Ev Alma Danışması

[Mehmet Göktürk]

Biraz eğitim için yazayım:

 

Vergi:

1- Gelirden alınır (gelir vergisi)

2- Varlıktan alınır  (emlak vergisi, motorlu taşıt vergisi)

3- Harcamadan alınır  (kdv, ötv)

4- Aksiyondan alınır  (ayak bastı parası, yurt dışı çıkış harcı, etkinlik vergisi vs)

 

bunlar ayrı şeylerdir. Birbiri ile dengeli ve yerinde yürümelidir. Biri diğerinin yerine geçmez, hepsinin uyumlu ve düzgün olması şarttır. 

vergi, modern toplumda derebeyinin kendi zevk ve sefası için zorla aldığı para değildir, apartman aidatı gibi ortak alanların ortak hizmetlerin ve hizmetçilerin(!) maaşları için ödenen aidattır. Ödeyeceksin ki hizmet alasın. Ve denetliyeceksin. 

 

Öte yandan bizde vergi hala osmanlı kafasıyla alınıp osmanlı kafasıyla harcandığı için herkes kaçar, devlet kovalar.. Çözümü çok zordur. 

Sağlam bir vergi reformu gerekiyor ülkeye. 

 

Bu arada elbette vergi ödeme gücü olmayanın boğazını sıkarak alınmaz. Ancak son afta olduğu gibi har vurup harman savuran para biriktirmeyen kirada oturan birine kira yardımı yaparken zeytin ekmek yiyerek bir ev alabilen kişiye bu yardımı esirgemek adaletsizliktir. Fakiri koruyacam derken müsrifi, tembeli korumaya da dönüşmemeli bu işler. 

 

Herkes gezip tozarken biz çalıştık, saçlarımızı beyazlattık, sırtımız kambur gözümüz kör oldu, restorana gitmedik, tatil yapmadık.. Seksen tane işte çalıştık. Arkadaşlarımız yemek sonrası yürüyüş yaparken biz başka üniversiteye ders vermeye koştuk, proje yapmaya çalıştık.  He sonra ne oldu? Yüzde 2 ile ev kredisi alıp zengin kategorisinde yaşantımıza devam ediyoruz. 

 

Adalet mülkün (devletin) temelidir. Adalet şu an yok. Mantık yok. Normlar yok. İmpulsive bir yönetim anlayışı var. her ağlayana mağdur deniyor.

Sözleşmeli erlerin kadro istemesi son mağduriyet... yahu adı üstünde "sözleşmeli".. bu nasıl mağduriyet?

 

 

NOT: Bu impulsive anlayış chp de de var. parti mevzusu değil. 

Not: paradan da vergi alınır. Bu, enflasyondur. 

[Murat Sahın]

Hocam bu yaklaşım tarzı kabul görmez bende. Siz az vergi alınıyor diyorsunuz. Emekçiden iş beklerken örnek Almanya, vergi keserken örnek Amerika, ama maaş ve sosyal hak verirken örnek Uganda. Tezat burada. Çalışan insan, normal memur dahil, resmen yoksulluk sınırının altında kalıyor. Siz dalga geçer gibi yorum yapıyorsunuz. Tatile gitmekten bahsediyorsunuz. Tabi biz kimiz ki tatile gidelim? Biz kimiz ki zeytin ekmekten fazlasını isteyelim?

Herkesin maaşından her ay yeterince vergi kesiliyor. Bu kesilirken zenginin cezası da vergiside affediliyor. Buna hiç yorum yaptığınızı görmedim. 

Bindiğiniz arabanın sıfırını bir inceleyin ne kadarı araba ne kadarı vergi?

Çokça beğenilen yerli imalat araç için aynı inceleme yinelenebilir.

Emminin çocuklarına aldığı telefonun ne kadarı vergi ne kadarı telefon?

 

Mesele vergi artırımı değil vergi adaleti sağlanarak çözülebilir hocam. 

[Ümit Türk]

hangi meclis olduğu farketmeksizin pazarcısı manavcısının meclis üyesi veya milletvekili olduğu şu ülkede ülkede vergi düzeni gelmesini beklemeyin. Kusura bakmayın suyumuzu sıkana kadar vergi alınıyor. Vergi alınmamalı demiyorum ama bu şekilde olmaz. Nasıl olması gerektiği konusunda bir fikrim yok uzmanı da değilim. Alınan maaşın %40 ı vergi ye gitmemeli. Bunu bizzat yaşadım. Yetmiyor aldığınız tüm ürünlerde vergi .Bu kadar da olmaz. 

