordu. Bir an önce en yakın acil servise ulaşmamız gerekiyordu. Karavanda yaşayan bir kadının köpeğini başıboş bırakılması yüzünden başımıza gelen olay nedeniyle turumuzu noktalamak zorunda kalarak Köyceğiz Devlet Hastanesi Acil Servisine ulaşmak üzere Ekincik Koyu’ndan ayrıldık. Köyceğiz Devlet Hastanesi Acil Servisinde yapılan tetkiklerde parçalı kırık oluğu tespit edilerek ilk müdahale yapıldı. Ortopedi uzmanı olmadığı için Muğla’ya sevk edildiğimizde saat 15.00 olmuştu. Muğla Şehir Hastanesi Acil Servisindeki Ortopedi Uzmanı da aynı teşhisi yaptı ve ameliyat edilmesi gerektiğini rapor etti. Olayın adli vakaya çevrilmesini isteyerek ifade verdik. Ameliyatı Antalya’da yaptırma isteğimiz kabul edildi. Hava kararırken Tavas üzerinden Antalya’ yaya gitmek üzere hastaneden ayrıldık. Yeni günün ilk saatlerinde Evimize geldik. Sabah Antalya Şehir Hastanesi Acil Servisine gittik. Hemen yatışımız yapıldı. Gece ameliyat edildi. 5.günde taburcu olduk.15 gün sonra da dikişler alındı. Şimdi fizik tedavi uygulanıyor. Bugünlerimize şükürler olsun. NAZAR MI DEĞDİ BİZE şarkısını söylemeden de yapamıyoruz. Hepimize iyi seyirler. 06.12.2025 Zeki Ağaçgözgü

Çok dandik bu marka. Araç yakıyor bozuyor beyin kısa devre yapıyor. Geri dönüşümü özel yöntemler ile yapılıyor. Yetkili bi firma var yapan. Servet elektronik e car service'mi neydi firma. 350yıllık köklü bir firma gebzede. Düşün tükkan olduğu yerde şehirleşme yokmuş vaktinde. Ona gönder imha etsin

Motor çok hızlı.. Hep söylediğim gibi o sürücü yola çıkmadan sola bakmıştır ve baktığında o motor orada yoktur. Tekrar tekrar bakam gereği duymadı. Çıktı ve ilerde muhtemelen sola döneceği için uygun şeridine geçti. Orası şehir içi gibi görünüyor. Şerit çizgilerine göre şerit değiştirmesinde bir mani görünmüyor. Araçların durumunu gördüm, Hasar, öyle 30 40 la çarpılınca oluşacak hasarlar değil. Kazazede arkadaşımıza geçmiş olsun. Motorcu arkadaşlarıma bir otomobil sürücüsü olarak tavsiye; Çok hızlısınız, siz görüş mesafemizde değilken hamleler yapıyoruz ve siz aniden dibimizde veya arkamızda oluyorsunuz. Çok hızlısınız, hızlandığınız kadar duramıyorsunuz. Çok hızlısınız, riskleri göremiyor, analiz edemiyorsunuz. Kuralsızsınız, sağımızdan, solumuzdan geçmeyi görev biliyorsunuz. Kuralsızsınız, araçsanız, araç gibi davranmalısınız. Kuralsızsınız, şerit olmayan yerlerden gidiyorsunuz, haliyle gittiğiniz yerlerde bir araç olabileceği aklımzıa gelmiyor. Bunları yapmayacaksak neder motor aldık, diyorsunuz. Ancak sonuçta bir kaportanız yok, hava yastıklarınız yok. Zarar görüyorsunuz, üzülüyoruz. Bu videodaki çocuğa da çok üzüldüm. Ama yukarda yazdığım hataları yapmış ne yazık ki. Öndeki araca tam arkadan çarpmış ve arabanın yarısına kadar girmiş. Gerektiğinde durabileceği bir hızda olsa, önünde araç hata yapınca dururdu. Kavşak ve bağlantılara yaklaşırken hız düşürülür. Otomobil kullanırken bile çocuklarıma ilk günden beri söylediğim, her kavşağa girerken gazı bırakın, ayağınız frenin üstünde olsun. Bu videodaki kişi, bu analizi yapmadı, aracın çıkacağını düşünmedi, gaz kesmedi. Aracı kendi şeridinde gördüğünde ise iş işten geçmişti. Çünkü durabilmesi için en az 200 metreye ihtiyacı vardı.

araba ne model anlamadım valla

Çözüm prodüktivitenin artması ve ürettiğimiz şeyde verimliliğin artarak rekabetin artması. işçiliğin düşerek değil. Bu da eğitimle yatırımla oluyor.

