Servet Aydın 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Bir pideci niye domuz eti kullanır. Bir pideye kullanacağı zaten 75 gram et.. Domuz eti çok mu ucuzdur ? kansızdır, şerefsizdir, haysiyetsizdir, adidir..başka... 3 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 (düzenlendi) Bir pideci niye domuz eti kullanır. Bir pideye kullanacağı zaten 75 gram et.. Domuz eti çok mu ucuzdur ? Rivayete göre kuzu etine benziyormuş. Bir arkadaşım yanlışlıkla yemişti. beğenmişti. (ama tabi sonra ne yapacağını bilemedi) Domuz yarı yarıya ucuz. Hele ki yabani domuzu vurup satıyorsan daha da ucuz. 5 Haziran 2012 tarihinde Mehmet Göktürk tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Domuz yarı yarıya ucuz. Hele ki yabani domuzu vurup satıyorsan daha da ucuz. Hımm.. demekki Servet'in dediğindenmiş.. Yorum bağlantısı
Sani Gerşon 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Yaban domuzu bedava, ne ucuzu. Çıkın dağa, vurun getirin... Pidede bile domuzu kullanan harbiden şerefssizdir... Pınar'a ne diyorsunuz? Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Pınar'a ne diyorsunuz? Pınar gibi bir firmanın, böyle bir hile yapmayacağı kanaatindeyim.. Hile yoktur hata vardır diyorum... 3 Yorum bağlantısı
Sani Gerşon 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 (düzenlendi) Pınar gibi bir firmanın, böyle bir hile yapmayacağı kanaatindeyim.. Hile yoktur hata vardır diyorum... Gıdada hatanın sonucu nedir peki? Abdussamed nerede yahu. 5 Haziran 2012 tarihinde Sani Gerşon tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Tahir İlter 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Sana yağında da senelerce domuz yağı var dediler!! bir çoğu hala öyle diye almaz ama içerinde hurma olan tek yağdır... Yorum bağlantısı
O.Yücel Çetin 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Pınar yapmaz gibi geliyor bana da. Yorum bağlantısı
Hüseyin Matur 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Sana yağında da senelerce domuz yağı var dediler!! bir çoğu hala öyle diye almaz ama içerinde hurma olan tek yağdır... Ama hangi hurma. Bir sürü çeşidi var. Acve mi mebrun mu. Bana Pınardan bilgi veren kişi Gıda mühendisi idi.. Aynı bantta değişik ürünler de üretiyoruz. Elimizden geldiğince detaylı temizlik yapıyoruz ancak, Bakanlık oran vermiyor, sadece DNA sına bakıyor, % 100 dana denilen üründe hindi dna sı görüyorsa, vardır diyor dediler... Hayatta inanmam. Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Bence millet "yemek yaparken sana koydum, çok güzel oldu" esprisinden sonra vazgeçmiş de olabilir. 5 Yorum bağlantısı
Servet Aydın 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Her zaman gündeme gelen bir noktayı buradan yazmazsam çatlarım, Deriz ya aman İsrail malı yok yahudi malı uzak durun kıl-tüy...Bahsedilen milletlerin firmaları zerre kadar bu tip hilelere baş vurmazlar.. 2 Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 5 Haziran 2012 Paylaş 5 Haziran 2012 Abi yine iş Mehmet Akif'in dediğine geliyor. Adamların işi çok düzgün oluyor. Yorum bağlantısı