 

24 Ocak 2023 tarihinde Ümit Türk tarafından düzenlendi

[Alptuğ Özcan]

Murat Sahın yazdı:

Mesele vergi artırımı değil vergi adaleti sağlanarak çözülebilir hocam. 

 

Söylenen şey aynı aslında "vergi adaleti" ama adalet deyince orda bi yanılgı oluyo galiba. Vergi, oran olarak aynı olursa orda adalet bozuluyor sanki. 20-30-50 evi olan?

Yazılanları okuyunca aklıma aşağıdaki görsel geldi. aşağıdaki sandıkları vergi oranı olarak düşünün. Adalet sağlanmış oluyor mu sizce?

 

Belki de yanlış düşünüyorum daha uyanamamış olabilirim

[Murat Sahın]

Alptuğ Özcan yazdı:

 

Söylenen şey aynı aslında "vergi adaleti" ama adalet deyince orda bi yanılgı oluyo galiba. Vergi, oran olarak aynı olursa orda adalet bozuluyor sanki. 20-30-50 evi olan?

Yazılanları okuyunca aklıma aşağıdaki görsel geldi. aşağıdaki sandıkları vergi oranı olarak düşünün. Adalet sağlanmış oluyor mu sizce?

 

Belki de yanlış düşünüyorum daha uyanamamış olabilirim

 

Dostum kademeli olarak artırılsın tabi ki birden fazla aynı nitelikte taşınmazı olanın vergisi. Birden fazla aracı olanınki de artırılsın. Karşı çıktığım şey bu değil ki. 

Senin holdingin var, milyon milyon dolarlar kazanıyorsun her yıl. Af çıkartıp senin vergi borcunu siliyorlar, hemde milyonlarca lira borcunu siliyorlar. Öte taraftan, henüz iş bulamadığım dönemde, 2009 yılından kalma 3 aylık gss borcum halen duruyor sistemde. Adalet bunun tam olarak neresinde?

Devlet kasasından garantörlük verilmiş, devlet destekli kredilerle ceplerinden para çıkmadan yap işlet modeli ile köprüler otoyollar yapılmış. Ceplerinden para çıkmamış ama çatır çatır garanti edilmiş paraları alıyorlar. Diğer taraftan çıkıp ekonomiden sorumlu adam fakire fukaraya vermek sevaptır deyip çalışan insanların maaş zammını açıklıyor. Daha da diğer taraftan ev alacak vatandaşa 300 bin tl kredi çıkıyor. Bunu eşitlik yönünden değil, adalet yönünden eleştiriyorum ben.

24 Ocak 2023 tarihinde Murat Sahın tarafından düzenlendi

[Alptuğ Özcan]

Murat Sahın yazdı:

 

Dostum kademeli olarak artırılsın tabi ki birden fazla aynı nitelikte taşınmazı olanın vergisi. Birden fazla aracı olanınki de artırılsın. Karşı çıktığım şey bu değil ki. 

 

Savunduğunuz şey sonuca bakınca aynı aslında  

Mehmet hoca da aynısını söylüyor. 30-50 olandan daha fazla alınsın diyor.

Anladığım kadarıyla holdinglerin, milyon dolar kazananların vergi borcu silinsin diyeceğini de düşünmüyorum Mehmet hocanın.

 

Murat Sahın yazdı:

Devlet kasasından garantörlük verilmiş, devlet destekli kredilerle ceplerinden para çıkmadan yap işlet modeli ile köprüler otoyollar yapılmış. Ceplerinden para çıkmamış ama çatır çatır garanti edilmiş paraları alıyorlar. Diğer taraftan çıkıp ekonomiden sorumlu adam fakire fukaraya vermek sevaptır deyip çalışan insanların maaş zammını açıklıyor. Daha da diğer taraftan ev alacak vatandaşa 300 bin tl kredi çıkıyor. Bunu eşitlik yönünden değil, adalet yönünden eleştiriyorum ben.

Bu "cepten para çıkmadan" kısmı tamamen fiyasko bir açıklama bence zaten.

Hatta son dönemde yapılan açıklamaların hemen hemen hepsi bu şekilde skandal niteliğinde. Vatandaşa Fakir fukara diyen, "TL"nin değeriyle ilgili kurulan cümleler, ayakkabı yalayanlar daha neler neler  

İşin kötü yanı bunlara inananlar da var.

 

[Murat Sahın]

Alptuğ Özcan yazdı:

 

Savunduğunuz şey sonuca bakınca aynı aslında  

Mehmet hoca da aynısını söylüyor. 30-50 olandan daha fazla alınsın diyor.