Bu sene milli sürücümüz Toprak Razgatlıoğlu'nun da MotoGP ye beklenen geçişini yapması üzerine bu konuyu açıyorum. Öncelikle konuya kısa bir MotoGP tanıtımı ile başlayalım. MotoGP 2026 sezonunda 13 takım 26 sürücü yarışıyor.Bu sene geçen seneyle aynı olmak üzere 5 farklı üretici var. Üreticiler şunlar: -Yamaha: 2 takım ile yarışıyor 1'i fabrika takımı Yamaha,diğeri ise uydu takımı olan Pramac Yamaha 2 takım da aynı fabrika motorunu kullanıyor. -Ducati: 3 takım ile yarışıyor 1'i fabrika takımı Ducati Corse diğeri ise uydu takımları olan Gresini Ducati ve Eski MotoGP efsanesi Valentino Rossi'nin takımı olan VR46 Ducati.Hangi sürücülerin yeni motorla hangisinin 1 sene önceki motorla yarışacağını ise Ducati belirliyor. -Aprilia: 2 takım ile yarışıyor 1'i fabrika takımı Aprilia,diğeri ise Trackhouse Racing Aprilia 2 takım da aynı fabrika motorunu kullanıyor. -KTM: 2 takımı 2'sini de fabrika takımı olarak nitelendiriyor biri Red Bull KTM diğeri ise Tech3 KTM -Honda: 2 takım ile yarışıyor 1'i fabrika takımı Castrol Honda,diğeri ise uydu takımı olan LCR Honda. Toprak Razgatlıoğlu'nun geldiği seri WSBK ve MotoGP arasındaki farklar: MotoGP motorları tamamen pist odaklı üretilen prototip motorlar iken WSBK motorları racing yol motorlarının modifiye edilmiş halidir. MotoGP motorları SBK motorlarına göre hafif daha çok elektronik destek bulunan ve çok daha güçlü ve hızlı motorlardır. MotoGP 2 tekerin en üst ligi ise WSBK ise bi alt ligidir. Şimdi ise teknik bilgilere geçiyorum: MotoGP serisi 3 ayrı klasmandan oluşuyor. Moto3,Moto2,MotoGP Moto3 motorları 250cc 60 beygir yaklaşık 250km hız yapabilen daha çok prototip motorlarda sürüşü öğreten motorsikletlerdir. Moto2 motorları 765cc 165 beygirdir.Uzun düzlüklerde 300km hızları yapabilmektelerdir. Bu klasman ise bir üst klasman MotoGP'ye daha yakındır temel amaç MotoGP çıkmadan önce son basamak olmasıdır. Ayrıca bu seride bir diğer milli sürücümüz Deniz Öncü 2. sezonunu başlayacaktır. MotoGP motorları 1000cc ortalama 270 beygirdir motor güçleri üreticilere göre farklılık gösterebilir.Düzlüklerde 350km hızlara çıkabilen bir motordur. Alt klasmanlara göre çokça elektronik destekler bulunur çekiş kontrol,ABS,Anti-Wheelie(Ön tekerin havaya kalkmasını engelleyen sistem) Kalkış kontrolü bunlardan bazılarıdır. Önümüzdeki sene Toprak'tan neler beklemeliyiz: Toprak'tan çaylak sezonunda beklentilerimiz Yamaha'lar arasında en iyisi olmak bu hedefler rakiplerimiz deneyimli MotoGP sürücülerinden takım arkadaşımız Jack Miller ve fabrika takımından Alex Rins ile Fabio Quartararo'dur. Bunlar arasından ise muhtemelen sezon boyunca mücadele edeceğimiz kişi ise 2021 MotoGP Dünya Şampiyonu Fabio Quartararo. Fakat aradaki tecrübe farkını bi nebze dengeleyecek ve 2027 için bize umut veren şey ise Yamaha'nın bu sene Sıralı 4 silindir motordan V4 motora geçişidir. Kısacası bu sene Toprak'tan beklentilerimiz genellikle puan potasında olmak olası bir kaotik yarışta beklenebilecek bir podyumdur.Bu seneyi çaylak senesi olarak prototip motora alışarak geçirmesi 2027 de gelecek yeni regülasyonlar ile önlerde mücadele etmesidir. Nedir bu 2027 regülasyonları: Kısaca bahsetmek gerekise güncel MotoGP motorlarında baktığımızda önlerinde kocaman 2 kanat kimi üreticilerde ise arkada F1 misali bir arka kanat bulunmakta.FIM(Uluslararası Motorsiklet Federasyonu) 2027 motorlardaki yere basma için olan kanatların kaldırılıp daha az aerodinamiye sahip motorlar istemesi. Ayrıyeten ise Toprak'ın işine yarayacak bir olay ise MotoGP lastiklerinin 2027'de Michelin'den Pirelli'ye geçmesidir burada işine yarayan durum ise Toprak'ın frenleme stilline Pirelli lastiklerinin daha çok uymasıdır. MotoGP hafta sonu formatı Cuma günü ilk olarak sabah 1. serbest antrenman yapılıyor bu seansın sonuçlara hiç bir etkisi yok. 1. serbest antrenmandan sonra ise öğleden sonra antrenman seansı yapılıyor bu seansa en hızlı ilk 10 sürücü cumartesi günü yapılacak sıralama seansında doğrudan 2. sıralama seansına(Q2) çıkıyor Cumartesi günü sabah 2. serbest antrenman bu antrenmanında sonuca bir etkisi olmuyor. 2. serbest antrenmanın hemen arkasından ise sıralama seansı başlıyor.1. sıralama seansında Cuma günü yapılan antrenmanda ilk 10 a giremeyen sürücüler burda turlarını atıyorlar ve en hızlı 2 sürücü bir üst seansa Q2 ye çıkıyor Q2 de en hızlı turu atan ise polü alıyor Cumartesi günü öğleden sonra ise Sprint yarışı yapılıyor bu yarış ana yarışın yaklaşık olarak yarısı uzunluğunda ilk 9 a giren sürücüler puan alıyor yarışdaki sonucun pazar günü olan yarışın sıralamasına bir etkisi olmuyor. Pazar günü sabahın erken saatlerinde gün ısınma(Warm-up) Seansı ile açılıyor 10dk uzunluğunda oluyor ve sürücülerin ayarlarını motorlarını yarıştan önceki son kontrol etme fırsatları oluyor. Pazar günü öğleden sonra ise ana yarış oluyor ilk 15 sürücüye puan veriliyor ve hafta sonu burada son buluyor. 2026 sezonu Türkiye'de S Sport tarafından yayınlanıyor ve takvimi ise şöyle:

Datacenter'ımız klimalıdır efendim. Üst kat aile salonudur.

F5 yap len. chatgpt Eski siteyi gösterdim, bunu güncelle dedim. Yapıp verdi Tabi ki bu kadar kolay değil, ama çok güzel çalıştı, bazen kafası karışıyor. Özellikle iki işlem verdiğinde bocalıyor bozuyor. Püf noktası; yapması gerekenleri tek tek söyle Bu arada her zamanki gibi, balık vermeyip balık tutmayı öğreten Mehmet Göktürk hocama sonsuz teşekkürler.

https://www.efdalsigorta.com/ O iş tamam

Çok şeker dört çeker bir hafta İçmeler Klas otoda konakladı. Ön cam kaskodan değişti. direksiyon kutusu revize edildi. Lpg takılırken kuvvetle muhtemel, delinen benzin deposu yapıldı. Yarıdan fazla yakıt koyunca bi yerlerden akıtıyordu. Ana şanzıman merkezi şanzıman ön ve arka defransiyel üniteleri önce kimyasallar ile yıkandı sonra yağları değişti. Motor blok içi yıkandı bakımları yapıldı. Şimdi bir tek motor bölümünde sanırım çok inceden bi ses kaldı. Kadranın oradan duyuyorum. Teybin volümü 5 yapsan veya fısıltıyla konuşsan duyulmuyor. Ona bakıcam nedir diye belki. Eksikliğini hissettiğim liminör montajı ve sx4 abs beyni montajı kaldı bi tek.