Abdussamed Acar 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 (düzenlendi) Pınar gibi bir firmanın, böyle bir hile yapmayacağı kanaatindeyim.. Hile yoktur hata vardır diyorum... Keşke bu kadar iyi niyetli bakabilseydim, ama maalesef durum pekte "hata olmuştur" şeklinde yaklaşılacak kadar masum gözükmüyor. Zira aşırı yüksek ticari rantlar sözkonusu... Tarih 2010 Aralık, Ege Üniversitesi'nin tertip ettiği Sucuk Çalıştayı için Kuşadasındayım, 2-3 gün ileri et ürünleri ile ilgili tüketicilerin maalesef pekte ilgilenmediği teknik bir çok oturuma konuk oldum. Şunu burada paylaşmakta bir yanlış görmüyorum, zira bu bilgiyi paylaşan benimle paylaşmakta yanlış görmedi; Yorucu çalıştay sonrasında Sazlı sözlü Gala yemeğindeyiz, yukarıda adı geçen x firmasının ileri işlenmiş et ürünleri Ar-Ge müdürünün bana aynen sarfettiği cümle; "Şahsen ürün gamımızdaki x ürün (premium segmente hitap eden ve perakende kg satışı bugün minimum 50-55 TL civarında olan bir sucuk) haricinde hiçbir ileri işlenmiş et ürünümüzü kendi mutfağımda tüketmiyorum". Peki sözkonusun firmanın ürün gamındaki diğer ürünler sağlığa zararlı mı? zararlı diyebilen yok... Bu biraz tüketiciye karşı gösterilen samimiyetin(!) sözkonusu olduğu, yüksek marja odaklanmış karışık bir konu... Burada aynı zamanda tüketici olan bir çok arkadaşın bir kavramdan haberdar olmasını isterim; MDM (Mechanically Deboned Meat) Mekanik Ayrılmış Et Fikir vermesi açısından; http://www.fittvo.co...erated-chicken/ Rakamı yanlış hatırlamıyorsam (öyleyse kusuruma bakmayın ama yinede yakın bir rakamdır) her yıl ülkemizde 120 Milyon yumurta tavuğu ekonomik ömrünü tamamlayarak etinden istifade edilmek maksatlı boşa çıkarılıyor. Yumurta tavuklarının etleri şarküteri tezgahlarındada gördüğümüz taze et piliçleri gibi değerlendirilebilecek kadar kaliteli ve ticari açıdan rantabl etler değiller. Sert, karkas verimi düşük v.s... 120 Milyon tavuk kaba bir hesapla 200 Bin Ton tavuk anlamına geliyor. Bu tavuklar kolay kolay tezgahlarda tavuk eti şeklinde değerlendirilemeyeceğinden çoğunlukla MDM makinalarından geçirilerek ileri işlenmiş et ürünlerinde kullanılmak üzere yukarıda link verdiğim örnektekine benzer şekilde ortaya çıkan beyaz et hamuru haline getiriliyorlar. Ve bu hamur ağırlıkla maliyet düşürme odaklı karışım yada beyaz et olarak belirtilen ileri işlenmiş et ürünlerinde (sucuk, salam, sosis) kullanılıyor. Yasalar ve şu anda sahip olduğumuz bilimsel literatür bu hammaddenin sağlığa zararlı olmadığı ve gıda kodeksine uygun olarak işlenebilmesine müsade ediyor. Sıkıntı bu hammaddenin kullanılmasında değil şurada; Özellikle kaliteli ancak pahalı kırmızı et ürünlerindeki rekabet ortamında çok etkin bir maliyet unsuru olarak kullanılmasında. Arkadaşlar Türkiye'nin hiçbir il tarım kontrol laboratuvarında ürünlerden alınabilecek numuneler ile "oran tayini" yapmak teknik olarak mümkün değil. Ve bu açık büyük firmalarca yıllardır çok bariz bir şekilde istismar edildi, nasıl mı? Ürün muhteviyatında yazan; "%60 Piliç Eti %40 Dana Eti" benzeri ibareler ile... Tam da bu yüzden çok çok gecikmiş