Anladığım kadarıyla holdinglerin, milyon dolar kazananların vergi borcu silinsin diyeceğini de düşünmüyorum Mehmet hocanın.

 

Bu "cepten para çıkmadan" kısmı tamamen fiyasko bir açıklama bence zaten.

Hatta son dönemde yapılan açıklamaların hemen hemen hepsi bu şekilde skandal niteliğinde. Vatandaşa Fakir fukara diyen, "TL"nin değeriyle ilgili kurulan cümleler, ayakkabı yalayanlar daha neler neler  

İşin kötü yanı bunlara inananlar da var.

 

Mehmet hoca sadece vatandaşın ödeyeceği vergiye yöneliyor. Temelde fikir aynı olabilir, ama ben daha farklı şeylerin önceliklendirilmesi taraftarıyım. 

Bu konu uzun, karşılıklı çay kahve eşliğinde sohbet edilirken konuşulsa daha güzel olur, malum jest mimik mühim, yazı karakterlerinde bunları yansıtamıyoruz.

Ama sistem vergiyi bile emekçiden alıyor burjuvadan değil, temelde bunu eleştiriyorum  

Zengin motoryatına mazot alırken ödenen para tdci'ye mazot alırken ödenenle kıyaslansın mesela. Çok tavsiye ederim bunu. Çiftçinin traktöründen alınan vergi ile mesela yabancı yatırımcının tur teknesine aldığı motorinin vergisine de bakılsın  

[Çağlar Bayur]

kasa her zaman kazanır

[Erdem Doğan]

Çağlar Bayur yazdı:

kasa her zaman kazanır

this post sent from vegas

[Çağlar Bayur]

Erdem Doğan yazdı:

this post sent from vegas

bir zamanlar çöl dü

[Mahmut Yıldız]

Çağlar Bayur yazdı:

bir zamanlar çöl dü

 

[İlkay Başaran]

Aa buick kaputu. Nerede olsa tanırım.

[Tansu Kalafatoğlu]

Murat Sahın yazdı:

Valla dünyayı nasıl bir gözlükle gördüğünüzü gerçekten anlamıyorum  

Bir şeyler anlatırım, siyasete girer, ortam gerilmesin. Ben gittim...

Düzgün 

bir toplumda, devleti ileri taşıyan şirketlerdir. Üretim yapanlardır. İşçi ithal de edilir. Zaten şirketleşme ve üretim arttıkça işçi de rahat eder. Zincirleme. O yüzden şirketlerin kurulması üretimin yapılması bir tık daha önde

[Murat Sahın]

Tansu Kalafatoğlu yazdı:

Düzgün 

bir toplumda, devleti ileri taşıyan şirketlerdir. Üretim yapanlardır. İşçi ithal de edilir. Zaten şirketleşme ve üretim arttıkça işçi de rahat eder. Zincirleme. O yüzden şirketlerin kurulması üretimin yapılması bir tık daha önde

 

Sen bir işyerinde çalışıyorsun belirli bir maaş karşılığında. Maaşından peşinen kesintiyi yapıyor devlet. Bunu cepte tutalım;

 

Şirket, yani üretimi yapan devleti ileri taşıyor, bunda hemfikiriz. Peki, devletin işlevi ne? Bunu masaya yatırmak gerekiyor. Devlet millet için mi yoksa millet devlet için mi? Bunun cevabı mühim. Açlık sınırında maaş alan asgari ücretliden daha ne kadar vergi alınması gerekiyor ülkeyi ileri götürmek için? İşçiyi ithal ettin, millet zillet içinde, peki sonra? Bu devletin kuruluş amacı ne? Senin benim refahım huzurum falan değil mi? Devleti kişileştiriyorsunuz, devlet dediğin sensin, benim. Sen yoksan, ben yoksam, Mehmet hoca yoksa, yani millet yoksa devlette yok. 

 

Şimdi ceptekini tekrar alalım, bak sigaradan alınan vergiye itiraz etmem, beğenmeyen içmesin. Alkollü içecekten alınan vergiye de itiraz etmem. Mantık aynı. Ancak yaşamsal ihtiyaçların analizi mühim. Barınma kaçıncı sırada maslow hiyerarşisinde mesela? Nerede barınacak insanlar? Beslenme kaçıncı sırada bu hiyerarşide? Ne ile beslenecek bu insanlar? 