2025 ve 2026 araçlarının karşılaştırması ile başlayalım konumuza. Chatgpt şöyle bir özet çıkardı: Aşağıda FIA’nın 2026’dan itibaren yürürlüğe koyduğu kurallarla — yani 2026 araçlarının “teknik şablonu” ile — tipik 2025 (ya da 2022–2025 jenerasyonu) Formula 1 araçlarını teknik olarak kıyaslayan bir analiz var. Böylece 2025 araçlarının ne şekilde “eski nesil”, 2026 araçlarının ise “yeni nesil” olacağı anlaşılır. 🔧 Temel Değişiklikler: 2025 ↔ 2026 📐 Boyut & Kütle 2026 araçlarının şasi/geometri boyutları küçülüyor: Dingil mesafesi (wheelbase) maksimum ~ 3600 mm’den ~ 3400 mm’ye, araç genişliği 2000 mm’den 1900 mm’ye düşüyor. (Crash.net) Bu küçülme, aracın daha “çevik” — virajlarda daha hızlı yön değiştiren, manevraya uygun — olmasına katkı verecek. (Formula 1® - The Official F1® Website) Araç ağırlığı da azalıyor: minimum kurallı ağırlık 768 kg olacak; bu, yaklaşık 30 kg’lık bir “hafifleme”. (Motorsport.com) Ne kazandırıyor: Daha hafif ve kompakt araçlar → direksiyonda daha çabuk tepki, virajlarda daha çevik sürüş, pist içi rekabette potansiyel olarak daha agresif dinamikler. ⚙️ Güç Ünitesi & Hibrid Sistem 2026 ile birlikte “yeni jenerasyon güç ünitesi” geliyor: İçten yanmalı motor (ICE) kısmının gücü ~ 400 kW’a düşecek. (Silverstone) Elektrikli kısmın gücü — yani enerji geri kazanımı ve elektrik motoru (MGU-K) — dramatik biçimde artıyor: 120 kW’dan 350 kW’a. Bu, hibrit sistemin artık yarısı elektrikten güç alacağı bir model. (GPblog) Diğer yandan, bu “yeni hibrit” ile birlikte eski sistemde kullanılan MGU-H (turbo ısıdan enerji toplayan ünite) kaldırılıyor. (Vikipedi) Ayrıca fren enerjisi geri kazanımı (ERS) kapasitesi de artıyor; frenleme evresinden kazanılan enerji 2025’e göre daha yüksek olacak. (Formula 1® - The Official F1® Website) Ne değişiyor: 2026 araçları, hibrit sistemlerinde elektrik gücünün payını dramatik biçimde artırıyor. Bu, performans, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik açısından büyük bir evrim — F1 motor teknolojisinde “yeni çağ”. 🪶 Aerodinamik & Pist Davranışı 2026 ile birlikte, klasik DRS (Drag Reduction System) devri kapanıyor. Yerine “aktif aerodinamik” geliyor: aracın ön ve arka kanatları değişken — pist konumu (viraj vs düz hat) gibi duruma göre ayarlanabilecek. (Silverstone) Bu aktif aerodinamik sistem, iki mod içeriyor: “Z-Mode”: Virajlarda daha fazla downforce (yere basma) sağlayan mod. (Silverstone) “X-Mode”: Düz hatlarda düşük sürtünme ve yüksek sürat için low-drag moduna geçiş. Bu mod, klasik DRS gibi “sadece aşmak için” değil; düz yolda verimlilik / hız için genel bir mod. (Silverstone) 2025 araçlarında aerodinamik sabit ve “pasif” kanatlar, sabit zemin geometrisi ve DRS ile çalışırken; 2026’de aerodinamik davranış “dinamik” / adaptif olacak. Ne değişiyor: Bu, pistteki yakın mücadeleleri, sollamaları ve araç-açık taktik stratejileri yeniden şekillendirebilir. Aynı zamanda viraj-düz hat dengesini farklı bir şekilde optimize etmek mümkün olacak. 📉 Performans & Pist Davranışı — Ne Bekleniyor? 2026 araçlarının aerodinamik ve güç ünitesi değişiklikleri nedeniyle — bazı erken analizlere göre — 2022–2025 jenerasyonu araçlara kıyasla “downforce” (yere basma) ve “drag” (hava direnci) değerlerinde ciddi düşüş olacak: Downforce ~%30 azalacak, drag ise ~%55 azalacak. (Crash.net) Bu değişim, 2026 araçlarının yarış temposunu etkileyebilir. Bazı tahminler, 2026 araçlarının 2025 araçlarına kıyasla pistte biraz daha yavaş olabileceğini gösteriyor. (Vikipedi) Ancak, “nimble car” konsepti sayesinde viraj çıkışlarında ve teknik pistlerde daha iyi performans, plus-minus dengesi sanıldığı kadar negatif olmayabilir. (Formula 1® - The Official F1® Website) 🧰 Diğer Teknik Detaylar & Tasarım Kuralları 2026 araçlarında fren kanalları, zemin kanatçıkları, jant kapakları gibi birçok aerodinamik/parça düzeyi kural değişikliği var. Örneğin: önce fren kanallarında sadece bazı kanatçıklar varken, 2026’de ön fren kanallarında yatay kanatçıklar kullanımı; arka fren kanallarına ise yer çekim altı ek aerodinamik kanatçıklar eklenebilmesi gibi. (trf1.net) Teşhir amaçlı (hayır, sadece görünüm değil) — 2026’den itibaren araç yüzeyinin önemli bir kısmı “boyalı veya sticker kaplı” olmalı: çıplak karbon fiber görünümü en aza indirilecek. Bu, hem görsellik hem de sponsorluk/marka görünürlüğü için. (trf1.net) Güvenlik & operasyonel değişiklikler de var: 2026 kuralları ayrıca enerji sistem durumu gibi durumları gösterecek “lateral güvenlik ışıkları” gerektiriyor — bu, özellikle elektrikli bileşenlerle çalışıldığı için acil durum yönetimi açısından önemli. (Vikipedi) ✅ Sonuç — 2025 Aracı vs 2026 Aracı: Fark Ne? Özellik 2025 (Güncel/Nesil 2022–2025) 2026 (Yeni Nesil) Boyut & Ağırlık Daha büyük ve ağır (≈ 2000 mm genişlik, ~ 800 kg +) Daha küçük ve hafif (1900 mm genişlik, 768 kg) Güç Ünitesi Hibrit: güçlü ICE + MGU-K + MGU-H Hibrit: daha güçlü elektrik (MGU-K), ICE daha düşük, MGU-H yok Aerodinamik Sabit kanatlar + DRS Aktif aerodinamik (X-Mode / Z-Mode), DRS yok Performans / Pist Dinamiği Daha yüksek downforce & drag; klasik DRS sollamaları Daha düşük downforce/drag; aktif aero ile yeni dinamik sürüş Aeropartiküller / Tasarım Karbon fiber + klasik aero parçaları Yeniden şekillenmiş zemin kanatçıkları, fren kanalları, jant kapakları, vb. Gösterim & Güvenlik Standart görünüm Tasarım kuralları (kaplamalar), yeni güvenlik ışıkları vb. 🎯 Ne Anlama Geliyor — Neler Değişecek / Neden Önemli? 2026 araçları, performans / sürdürülebilirlik / teknolojik altyapı açısından F1 için “reset/start” butonuna basıyor: Hibrit sistemde elektrik gücünün payı artıyor, bu da çevre bilinci ve teknolojik ilerleme yönünde. Pist içi rekabet dinamiği değişebilir: aktif aerodinamik + daha çevik araçlarla birlikte, virajda, düzlükte ve fren bölgelerinde yeni sürüş / taktik stilleri; belki daha fazla yakın mücadele, farklı stratejiler görebiliriz. Görsellik ve marka/kimlik açısından da fark olacak — araçlar daha “kompak, modern, yeni nesil” görünecek ve sponsorluk/styling açısından kurallar netleşmiş. Ancak “yeni” = “daha hızlı” değil: bazı analizler 2026 araçlarının özellikle bazı pistlerde 2025 araçlarına kıyasla biraz daha yavaş olabileceğini öne sürüyor. Yani bu, radikal bir “yerçekimi yok, turbo var, füzeyiz” değil; daha dengeli, kontrollü bir evrim.

