İçeriğe Yönlendir

1500 Metre Rakımda Motorun Güçten Düşmesi.


Ali Darbaz

Recommended Posts

Burak Uzel

Arkadaşlar araçlarınızda karbüratörlü motor yoksa bu dediğiniz durumun olması mümkün değildir. Enjeksiyonlu elektronik kontrol ünitesi olan araçlarda bu durum yaşanmaz. Çünkü bu araçlar rakımın değiştiğini, diğer bir değişle atmosfer basıncının değiştiğini yani motora giren oksijen miktarını (hava miktarını demiyorum) maf veya map sensörleriyle algılar. Ona göre hava yakıt karışımını yapar.

Benim eski 2005 model Vw Bora aracımda hava akış metre üzerinden oksjien miktarını okuyor, buna göre yüksekliğin değiştiğini bilgisini algılıyordu. Vagcom ile baktığımda Altitude correction yani rakım düzeltmesi değeri gösteriyordu. Rakım arttıkça birim miktar hacimdeki oksijen miktarı azalır bu doğru. Ama araç bunu algılayıp ona göre boğaz kelebeğini daha fazla açar giren hava miktarını arttırır veya enjeksiyon süresini düşürür ve 14.7:1 ideal hava yakıt karışımını her zaman yine yakalar. Tabiki bu oranı yakalarken oksijen sensöründen ve hava kütle akış metreden(maf) veya bazı araçlarda hava kütle basınç sensöründen (map) aldığı bilgileri kullanır.
Eğer sizin aracınızda bu sensörlerden biri ömrünü tamamladıysa dediğiniz sorunlarla karşılaşırsınız.
Araba firmaları araçları sadece deniz seviyesinde binilecek diye üretmiyordur değil mi :)
Yoksa İsviçre alplerine zengin avrupalılar lüks araçlarıyla gıngın çıkarlardı :)) izliyorum televizyonda adamların araçları yağ gibi tırmanıyor yaylalara :))

2010 öncesi araçların Oksijen sensörlerinin ortalama ömrü 150-180 bin km arasındadır. Sonrasında üretilen araçlarda veya yeni taktığınız oksijen sensörlerinin ömrü ortalama 250bin km dir.
Maf sensörünün ömrü 200-250bin km civarı.

Diğer yandan lpgli araçlarda basınç düzeltmesi düzgün ayarlanmamışsa da rakım değişikliklerinde hava/yakıt karışımı ideal olmayacağı için güçte düşüş ve dolayısıyla da fazla yakma sorunları olabilir.


Bir parantez açmak istiyorum, araçlar genelde maksimum gücü 5500 devirlerden sonra alıyor. Motor silindirinin iç hacmi sınırlı olduğu için en nihayetinde içeri alabileceği hava miktarı sınırlı olacaktır. Yüksek irtifada eğer maksimum güce yakın güç almak yani aracı 5000 devirlerde sürmek isterseniz o noktada deniz seviyesindeki aldığınız maksimum gücü alamazsınız. Çünkü silindirlerde alabildiği maksimum hava miktarındaki oksijen miktarı deniz seviyesine göre daha az olacak.
Yabancı sitelerde de araştırdım, birkaç yerde yazılmış, her 1000 km de araç maksimum gücünde %3 azalma yaşanır demiş. Dikkat MAKSİMUM GÜCÜNDE.
Yani aracınız 6000 devirde maksimum 100 beygir güç üreten bir araçsa, 1000metre yükselikte aracınız 6000 devirde 97 beygir güç üretecek demektir.
Ama aracını bu devirlerde süren yoktur sanırım.
4000 devirde deniz seviyesinde aracınızdan kaç beygir güç alıyorsanız, 1000metrede de 2000 metrede de aynı beygir gücü almalısınız.

Yine birşey daha söyleyeyim, aracın yokuş çıkarken zorlanmasını rakım etkisi olarak değerlendirmeyin. Deniz seviyesi civarında yokuş çıkarken araç ne kadar zorlanıyorsa, yaylara çıktığınızda da benzer yokuşu çıkarken araç ancak o kadar zorlanır.
Umarım anlatabilmişimdir.