Birlikte hesap edelim, şirketimde 15 kişi asgari ücrete çalışıyor. 8506 lira. İlçede ortalama kira 3000 lira olmuş. Kışın doğalgaz faturası 1000 liranın altına düşmüyor. Elektrik, su, telefon falan eklenince 2000 lira da faturalara gidiyor. Kaldı 3506 lira. Bir evin aylık mutfak masrafı ne kadar? Giyinme masrafı? Bu gün bir simit bir çay 10 lira. ASgari ücretlinin iki çocuğu olsa, günde birer simit birer çay alsalar öğlenleri, ayda 20 gün, günde 20 liradan 400 lira eder. Kitabı defteri silgisi kalemi? Servis ücreti? Bu çocuklar illa televizyona bir şeyler görüp isteyecekler. Basit ayakkabı 500 lira. Şimdi, bu aileye bir daire miras kalsa, en ucuz evin değeri bir milyon lira. Mehmet hoca diyor ki %2,5 vergi olsun. Bir milyonun %2,5'i 25 bin lira yapar. Bu da 3 asgari ücret eder. Nasıl ödeyecek peki vatandaş bunu? Tekrar cepte tutalım bu noktada.

 

Arap iş insanı 350 tane rezidans almış. Bundan ne kadar vergi alınacak, kademeli olarak artırılacak mı? Bunu da cepte tutalım.

 

Şimdi ikisini de birleştirelim cepten çıkartıp. Sonra adalet açısından değerlendirelim. 

 

Selamlar...

[İlkay Başaran]

Murat Sahın yazdı:

 

Sen bir işyerinde çalışıyorsun belirli bir maaş karşılığında. Maaşından peşinen kesintiyi yapıyor devlet. Bunu cepte tutalım;

 

Şirket, yani üretimi yapan devleti ileri taşıyor, bunda hemfikiriz. Peki, devletin işlevi ne? Bunu masaya yatırmak gerekiyor. Devlet millet için mi yoksa millet devlet için mi? Bunun cevabı mühim. Açlık sınırında maaş alan asgari ücretliden daha ne kadar vergi alınması gerekiyor ülkeyi ileri götürmek için? İşçiyi ithal ettin, millet zillet içinde, peki sonra? Bu devletin kuruluş amacı ne? Senin benim refahım huzurum falan değil mi? Devleti kişileştiriyorsunuz, devlet dediğin sensin, benim. Sen yoksan, ben yoksam, Mehmet hoca yoksa, yani millet yoksa devlette yok. 

 

Şimdi ceptekini tekrar alalım, bak sigaradan alınan vergiye itiraz etmem, beğenmeyen içmesin. Alkollü içecekten alınan vergiye de itiraz etmem. Mantık aynı. Ancak yaşamsal ihtiyaçların analizi mühim. Barınma kaçıncı sırada maslow hiyerarşisinde mesela? Nerede barınacak insanlar? Beslenme kaçıncı sırada bu hiyerarşide? Ne ile beslenecek bu insanlar? 

Birlikte hesap edelim, şirketimde 15 kişi asgari ücrete çalışıyor. 8506 lira. İlçede ortalama kira 3000 lira olmuş. Kışın doğalgaz faturası 1000 liranın altına düşmüyor. Elektrik, su, telefon falan eklenince 2000 lira da faturalara gidiyor. Kaldı 3506 lira. Bir evin aylık mutfak masrafı ne kadar? Giyinme masrafı? Bu gün bir simit bir çay 10 lira. ASgari ücretlinin iki çocuğu olsa, günde birer simit birer çay alsalar öğlenleri, ayda 20 gün, günde 20 liradan 400 lira eder. Kitabı defteri silgisi kalemi? Servis ücreti? Bu çocuklar illa televizyona bir şeyler görüp isteyecekler. Basit ayakkabı 500 lira. Şimdi, bu aileye bir daire miras kalsa, en ucuz evin değeri bir milyon lira. Mehmet hoca diyor ki %2,5 vergi olsun. Bir milyonun %2,5'i 25 bin lira yapar. Bu da 3 asgari ücret eder. Nasıl ödeyecek peki vatandaş bunu? Tekrar cepte tutalım bu noktada.

 

Arap iş insanı 350 tane rezidans almış. Bundan ne kadar vergi alınacak, kademeli olarak artırılacak mı? Bunu da cepte tutalım.

 

Şimdi ikisini de birleştirelim cepten çıkartıp. Sonra adalet açısından değerlendirelim. 

 

Selamlar...

Murat, tek evi olandan 2.5 alınsın demiyor. Atladığın kısım bu. Asgari ücretli zaten ev alamaz o ayrı da neyse. 

Tek evi olandan 0.25, 2.ve fazlası evi olandan yüksek alınsın diyor. 