Yapıyor işte

bunlar zor onular. gümrük işte tam böyle sektörlerde lazım. Tam et fiyatları biraz artıyor şaak et ithalatı. 7 milyar lira et ithal etmişiz. Bu parayı sektörü geliştirmeye harcasa tüm ortadoğuyu doyuran kebaba boğan et üretirdik. Bu işleri yapanların iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum. Gaflet dalalet hatta hıyanet vaziyeti bence. yani inşallah değildir de koku öyle. Bu işleri yapanların iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum. Gaflet dalalet hatta hıyanet vaziyeti bence. yani inşallah değildir de koku öyle. Et fiyatları biraz serbest kalsa millet daha çok hayvancılık yapacak. İthalat ile önü kesiliyor. Oysa hayvancılık artınca arkadan fiyat düşüşü gelecek.

Bi şi yapmamış hayvan? Abime ait olan avatarımdaki küçük, bizde kaldığında tasmasına sıkı sıkı sarılırım. Yandan geçerken insanlar rahatsız olabilir diye, iyice kısa tutarım. Başka köpek saldırabilir diye ona göre önlemimi alırım. Bir mekana girdiğimde özellikle açık alanda oturmaya özen gösteririm. Bunlar sorumluluk gerektiren hareketler. Herkes çocuk sahibi olmaması gerektiği gibi, herkes hayvan sahibi de olmamalı. Çok geçmiş olsun Zeki bey. Sorumsuz her yerde sorumsuz. Şikayet ederek iyi yapmışsınız.