bir karar ile farklı hayvanların eti ile karışım ürün yapmak yasaklanıyor. MDM'den bahsetmişken şu bilgiden haberdar olmanızda yarar görüyorum; bu hammaddenin üretici piyasasında 0,40 - 0,50 TL/Kg civarlarında fiyatları var ve bu hamura kemik dokularının karışması ve bunun denetim anlamında kontrol edilebilirliği ne derece hassas yapılabildiği şahsen bende pek cevap bulabilmiş sorular değil. Kaldıki akıl almayacak kar marjları ile rekabetin yüksek, kontrolün az olduğu piyasada bunu tüketici algısı anlamında istismar edebilecek bir çok büyük(!) marka vardır, olacaktır. Yani aslında hesaplı diye düşündüğünüz bir çok ürün gerçekten çok çok çok pahalı bile, üründen çok daha fazla üzerindeki isme ücret ödenen o kadar çok mamül var ki piyasada... MDM kavramı bu sektörün, tüketici bilincinden uzaklaştırılmış handikapı diyebiliriz... Bir araç forumu için fazlasıyla detaylı anlattım sanırım dahasını burada isimler vererek detaylandırmak pekte uygun olmaz galiba... Gıdada hatanın sonucu nedir peki? Abdussamed nerede yahu. Buradayım Sani Şu aralar bizim gurbetçi sezonu sebebiyle işer biraz yoğun ve maalesef foruma da pek vakit ayıramıyorum. Aslında Sefa'nın aldığı VW CC ye dair düştüğü yeni notlara göz atıp kafa dağıtmak için girmiştim ama bizim sektörle ilgili başlığa gözüm ilişince dayanamadım... Gıdada hatanın sonucu yasal yaptırım anlamında, büyük firmalar için caydırıcı nitelik taşımayacak kadar komik kalan cezalar yahut yeniden tanzim edilmesi gayet mümkün iptal edilen izinler şeklinde tezahür eder... Zaten tamda bu sebeple tarım bakanlığının ifşa kampanyası gündeme gelmiştir, cezayı (büyük firmalar için) komik kalan faturalarla bakanlığın kesmesi değil tüketicinin kesmesi istenmekte ki istismar edilmediği sürece gayet doğru ve etkili buluyorum. Yalnız şahsi kanaat belirtecek olursam korkarım yinede bu olanlar sektörde buzdağının görünen yüzü... 8 Haziran 2012 tarihinde Abdussamed Acar tarafından düzenlendi 6 Yorum bağlantısı
Abdussamed Acar 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Ama hangi hurma. Bir sürü çeşidi var. Acve mi mebrun mu. Hayatta inanmam. +1 Sözedilen firmalar farklı ürün bantlarını ayırmak gücüne sahip ve bundan sadece denetim ve ürün güvenliği değil bir çok açıdan istifade edebilecek kapasitede firmalar... Ama yok biz bu haltı yiyoruz demedikleri sürece söyleme şanslarının olduğu tek cümle bu zaten "Elimizden geldiğince detaylı temizlik yapıyoruz ancak, Bakanlık oran vermiyor, sadece DNA sına bakıyor, % 100 dana denilen üründe hindi dna sı görüyorsa, vardır diyor" 1 Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Yaban domuzu bedava, ne ucuzu. Çıkın dağa, vurun getirin... Pidede bile domuzu kullanan harbiden şerefssizdir... Pınar'a ne diyorsunuz? Maliyet var onda yahu. Yakıt var, kurşun var. var da var. Gece yatacaksın, zeytin ekmek yiyeceksin. Sucuk-Salam-Sosis yemeyin arkadaşlar. Pideleri peynirli, lahmacunları "peymacun" olarak yeyin. Tabi peynir için de dua edin. Sucuk salam sosis zaten düzgün yapılsa bile (o bahsedilen 55 liralık fiyattaki) yine zararlı türü nedeniyle. Yorum bağlantısı