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Servet Aydın
12 dakika önce, Burak Uzel yazdı:

 

Yabancı forumda her 1000m yükseklikte %3 kayıp olur diyen çıksın 5000 feet, 3200 m yükseğe. Altındaki bol beygirler nerelere kaçıyor yaşayıp görsün. 

 

Yayla demişsin ki çok severim ve çıkmadığım yayla kalmadı. Arabanın nasıl can çekiştiğini iyi bilirim, oksijen azlığı ile yakıtın yanamayıp nasılda simsiyah duman attığını görsen motor kırdı enjektör gitti dersin. 

 

Bilimsel gerçek ne diyor, yükseğe çıktıkça moleküler yapı seyrekleşir. Aşırı besleme olmayan araçlar bundan fazlaca etkilenir, aşırı besleme olan araçlar manifold basıncını dengeleme için çaba sarf etse dahi kayıp kaçınılmazdır 

  • Beğen 5
Yorum bağlantısı
Gökhan Albayrak

Gaza tam oturunca open loop döngüsüne giriyor araç. Ne var ne yok tam açılıyor. Hava da yakıt da. Oksijen sensörü falan kalmıyor. Yüksek rakımda araç can çekişmiyor, elbette ilerliyor ama alışılmışın dışına çıkıyor. Hacim büyük ve silindir fazlaysa bunu az hissettiriyor. 

Yorum bağlantısı
Metin Uzunoğlu
(düzenlendi)

D330 nolu yolu geçen yıl kullandım. yolda yspım çalışmaları vardı baxı kesimlerinde hızlı (125 ile) gidemedim. Ama fethiyeden antalyaya giderken bayağı yüksek rskımlı tırmanma şeritli bir yolda dediğiniz gibi duruma benzer güç kaybı yaşadım. E300, 520d gibi araçlar iyi sollarken 1,6 araçlar ister benzinli ister dizel olsun tıntın gidiyordu. Ama düzce, erzincan, erzurum, artvin güzergahında giderken böyle bir durum yaşamamıştım.

 

On 12.06.2019 at 23:21, Ali Darbaz yazdı:

 

Daha önce bir cok rampa tirmandim . 1500 metrede bulundum. Ama boylesi etkilenmemiştik. 

Daha önce d330 karayolunu kullanan varsa tecrubesini paylaşabilirmi. 

 

tarihinde Metin Uzunoğlu tarafından düzenlendi
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Koray Demir
8 saat önce, Servet Aydın yazdı:

3000m üstü gören var mı forumda 

4 yıl boyunca profesyonel olarak dağcılık ve kaya tırmanışı ile uğraştım güvenlik gerekçesiyle gidilemeyenler hariç Türkiye’deki çoğu yükseltiye motorlu makina olmaksızın yaya çıkmışımdır 2500 metre üzeri rakım insan sağlığı için pek uygun değildir alışkın değilseniz veya bünyevi sebeplerden ötürü 5 saat gibi kısa bir süre içinde acute mountain sickness (AMS), high-altitude cerebral oedema (HACE) and high-altitude pulmonary oedema (HAPE) gibi ciddi rahatsızlıklar baş gösterebilir bunların koma riski var aslanım kaplanım diyen nice delikanlılar burnundan kan gelerek yere yığılıyor. Ciğerler zor çalışıyor araçlar ne yapsın 😄

  • Mutlu 1
Yorum bağlantısı
Servet Aydın

Koray yukarıda yazdım. Detay vereyim, 

İkizdere içinden geçip çiçekli yaylasına çıktım. Orada biraz mola verip ( 2100m) yola devam edeceğim. Mola verdiğim yerdeki yerel insan, Bayburt geçidine çıkarken çok yavaş çık, 10 km yolu 5 saat gibi sürede al, yoksa oksijen azlığı çarpar dedi. Güldüm agam bizle eğleni dedim eğlenmiymiş. 1 saatlik araçlı tırmanış ile 3200ü geçince dedim ne güzel buralar, gündüz vakti yıldızlar inmiş yeryüzüne. Öyle değilmiş, 2 saat sonra kendime gelince anladım 😁