Başka yerde yazdım, sahibi var bağlı değil, ağızlığı yok gelecek sevdiğime hav diycek ve sevdiğim canına değer verdiğim korkup zarar görecek o köpeği de sahibini de ikiye ayırırım

Ben maalesef Tiguan'dan alışmışım, yüksekliği de ayarlanan kolçağa. Ama bunda kablosuz şarj var, gözlük kabı var: Hanım çatlıyor şu anda Özellikle arka camlara film düşünüyorum ama lastiklerden oraya pek para kalmadı gibi. Lastikçide nisan ayında takılmaz üzere depolandı Evren Bey. Bu arada Sahler marka paspasları taktım; Tiguan'a aldığım Rizline'dan daha iyi çünkü onda arka paspasların ortasına şaf tüneli üzerine koyulan parçanın çıtçıtları yok; düşüp kayıp beni sinir ediyordu. Bunda var, büyük rahatlıkmış; ancak zaman içerisinde kopar mı oradan göreceğiz. Abi sen ne model dersen o model olur bu araba

Ampulü bile kingstar ⭐✴️🌟

Fakirler anlayamaz

Sen yanlış anladın bizde yok tabi öyle şeyler. Venezuella'dan bahsettim.

tabii bunun için bol torklu makine gerekli diye ilave mi ededlim illa? alive/ilave nasıl da benzer şeyler.

2006 Mondeo geçen hafta bi bindim tork canavarına

E küfür etmemişsin müzik devam ediyor, fake bu.

Simetrik km yakaladım.

Şimdi Benim ve Selimin (selim nerde ya) aldığı kasa 2024 kasa eski kasa. Bu kasada herşey full. matrix farlar, subvoofer 13+1 hoparlör hardware 4 denilen yeni işlemci 19 inç jantlar vs. deri koltuklar. koltuk ısıtma 5 koltukta. orta konsol derin kapaklı (bence yeni yok denilen daha iyi). LFP pil ve 55KWH Sonra yaz başında JUNIPER çıktı. Bu yeni kasa. gelir gelmez 1950 den sattı sonra vergiler %25 e çıkınca 2300 oldu. Bu yeni juniperde 65KWH akü var. menzil daha fazla. yine LFP. süspansiyon iyileştirilmiş, sadece subvoofer yok ses bi tık efsane kasa denilen bizimkinden kötü ama çok kötü değil. arka koltuk yatması kalkması elektrikli. İçerde ambians aydınlatma var. Koltuk soğutma var. camlar bi tık daha da kalın ses izolasyonu daha iyi. ön camın açısı biraz daha ii silacekler daha iyi siliyor. tavan camı daha az güneş geçiriyor gümüşle daha da işlenmiş. arka park lambası aydınlatması gövdeden yansıtmalı. iki bagaj amortisörü var. (bizde tek galiba öyle hatırlıyorum) Ha bir de arka tamponun plastik çıkıntısı daha büyük ufak dokunmalarda arabaya zarar gelmemesi için. Ön kamera var tamponda ki önemli. eski kasada yok. Arka konsolda ayrıca ekran var youtube felan izleniyor çocuklara. Bu model geçen aya kadar sattı. sonra durduruldu. yani artık 2350 ye juniper full model (premium) yok. Sonuçta bir zam geldi. Peki ne oldu. 18 jant. kumaş kaplı tavan. akustik olmayan bi öncei camlar. manuel aynalar. manuel direksiyon. koltuk ayarları ekrandan. arka koltuk yatma kalkma manuel. deri koltuk soğutmalı yerine deri kumaş koltuk (bence daha iyi). ambians aydınlatma yok. 13 hoparlör yerine sanırım 9 hoparlör bu kez. ama yine iyi diyorlar öyle kötü diyen yok. arka bagaj park lambası da o yansıtmalı yerine daha yeni bir modele döndü ve bagaj kapağı eski kasadan modifiye. Matrix far yok. ön ler bar yok. Her ikisi de juniper. yeni akülü. yeni ön görünüm. Ve adamlar Premium'u artık LFP ile vermeyeceğik dediler. NMC 85KW batarya ile RWD olarak yeni araç gelecek. ve full premium olacak. Bu da 2350 yerine 3 milyon olacak. Tesla alacak olsam ben standart kasa alabilirim. Neden. 1- cam tavan millet kapamaya çalışıyor. bu zaten orjinalinden kapalı. sıcağı kesiyor. 2- orta konsol önemsiz poşet koymaya dolap koymaya müsait. çok iyi düşünülmüş. 3- koltukların kumaş-deri karışık olması terlemeyi engeller. bizimki terletiyor yazın. 4- Eski kasaya göre ucuz olan da pahalı olan da koltuk derinliği az daha iyi. 5- Elektrikli aynalar daha pahalı başına bir iş gelirse ucuz olur. 6- arka koltuklar elektrikli olmayıversin. (arka koltuklarda ısıtma da yok galiba) 7- ambians. bu olsa iyi olurdu. ama bu aksesuar olarak satılıyor. 8- 18 jant çok daha konforlu ve daha az yakıyor. 9- matrix far olmasa da olur farlar güzel. matrixte selektör yapması gıcık oluyor. karanlık yolda selektör yapamıyorsun. 10- lastik sebebiyle bi tık daha uzun menzilli 11- Ön kamera tamponda hala var. 12- arka konsolda ekran bana lazım değil. Dolayısı ile 2350 ye bence sıfır tesla almanız güzel bir karar olur. Eksi kasa "seviyorsanız" eski de alabilirsiniz. Bazısına o daha klasik geliyor. Yeni kasa biraz bize kore arabası görünümlü geliyor. SOnuç: mÜstakil eviniz var.. bir dakika bile durmayın.