Mahmut Yıldız 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Hepsi tek tek çıkıyor http://ekonomi.milliyet.com.tr/findik-kremasi-ve-ezmesinde-gdo-soku/ekonomi/ekonomidetay/08.06.2012/1550944/default.htm Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Hepsi tek tek çıkıyor http://ekonomi.milli...944/default.htm Torku, Saray... güvendiğim firmalardı.... E biz ne yiyeceğiz 1 Yorum bağlantısı
Mehmet Ozyurek 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Fikir vermesi açısından; http://www.fittvo.co...erated-chicken/ Allahtan içleri temizlenmiş.. Yorum bağlantısı
Mert Yeldan 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Torku'nun fabrikasına buhar kazanı kurmuştuk. Hayatımda bu kadar pis bir gıda fabrikası görmemiştim 1 Yorum bağlantısı
Serkan Danış 8 Haziran 2012 Paylaş 8 Haziran 2012 Bilginize Arkadaşlar...! Bakanlık yeni listeyi açıkladı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yaptığı denetlemelerde vatandaşın sağlığıyla oynayan kuruluşları deşifre etti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, taklit ve tağşiş yapıldığı kesinleşen 11 firmaya ait bilgileri yayınladı. Nazifoğlu ve Çiftarslanlı markası ile piyasada yüzde 100 dana eti diye satılan sucuklarda at ve eşek eti tespit edildi. Pınar markasıyla piyasada yüzde 100 dana eti diye satılan uzun soyulmuş sosiste kanatlı eti belirlenirken, Salihli Özok markasıyla piyasada bulunan dana eti sucuklarda da kanatlı eti saptandı. İzmir'de faaliyet gösteren Milenyum Pide Pizza Kebap Salonu'nun kıymalı ve kuşbaşılı pidelerinde domuz eti tespit edildi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, "Gıda ve Yemin Resmi Kontrolüne Dair Yönetmeliğin" 8'inci maddesi gereğince laboratuvar sonucu ile taklit ve tağşiş yapıldığı kesinleşen 11 firmaya ait bilgileri internet sitesinde yayınladı. Buna göre, Nazifoğlu Markası ile piyasada üretim yapan Sakarya Erenler'deki Aliçler Sucuk firmasına ait yüzde 100 dana eti olarak satılan "ısıl işlem görmüş sucuk benzeri" ürünlerde tek tırnaklı eti (at eti, eşek eti) tespit edildi. (Parti /seri no: 27 Ocak 2012.) Aynı şekilde Çiftarslanlı markası ile piyasada üretim yapan Afyonkarahisar'daki Çiftarslanlı Et ve Et Ürünleri şirketine ait yüzde 100 dana eti olarak satılan"ısıl işlem görmüş sucuk benzeri" ürünlerde de (parti seri no 29 Ağustos 2012) at ve eşek eti ile kanatlı eti belirlendi. PINAR'IN YÜZDE 100 DANA ETLİ DİYE SATILAN UZUN SOYULMUŞ SOSİSİNDE KANATLI ETİ ÇIKTI Salihli Özak markası ile piyasada üretim yapan Manisa'da faaliyet gösteren Özok Gıda Salihli firmasına ait dana eti olarak satılan "ısıl işlem görmüş sucuk benzeri" ürünlerin (parti seri no 1 Nisan 2012 tarihli) üretiminde ise kanatlı eti tespit edildi. Pınar markası ile piyasada üretim yapan İzmir Kemalpaşa'da üretim yapan Pınar Entegre Et ve Un Sanayi'ne ait yüzde 100 dana eti olarak satılan uzun soyulmuş sosis ürünlerinde kanatlı eti yer aldığı ortaya çıktı. (Parti seri no: 52228 M) PİDEDE DOMUZ ETİ TESPİT EDİLDİ İzmir Bornova'da faaliyet gösteren Milenyum Pide Pizza Kebap Salonu'nun 