Eşler birlikte çalışmadan zaten mümkün değil. Tek kişi çalışıp, 2 ya da daha fazla çocuk yapıp sonra yetmiyor demek için kahin olmaya gerek yok. Yetmez. Evde oturayım, pasta börek gezeyim bey çalışsın baksın devri yok. Önceden az biraz vardı da şimdi hiç yok.  Konu konuyu açtı. 

Gelirin 25 bin ve üzeridir benim çocuklarımı eşim büyütsün ilgilensin dersin o ayrı. Ben düşük gelir için konuşuyorum.

 

Geçen tv ye çıktı asgari ücretliyim 4 çocuğum var evim kira diyor. Ee? Banane. Ben bilmiyor muyum 4 çocuk yapmayı? Sende yapma.

[Murat Sahın]

İlkay Başaran yazdı:

Murat, tek evi olandan 2.5 alınsın demiyor. Atladığın kısım bu. Asgari ücretli zaten ev alamaz o ayrı da neyse. 

Tek evi olandan 0.25, 2.ve fazlası evi olandan yüksek alınsın diyor. 

Eşler birlikte çalışmadan zaten mümkün değil. Tek kişi çalışıp, 2 ya da daha fazla çocuk yapıp sonra yetmiyor demek için kahin olmaya gerek yok. Yetmez. Evde oturayım, pasta börek gezeyim bey çalışsın baksın devri yok. Önceden az biraz vardı da şimdi hiç yok.  Konu konuyu açtı. 

Gelirin 25 bin ve üzeridir benim çocuklarımı eşim büyütsün ilgilensin dersin o ayrı. Ben düşük gelir için konuşuyorum.

 

Geçen tv ye çıktı asgari ücretliyim 4 çocuğum var evim kira diyor. Ee? Banane. Ben bilmiyor muyum 4 çocuk yapmayı? Sende yapma.

Herkes en az 3 çocuk yapsın diyen biri vardı, kimdi o?

[İlkay Başaran]

Murat Sahın yazdı:

Herkes en az 3 çocuk yapsın diyen biri vardı, kimdi o?

Sins?

[İlkay Başaran]

Murat Sahın yazdı:

Herkes en az 3 çocuk yapsın diyen biri vardı, kimdi o?

Dinleyecek onu mu bulmuşlar o da ayrı konu. Çalışacağız, çalışmamız lazım falan da demiştir cumhurbaşkanı.

Tıpkı peygamberimizin sakalını herkesin örnek alıp, dürüstlüğünü örnek alan sayısının az olduğu gibi. Yatırım, emek gerektirmeyen şeyler örnek alınır bizde genelde. 

[Mehmet Göktürk]

Murat yazılanları tam okumadığın kanaatim var ve bu kanaatte ısrarlıyım. Demogoji yapmadığına ve samimi olduğuna inanıyorum ama okumuyorsun.

 

Vatandaşın sıkıntı çektiği çok doğru. Ancak bu asgari ücretten vergi alınır alınmaz işleri karmaşık konular. Ülkede o kadar sakat ki herşey.. Paralar zarfla veriliyor. Öte yandan o asgari ücreti vermeyip çalışanın bankamatiğini isteyen yüzde 60 ını veren işveren de biliyorum. Ülkede durumun çok kötü olduğunu da biliyorum. Benim durumum iyi ancak bu duruma gelmek için 40 senedir kesintisiz çalışıyorum. Ülkeme geri döndüm çalışmaya devam ediyorum. Yarattığımız katma değer büyük. Ancak bugün gelirken bir başka aracı sıkıştıran kirli sakallı salak bir tip beyaz maserati ile yol vermiyor diye bir pejoyu sıkıştırdı önüne kırdı bi de laf çekiyor adama.. 

Dedim ki "bu ülkede alın teri ile kim maserati alabilir? Cevap: Kimse alamaz"

 

Sabahtan beri (eğer okursan) dediğim ülkede emlak vergilerinin düşük olduğu. Bu, parası olan insanları paralarını mala ve emlağa park etmeye yönlendiriyor. Bu nedenle emlak erişilmez oluyor. İlk evin oturma hanendir, ikinci evin de belki emeklilik maaşındır diyelim. Bunların vergisini 0.25 te tutalım. (yine şimdikinden fazla ama). Ancak 3-4-5 diye giden durumda vergileri kademeli artıralım ki insanlar paralarını sistem içine soksun park etmesin. Modern ülkeler bunu yapıyor.

 

Alım satımdaki vergi kalksın. yahut yüzde 1 e düşürülsün. Çünkü hem doğru beyanı engelliyor hem de en sıkıştığın diş macununu en dibine sıktığın zaman bi de devlet yüzde 4i istiyor emlakçıyla beraber. Bunların çözümü olmalı. 