bosver nasil olsa begenmeyeceksin bi focus 2 tdci 109 ps olamaz

Ay akşamdan ışıktırrrr yaylalarrrr yaylalarrr🍆 Hasbel kader radyo telefona baksam camdan içeri girerlerdi diyenler? Aynaya dokandı geçerkene

https://www.instagram.com/p/DRZKekZjOYX/

Gökhancım hallettik. Bundan sonra paraları Emmiye veriyorsunuz ayda 15 dolar.

Gereksiz argüman seninki. Ablam, üç beş yaşında iken kedi üstünü başını parça pinçik etti. O gün bu gündür yavru kedi görse bile yolunu değiştirir. Zarar vermez korkar. Bir insanın köpekten korkabilmesi için iriliğini mi ölçeceğiz? Yoksa ne cins oldupunu mu? Şivava da olsa pitbull'da olsa köpek köpektir. Sani güzel açıklamış. Gereken güvenliği alacak köpek sahibi. Savunacağın bişey yok. Senin korkunun olmaması başkası da korkamaz demek değildir. Sahibi suçludur ve gereken cezayı almalıdır nokta.

Onu @Oğuzkan Işık a bıraktım. Benden duymayın ama o aracı hoca değil , Zonno usta kullanıyormuş.

Yaşıyor muymuş? Hayır bi tanıdık var da, epey yaşlı kendisi

Ehliyet hocası, öğrencisi olan kadına sormuş: Dar bir yolda hızlıca gidiyorsun ve karşında bir yanda baban, bir yanda kocan var, ne yaparsın? Kocama çarparım. Hayır, kırk defa anlattım, fren yapacaksın, freeennnn...

akşam giderken test edeceğim eğer sorun oysa en azından bilgi olur başka yaşanan birine çözüm olur

Ölçmedim ama mükemmel frenleri olan bir süper sport makina değil, pist kalitesinde asfalt değilse arabadan uzun sürede durur. Hele asfalt kötü, yağış var üzerindeki adam da fren yapmayı bilmiyorsa, lastikler leşse ve virajsa durmaz şeklinde almak lazım denkleme. O yüzden durabilecek hızlarda giden adam uzun süreler bu zevkini yaşıyor zaten. Mesela ben o yüzden hep trafikten uzak, alakasız yerlerde motosiklet sürerim. Hobi olarak kullanıyorum zaten benim için ulaşım aracı değil.

Ben, sen hatalı kullanıyorsun demiyorum. Bu kaza yapan arkadaş hatalı diyorum.. Çünkü gidip arkadan çarpıp arabanın yarısına kadar motorla girmiş. Ayrıca motorun kaçla gittiğini de bilmiyoruz, sen hız sınırlarında gittiğini kabul ediyorsun ama ben öyle düşünmüyorum. Hız sınırlarında kontrollü giden bir motor şerit değiştirebilir. yavaşlayablir. durabilirdi. Orada bağlantı yolu olduğunu görüyordur, orada bir otomobilin çıkmak üzere olduğunu biliyordu.. Arkadan çarptığına göre bunları görüp biliyordu. burun buruna çarpışsalar adam ani çıkmış deriz. Adam ani çıkmamış. Çıkmış. şeridini seçmiş. Belki de onun da önünde bir engel vardı bilemeyiz. Yoksa sağdan çıkan hiç bir sürücü direk kendini sol şeride atmaz.. Özetle, sürücüler durabilecek şekilde gitmelidir. sen öyle gittiğin için şimdiye kadar kimseye çarpmadın.. Senin önüne kimse çıkmadı mı bu güne kadar. İllaki senin de önüne biri çıkmıştır ama durmuş yada kaçabilmişsindir. Bu onları yapamamış. Çünkü vakti yokmuş. Bende oluşan kanı bu.