  • Beğen 1
  • Mutlu 2
Yorum bağlantısı
Koray Demir

Doğru söylemişler. Yaşamadığın yerde yerel halka her zaman kulak vermeli. Ayrıca sigara kullanımı varsa rakım çarpması kişiyi daha fazla etkiler dur bi sigara yakayım şu manzarada dersen aniden gidersin 😊

Yorum bağlantısı
Önder Özcan
4 dakika önce, Koray Demir yazdı:

... aniden gidersin 😊

Nerde o günler 😒

Hepimizi gömer bu Servet insanı.

  • Beğen 2
  • Teşekkür 1
  • Mutlu 2
Yorum bağlantısı
Talat Tekin

2000 model ve sonrası çoğu araçta o2 sensör var. neden hala herkes gücün düştüğüne şahit oluyor. Anlattığınız olay öyle efektif ve düşen gücü hissettirmeyecek bir etki yaratmıyor en aza indirmeye çalışıyor.

 

alıntı yapmıştım ama böyle çıktı

 

 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Servet Aydın
12 dakika önce, Koray Demir yazdı:

Doğru söylemişler. Yaşamadığın yerde yerel halka her zaman kulak vermeli. Ayrıca sigara kullanımı varsa rakım çarpması kişiyi daha fazla etkiler dur bi sigara yakayım şu manzarada dersen aniden gidersin 😊

Kendimden geçmeden evveli evet, bi sigara gömdüğüm doğrudur 🍆

7 dakika önce, Önder Özcan yazdı:

Nerde o günler 😒

Hepimizi gömer bu Servet insanı.

Hee karbonfiberim ben 

 

 

 

10 dakika önce, Talat Tekin yazdı:

2000 model ve sonrası çoğu araçta o2 sensör var. neden hala herkes gücün düştüğüne şahit oluyor. Anlattığınız olay öyle efektif ve düşen gücü hissettirmeyecek bir etki yaratmıyor en aza indirmeye çalışıyor.

 

alıntı yapmıştım ama böyle çıktı

 

 

Sensörün olması neyi değiştirecek ki. Oksijen az sadece basınç olarak değil moleküler yapı olarakta seyrek. Tabi ki verimi düşecek. Uçakların belirli irtifa üzerinde seyir yapmaları da aynı. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Burak Uzel
Sensörün olması neyi değiştirecek ki. Oksijen az sadece basınç olarak değil moleküler yapı olarakta seyrek. Tabi ki verimi düşecek. Uçakların belirli irtifa üzerinde seyir yapmaları da aynı. 


Motora daha fazla hava girmesini sağlayacak. Yani daha fazla oksijen girecek yine istenilen yanma ve patlama olacak ve yine aynı güç ortaya çıkacak.

Önceki mesajımda dediğim gibi, sorun yaşayanlar sensörlerini kontrol ettirsin veya değiştirsin.
Yorum bağlantısı
Servet Aydın

Atmosferik araç piston hacmi kadar hava alır, daha fazla havayı nasıl göndereceksin

Turbo araçta aynı. Manifold içindeki basınç belli. Sallayalım 1 bar olsun. Deniz seviyesinde de 1, 3000 metrede de 1 bar. İkisinin yanma verimi aynı değil. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Burak Uzel
Atmosferik araç piston hacmi kadar hava alır, daha fazla havayı nasıl göndereceksin

Ben de ilk mesajımın sonunda bunu belirttim. Siz maksimum güce yakın güç almak istediğinizde ancak tüm silindir hacmi kadar havaya ihtiyaç duyarsınız. 4000-4500 devire kadar alacağınız güçte silindir hacminiz yeteri kadar oksijen içerecek havayı zaten almaya yetecektir.
Yorum bağlantısı
Ali Darbaz
48 dakika önce, Talat Tekin yazdı:

2000 model ve sonrası çoğu araçta o2 sensör var. neden hala herkes gücün düştüğüne şahit oluyor. Anlattığınız olay öyle efektif ve düşen gücü hissettirmeyecek bir etki yaratmıyor en aza indirmeye çalışıyor.