 

Klasik bir şirket ve zengin düşmanlığı var ama bu sadece her zengine düşmanlık olarak ortaya çıkmamalı. Ülkede hukuk yok anayasa yok malesef uyulmuyor. Cezalar affediliyor. Kimin hakkını kime affediyorsun. Hangi hakla? Yetimin malı o paralar. Keza EYT de öyle. Kimin parasını veriyorsun? 

 

32 liraya aldığım yoğurt 48.99 olmuş az evvel almadım vazgeçtim. 

 

Evet konuşalım planlama yapalım hataları dile getirelim ama "adamın 4 çocuğu var eşi çalışmıyor asgari ücretle ne yapacak" şeklinde de düşünmeyelim lütfen. Asgari ücretli olsam evlenmem bile. Önce ücretimi geliştirmeye çalışırım. Adamın kafa çalışmıyor maşallah başka yerler çalışıyor. Olmaz. Olmamalı. Gelişme bu değil. Geçen haber vardı adam 14 kardeşiz diyor.. Batmanda... bu adam yolda sen ben gibi geziyor bu ülkenin vatandaşı... Buna hiçbir ekonomi dayanmaz... dinamit bu.

 

Vergi konusu "haraç" değil. Aidat.. Apartmanda aidat verebilenden alınmaz. Kullanandan alınır. Bu apartmanda oturuyorsan bu vergiyi ödeyeceksin.. Yetimin hakkıdır. 

 

Yeni saçma bir kanun çıktı.. 30 sene önce devlet arazisini işgal et gecekondu yap. Sonra bu gecekonduya 3 katlı apartman yap (yine ruhsatsız, zaten işgal). Sonra şimdi çıkan kanunda bu adama kentsel dönüşümden 3 kat karşılığı daire verilir diye kanun çıktı. Biz saçımızı ağartalım kırmızı ışıkta geçmeyelim, adam işte o dairelerle maserati alsın..

 

 

Fabrikatörün zenginliğine karşı değilim. Çoğu deli gibi vergi öder. O affedilenler çoğu kez devletle sistemle iteleşme sırasında kesilen cezalardır. Başka anlamları vardır. Bu fabrikaların zaten verdikleri vergi çalışanlar üzerinden asıl verilir. Bunlara kızma. O işleri yürütmek kolay değil. Tam işler yolunda giderken sendika gelir pat diye işleri durdurur fabrikayı almanlara sattırır. Çok tanıdığım var böyle. 

 

KArşı durman gereken kişiler rantçılar, malda duranlar bundan çok zengin olanlar.. Biricik evinde oturup bir ya da iki kira evinden aldığı ile sade şekilde geçinen adamla işimiz yok.

 

Bu kez umarım anlatabildim..

 

vergi şart.. dağ başında yaşamıyoruz. Bu diyarda yaşanacaksa ödenecek. Herkes ödeyecek, hakkını da arayacak. 

İlkay Başaran yazdı:

Dinleyecek onu mu bulmuşlar o da ayrı konu. Çalışacağız, çalışmamız lazım falan da demiştir cumhurbaşkanı.

Tıpkı peygamberimizin sakalını herkesin örnek alıp, dürüstlüğünü örnek alan sayısının az olduğu gibi. Yatırım, emek gerektirmeyen şeyler örnek alınır bizde genelde. 

(içkiliyken) Namaza Yaklaşmayın !!

yahut

Atam izindeyiz!

[Murat Sahın]

Mehmet Göktürk yazdı:

Murat yazılanları tam okumadığın kanaatim var ve bu kanaatte ısrarlıyım. Demogoji yapmadığına ve samimi olduğuna inanıyorum ama okumuyorsun.

 

Vatandaşın sıkıntı çektiği çok doğru. Ancak bu asgari ücretten vergi alınır alınmaz işleri karmaşık konular. Ülkede o kadar sakat ki herşey.. Paralar zarfla veriliyor. Öte yandan o asgari ücreti vermeyip çalışanın bankamatiğini isteyen yüzde 60 ını veren işveren de biliyorum. Ülkede durumun çok kötü olduğunu da biliyorum. Benim durumum iyi ancak bu duruma gelmek için 40 senedir kesintisiz çalışıyorum. Ülkeme geri döndüm çalışmaya devam ediyorum. Yarattığımız katma değer büyük. Ancak bugün gelirken bir başka aracı sıkıştıran kirli sakallı salak bir tip beyaz maserati ile yol vermiyor diye bir pejoyu sıkıştırdı önüne kırdı bi de laf çekiyor adama.. 