30 Nisan tarihinde üretilen kıymalı ve kuşbaşılı pidelerinde domuz eti belirlendi. TEREYAĞINDAN BİTKİSEL YAĞ ÇIKTI Elmalı Çiftliği markası ile piyasada üretim yapan Antalya'da faaliyet gösteren Elmalı Çiftliği Süt Ürünleri Gıda Sanayi'nin tereyağında bitkisel yağ belirlendi. (Parti seri no 1/19 Temmuz 2012 ve 1/22 Temmuz 2012.) Akdeniz markası ile piyasada üretim yapan Antalya'da faaliyet gösteren Akdeniz Süt Ürünleri ve Gıda Sanayi'nin yarım yağlı homojenize yoğurdunda bitkisel yağ ve jelatin (parti seri no:4/28 Mart 2012), Onurköy markası ile piyasada üretim yapan Mardin'de faaliyet gösteren Onur Ak. İnş. Nak. Tur. Sanayi'nin yoğurdunda ise bitkisel yağ olduğu tespit edildi.(Parti Seri No: 1 Nisan 2012.) YAĞLI TULUM PEYNİRİNDE BİTKİSEL YAĞ VE NİŞASTA Ilgaz Yaylası markası ile piyasada üretim yapan Afyonkarahisar'da faaliyet gösteren Mutlu Tolga Gıda Sanayi'nin yağlı tulum peynirinde bitkisel yağ ve nişastanın bulunduğu tespit edilirken (parti seri no) 7 Ocak 2012), Bacanaklar Güldem Süt markası ile piyasada üretim yapan Konya'da faaliyet gösteren Güldemce Gıda'nın yağlı eritme peynirinde ise bitkisel yağ belirlendi. (Parti seri no: 28 Mayıs 2012.) Balderesi markasıyla piyasada üretim yapan Adana Yüreğir'deki Nurs Lokman Hekim Gıda'nın Süzme Çiçek Balı'nda, diastas sayısı, fruktoz/glikoz, fruktoz+glikoz, C4 şeker oranı yüzde, balda protein ve ham delta C13 değerleri farkı bulundu. (Parti seri no: 006.) Yorum bağlantısı
Misafir 20 Haziran 2012 Paylaş 20 Haziran 2012 Dönerde mide bulandıran tehlike! 'Ucuza döner yiyorum' diye sevinenlere kötü haber. Döner diye yediğiniz yiyeceğin içinde et olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü hilekarlar dönere et ve kemik artıklarını koyuyorlar... Uzmanlar özellikle ucuz fiyatlı dönerin içine hayvanlara yem olarak verilmesi gereken katkı maddeleri konulduğunu ve elde kalan pişmiş dönerin ertesi gün tekrar satışa sunulduğunu söyledi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın açıkladığı, ürünlerinde at, eşek ve domuz eti bulunanmarkaların arasında tanınmış olanların da bulunması gözleri ağırlıkla et ürünleri satan büfelere çevirdi. Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Genel Başkanı Aykut Yenice, vatandaşlarıözellikle döner konusunda uyardı. Vatandaşın "Ucuza yemek yiyeceğim" derken sağlığını riske attığını belirten Yenice, hayvan yemi olarak kullanılması gereken et ve kemik artıklarının dönerin içine katıldığını kaydetti. 'TAKOZ'A GELMEYİN Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yaptığı denetimlerde etlerin içinden tavuk gagası, inek memesi katkıların çıktığını ancak bunun buzdağının sadece görünen yüzü olduğunu söyleyenYenice, dönerdeki diğer tehlikenin, "takoz" diye tabir ettikleri eski dönerlerin üzerine yeniden et konularak yapılması olduğunu söyledi. Özellikle yaz aylarında takoz dönerlerin katkılı dönerler kadar ölüm saçtığının altını çizen Yenice, "Bazı işletmeler dünden kalan dönerlerini buzdolabına kaldırıp, ertesi gün üzerine yeniden et takarak satıyor. Piştikten sonra buzdolabına giren et yeniden