 

alıntı yapmıştım ama böyle çıktı

 

 

 

Bende Niki Lauda tipi kalça var. En ufak etkiyi hissediyorum. Benim sorun var dedigim arabayi babam bunda hic bisey yok der. 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Servet Aydın

 Devir artışı alınan hava miktarını arttırmaz. Yine birim zamanda alınan hava aynı litrede olacaktır ki dedeğin gibi devir yükselterek dönme momentumu ile güç alınmaya çalışılıyor o sırada 

Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu

oksijen tüpü alın yanınıza, baktınız çekmiyor azıcık verin motora devam, azda kendiniz çekin ohh ne güzel :)

Yorum bağlantısı
Ali Darbaz
35 dakika önce, Ali Cihangiroğlu yazdı:

oksijen tüpü alın yanınıza, baktınız çekmiyor azıcık verin motora devam, azda kendiniz çekin ohh ne güzel :)

 

Vakumlu kapilari olan s class mercedesde kulaklar yuksek irtifada fonklarmi ?

Yorum bağlantısı
Selçuk Bakış

Sivas Giresun Ordu Sivas arası gezimde bir fark hissetmedim :) 

Motor farkı olabilir.

Yorum bağlantısı
Celal Aydın
Sivas Giresun Ordu Sivas arası gezimde bir fark hissetmedim [emoji4] 
Motor farkı olabilir.

Malatya-Hekimhan-Sivas arasında hissediliyor.
Yorum bağlantısı
Selçuk Bakış
Bir saat önce, Celal Aydın yazdı:


Malatya-Hekimhan-Sivas arasında hissediliyor.

Fiesta da bende hissediyordum, 500'de fark göremedim :) 

Yorum bağlantısı
Celal Aydın
Fiesta da bende hissediyordum, 500'de fark göremedim [emoji4] 


Intercooler olmadığından. Düz yolda dahi uzun süre yolculuk yaptığımda, yine hissediyorum.
  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
Ali Cihangiroğlu
(düzenlendi)
On 15.06.2019 at 15:49, Ali Darbaz yazdı:

 

Vakumlu kapilari olan s class mercedesde kulaklar yuksek irtifada fonklarmi ?

fonklamaz, premium araç o, vakumdan ek aparatla opsiyonel olarak kulağa vakum bağlantısı var, açıyorsun iş tamam, sıfır fonk :)

 yalnız S500 ve üstü, daha altı düz bina müteahhiti arabası, onlar sayılmaz :tongue:

tarihinde Ali Cihangiroğlu tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
GökhanGüneş
Ali Darbaz yazdı:

Merhaba Fethiye dönüşü, 1500 metreye kadar tirmandik. Kulaklarimizda basinç oluştu. D330 karayolundayiz. Gaza basiyorum araba yemiyor. Hatta yokuş aşaği bile hizlanmiyor. Normalde tirmanicagi rampayi 2 nci vitesde zor tirmaniyor. Lpg enjektorleri bozuldu sandim, benzine gectim. Durum hic değişmedi. Sonra farkettimki sagimdaki solumdaki arabalarda benden hizli degiller. Öndeki tofaşin egzosundan ciğ gaz tutuyor.

 

Yuksek irtifada bu kadar etkilenmek normalmidir. Kullandigim 35 beygirin 10 beygirini kaybetmiş gibiydim..

 

 

Kaybedilen 10 hpnin 5 hpsini geri kazanmak isterseniz tb bypass yapacaksiniz. Bazi aracta 6 bazisinda 4 bazisinda 7 hp artis saglaniyor.

Yorum bağlantısı
  • 3 hafta sonra...
Ali Darbaz

Şu video izledikten sonra anladımki, bir deha yüksek irtifada araba kullanmak zorunda kalırsam, kontağı bir kere kapatıp açıcam.

 

 

  • Beğen 1
Yorum bağlantısı
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...