70mai artık istanbulda yetersiz gelmeye başladı. Park modu + radar + ön / arka kamera olan yeni oyuncakları aldım. Haftasonu montajı var

Tartışmayacağım, bir şeyler yarıştırmıyoruz burada Bir otomobil sürücüsü olarak her gün gördüğüm motorsikletlilerin hatalarını yazdım burada. çünkü konu motorsiklet. Başka bir konuda tırın altına girmiş bir otomobil kazası denk gelirse onu da yorumlarız. Evet bu kazada, her kazada olduğu gibi motorcu çok hızlı, takip eden arkadaşından bunu görebiliyoruz. Evet hep hızlılar, 300 metre görüş alanımda olan yolu kontrol ederek çıkıyorum, haliyle çıkış hızım 15-20-30 km olur. Bir bakıyorum, dibimde bir motor belirmiş. Ben yola çıkana kadar adam 300 metre geliyor. Hızlılar, durmayı düşünmeden gazlıyorlar. Hızlılar, bunu görev addetmişler. Motorsam hızlı giderim, motorsam aralardan geçerim, motorsam emniyet şeritleri benim. Olmaz öyle, ya kaza yapıyorlar, ya yaptırıyorlar. Kaza yapıp haklı çıkan motor kazası istatistiklerini bulun inceleyin. Bu arkadaşın kazadan önceki profilini de görmek isterdim. Bu profil kaza sonrası oluşturulmuş.

Mehmet Hocam, buna forum kurallari cercevesinde ne yazabilirim bilemiyorum, bir deneyeyim Ben cocukken annemin koyunde her evde onlarca kucuk bas hayvan sabah erkenden koyun kiblasindaki (qibla; tatarca, kible demek) cesmeye cikardi; cobanlar otlatmaya gotursun diye. Aksam uzeri de ayni yerden kendileri dagilirdi; dedem asilarini falan yapacak kadar bilgiliydi. Kurban Bayrami icin biz disaridan kurbanlik almak diye bir sey bilmezdik. Tavuklari, hindileri falan saymiyorum bile; sayilamayacak kadar coktu. Buyukbas hayvanciliga gecisti enistem; bir Hollanda kadar olmasa da zamaninin ve mekaninin en iyisiydi. Ayni koyde simdi bir tane tavuk bile bulamazsiniz; herkes tarim ile idare etmeye calisiyor; dun izledigim bir videoya gore (dogrulugunu sorgulamak gerek) mercimek uretimi olmayan Bosna Hersek'e mercimek ihrac edip sonra 0 gumruk vergisi ile ithal ettigimiz soyleniyor. Ozetle tarim ve hayvancilik gibi kendimize yetecegimiz ve fazlasini rahatlikla ihrac edebilecegimiz 2 sektor bitmis/bitirilmis durumda.

İzmit - Erzincan arasını çok gidip geldim. Görmeyerek kaybedecek bişi Yok bence

O zaman et ithal ederiz işte. diyelim bir civata çinde 1 dolar sende 1.5 çinden ucuz gibi gelir ama 1.5 a bursada yapılmış civatayı alırsan onun firması işçisi maaşı hammaddesi yemekhanesi o senin 1.5 dolardan yer geçinir.

Bütün sezon çok kötüydü, gram katkısı olmadı ne takıma ne Vers'e. Son yarış haftasının Q3 ünde hava koridoru vermiş de, internette sevgi gösterileri var. Alsın o hava koridorunu, kendi geçsin ordan. "Karışmayın ne yapacağımı biliyorum" dedi adamı 5 sn bile arkasında tutamadı.Kek.

harf harf elle yazardık, sonra bir foto koymak için 15 dak uğraşırdık, enter e basınca hepsi kayar giderdi tasarım için aylık 17 usd ı hep mi alacak bu

Ali abi gelir şimdi, deniz motoru evinrude e tech ten başlar der. 225 hp v6

Çok geçmiş olsun, artık koruyucu ekipmanlar arabaya binerken de lazım Yani şu saçmalık gerçekten başka ülkede yaşanmaz, hatırlıyorum çocukluğumda bahçemizdeki helgayı bile zehirlemişti belediye, uysal tatlı bi hayvandı ama saç tıraşı olduğum bi gün saldırmıştı bana. Hayvan bu, saldırıyor işte. Ben hayvan olayında duygusal yaklaşamayanlardanım, iki bebeğim var sokağa çıktılarında bi hayvan saldırır mı gerilimi yaşıyorum, büyük saçmalık, büyük saçmalık.

İban gönder emmi hepsini göndereyim

Evrenin simülasyonunu mu yapacan Çağrı . Bizim ülkede ki öğrenciler gibi , karnını doyurmakla uğraşsana, bu sistem ne. Öğrenciliğini bil.

http://www.zonno.ai