pişirildiğinde sayısız bakteri oluşur. Bunu defalarca kez yaptığınızda, o eti yiyen insan aslında bomba yiyor" diye konuştu. Denetimsizlik cesaret verdi Lokantacılığın ihtisas gerektiren meslek olması gerektiği halde, denetim eksikliği yüzünden ehliyetsiz ellerce yapıldığını ifade eden Yenice, "Eskiden sadece sokak aralarında bulunan ucuz dönerciler, denetimsizlik yüzünden kentin işlek çarşılarına taşındı. Etin kilosu 30, tavuğun kilosu 8 liraya satılırken, bu yerler et dönerini 2 liraya, tavuk dönerini 1 liraya satıyor. Sağlıklı dönerin bu fiyatlara satılması mümkün değil. Demek ki bu gıdaların içinde et yerine başka bir şeyler var. " dedi. Kaynak : Bugün Yorum bağlantısı
Tunç Tunçdemir 20 Haziran 2012 Paylaş 20 Haziran 2012 Valla kimse kusura bakmasın ama, ben bu listedeki bazı büyük markaların karalanmak ve batırılmak adına kasten koyulduğuna inanıyorum. Listedekiler doğruysa bile bazı markaların kasten denetlenmediğini, denetlendiyse ve kötü sonuç çıktıysa bile örtbas edildiğine inanıyorum. Yorum bağlantısı
Misafir 4 Temmuz 2012 Paylaş 4 Temmuz 2012 Yazın vazgeçilmezi dondurmadan domuz çıktı Sıcak havalardan bunalan insanların en çok tükettiği ürünlerin başında hiç kuşkusuz dondurma geliyor. Ne var ki hazır dondurmalar insan sağlığını tehdit ediyor. Dondurma "Dondurmalar Tebliği"ne göre değil, "Yenilebilir Buzlu Ürünler Tebliği"ne göre üretiliyor. Bu da piyasadaki birçok dondurmanın süt tozu, glikoz, margarin, sentetik salep, renklendiricive aroma gibi 'şüpheli' katkı maddeleri ile üretildiği anlamına geliyor. Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği'ndeki "Dondurma Tebliği"ne göre dondurmanın içinde süt, kaymak, salep, şeker, yumurta sarısı ve doğal aroma yahut meyvelerin bulunması gerekiyor. Piyasada satılan dondurmalar ise 'Yenilebilir Buzlu Ürünler Tebliği'ne göre üretiliyor ve yapımında su buzu, meyveli buz, sorbe, sütlü buz, bitkisel yağlı sütlü buz kullanılıyor. İçlerindeki katkı maddeleri de bu başlıklara uygun şekilde hazırlanıyor. "Mamullerimizin hiçbir çeşidindedomuz ve domuzdan elde edilmiş katkı maddeleri kullanılmamıştır." ibaresi istisnasız her üründe bulunuyor. Tüketiciler Birliği'nin (TB) yayımladığı rapora göre 'yoktur' ibaresine rağmen bazı dondurmalarda E-441 koduyla belirtilen jelatin kullanılıyor. Jelatinin maliyeti düşük olmasına rağmen dini hassasiyetten uzak firmalarca üretiliyor ve kimi zaman domuzdan elde ediliyor. Kullanılan sığır jelatini olsa dahi İslami usullere göre kesilmiş olması gerekiyor. Kaynak : aksiyon Yorum bağlantısı
Mehmet Göktürk 11 Temmuz 2012 Paylaş 11 Temmuz 2012 (düzenlendi) .. Jelatinin maliyeti düşük olmasına rağmen dini hassasiyetten uzak firmalarca üretiliyor ve kimi zaman domuzdan elde ediliyor. Kullanılan sığır jelatini olsa dahi İslami usullere göre kesilmiş olması gerekiyor. Kaynak : aksiyon Bu sağlıkla ilgili değil inançla ilgili bir özellik diyorum. Jelatin yapacak kadar domuzumuz yok. Ama ithal ise olabilir. 11 Temmuz 2012 tarihinde Mehmet Göktürk tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı
Recommended Posts