Dedim ki "bu ülkede alın teri ile kim maserati alabilir? Cevap: Kimse alamaz"

 

Sabahtan beri (eğer okursan) dediğim ülkede emlak vergilerinin düşük olduğu. Bu, parası olan insanları paralarını mala ve emlağa park etmeye yönlendiriyor. Bu nedenle emlak erişilmez oluyor. İlk evin oturma hanendir, ikinci evin de belki emeklilik maaşındır diyelim. Bunların vergisini 0.25 te tutalım. (yine şimdikinden fazla ama). Ancak 3-4-5 diye giden durumda vergileri kademeli artıralım ki insanlar paralarını sistem içine soksun park etmesin. Modern ülkeler bunu yapıyor.

 

Alım satımdaki vergi kalksın. yahut yüzde 1 e düşürülsün. Çünkü hem doğru beyanı engelliyor hem de en sıkıştığın diş macununu en dibine sıktığın zaman bi de devlet yüzde 4i istiyor emlakçıyla beraber. Bunların çözümü olmalı. 

 

Klasik bir şirket ve zengin düşmanlığı var ama bu sadece her zengine düşmanlık olarak ortaya çıkmamalı. Ülkede hukuk yok anayasa yok malesef uyulmuyor. Cezalar affediliyor. Kimin hakkını kime affediyorsun. Hangi hakla? Yetimin malı o paralar. Keza EYT de öyle. Kimin parasını veriyorsun? 

 

32 liraya aldığım yoğurt 48.99 olmuş az evvel almadım vazgeçtim. 

 

Evet konuşalım planlama yapalım hataları dile getirelim ama "adamın 4 çocuğu var eşi çalışmıyor asgari ücretle ne yapacak" şeklinde de düşünmeyelim lütfen. Asgari ücretli olsam evlenmem bile. Önce ücretimi geliştirmeye çalışırım. Adamın kafa çalışmıyor maşallah başka yerler çalışıyor. Olmaz. Olmamalı. Gelişme bu değil. Geçen haber vardı adam 14 kardeşiz diyor.. Batmanda... bu adam yolda sen ben gibi geziyor bu ülkenin vatandaşı... Buna hiçbir ekonomi dayanmaz... dinamit bu.

 

Vergi konusu "haraç" değil. Aidat.. Apartmanda aidat verebilenden alınmaz. Kullanandan alınır. Bu apartmanda oturuyorsan bu vergiyi ödeyeceksin.. Yetimin hakkıdır. 

 

Yeni saçma bir kanun çıktı.. 30 sene önce devlet arazisini işgal et gecekondu yap. Sonra bu gecekonduya 3 katlı apartman yap (yine ruhsatsız, zaten işgal). Sonra şimdi çıkan kanunda bu adama kentsel dönüşümden 3 kat karşılığı daire verilir diye kanun çıktı. Biz saçımızı ağartalım kırmızı ışıkta geçmeyelim, adam işte o dairelerle maserati alsın..

 

 

Fabrikatörün zenginliğine karşı değilim. Çoğu deli gibi vergi öder. O affedilenler çoğu kez devletle sistemle iteleşme sırasında kesilen cezalardır. Başka anlamları vardır. Bu fabrikaların zaten verdikleri vergi çalışanlar üzerinden asıl verilir. Bunlara kızma. O işleri yürütmek kolay değil. Tam işler yolunda giderken sendika gelir pat diye işleri durdurur fabrikayı almanlara sattırır. Çok tanıdığım var böyle. 

 

KArşı durman gereken kişiler rantçılar, malda duranlar bundan çok zengin olanlar.. Biricik evinde oturup bir ya da iki kira evinden aldığı ile sade şekilde geçinen adamla işimiz yok.

 

Bu kez umarım anlatabildim..

 

vergi şart.. dağ başında yaşamıyoruz. Bu diyarda yaşanacaksa ödenecek. Herkes ödeyecek, hakkını da arayacak. 

 

Mehmet hocam, %90 oranında aynı şeyleri savunuyoruz aslında. %10'da ters düşüyoruz ama o kısım en önemli kısım. 

 

Bakın, çok şubeli bir şirkette orta seviye yöneticiyim. Bağlı olduğum yönetici şirketin genel müdürü. Bir buçuk üniversite mezunuyum, Yabancı dil biliyorum. Bilgisayarda iyiyim. Bu niteliklerle işe başladığım pozisyon ile şu an bulunduğum pozisyon arasında 4-5 kademe var. İşbaşı üzerinden 6 yıl geçti, bir buçuğu pandemi. 

Devlet memurundan hallice maaş alıyorum. 

Bahsettiğim şirketin 1000 tane çalışanı var. İhracat yapıyoruz. Ürettiğimiz ve sattığımız 1000 ürünün 950 tanesi ihraç. Burada ülkeye katma değer kazandırılıyor. Burada tabiki benim patronum açısından cazip gelecek bir takım uygulamalar olacak. Yoksa niye uğraşsın. 

 

Ama adamın işi inşaat. Katma değeri beton. Benim aklıma yatmıyor bunlara vergi indirimi gelmesi. Tansu benden iyi bilir ama, Ankara'da maliyet * 3 =satış bedeli şeklinde çalışmaya başladılar. Tarlanın üzerine rezidans yapıp 38 metre 1+1 konutlara 1,5 milyon istiyorlar. 

 

Geçtik;

 

Eşim de benim kadar maaş alıyor. O da üniversite mezunu.

Evimizi aldık, evin borcu yok. Golfün yarısı kredi, kalan yarısı benim. Çocuklar ikiz. Mevcut şartlarda ancak idame ettirebiliyorum. 

Geçen oturup öz eleştiri yaptım ben mi geçinmeyi bilmiyorum acaba diye. Kusuru kendimde bulamadım. Golf beklediğim parayı gördü, alacağım araç için ödenecek kredi beni zora sokacaktı, vazgeçtim.

 

Bunu da geçtik, 

 

Vergi sistemi karmaşık konu. Ben zaten mevcut durumda fazlasıyla alındığını düşünüyorum. 

Eşitlik değil, en başından beri adalet diyorum. size mesela gecekondu konusunda kesinlikle katılıyorum. İmar affı, imar barışı, EYT gibi şeylere de karşıyım. 

Devlet adil olursa güçlüdür hocam, zengin olursa değil.

 

Bu arda, öncelikli eleştiri konusu olarak makam araçları, köşkler, uçaklar falan göz önünde bulundurulmalı. 3-5 yerden maaş alanlara bakılmalı öncelikle. Mİlletin emeklisi 5500 lira maaş alırken vekilin emeklisinin aldığı maaşa bakılabilir mesela. 

 

Neyse, ÇAğlar abiden ödünç aldığım vesile ile, nereden tutsak elde kalıyor. Nereden tutsak çürümüş. 

 

Yoksulluğu azaltmadan zenginliği arttıran ve suç işleme bakımından, sayılardan daha hızlı artış gösteren bir toplumsal sistemin özünde çürümüş bir şeylerin olması gerekir der Karl Marx. Marxist değilim ama bu sözü hep doğru bulmuşumdur.

24 Ocak 2023 tarihinde Murat Sahın tarafından düzenlendi

[Murat Sahın]

Bakın Mehmet hocam, vergi sistemine daha da eleştirel yaklaşalım;

 

https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-mercedes-benz-sahibinden-hatasiz-sifir-arac-burmester-pluselek-koltuk-plus-elek-perde-1074692928/detay

3,8 milyonluk bu araç ile aynı model yılında 1.4 fire motorlu easy paketli egeanın aynı MTV'yi ödüyor olması sizce doğru mu? Hatta mesela Tansu'nun corollanın vergisi kendi model yılında 3 küsür milyonluk 1597 cc turbo dizel mercedesten fazla, bu adil mi? 

 

 

[Çağlar Bayur]

bir rakam yanlışsa, herşey yanlıştır

[İlkay Başaran]

Sadece zayıflar adalet istermiş. 

Ooh tam yeri geldi çaktım gelişine

[Mehmet Göktürk]

Murat Sahın yazdı:

Bakın Mehmet hocam, vergi sistemine daha da eleştirel yaklaşalım;

 

https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-mercedes-benz-sahibinden-hatasiz-sifir-arac-burmester-pluselek-koltuk-plus-elek-perde-1074692928/detay

3,8 milyonluk bu araç ile aynı model yılında 1.4 fire motorlu easy paketli egeanın aynı MTV'yi ödüyor olması sizce doğru mu? Hatta mesela Tansu'nun corollanın vergisi kendi model yılında 3 küsür milyonluk 1597 cc turbo dizel mercedesten fazla, bu adil mi? 

 

 

Üstad.. okumuyorsun. 
 

bunları hep yazdık. Mtv araç kasko bedelinden olmalı diye.. mtv niye alınıyor? Varlık vergisi.. plaka yol emisyon vergisi diye bir ufak vergi koyarsın o yerel belediyeye gider o başka. O aynı olur.

[Murat Sahın]

İlkay Başaran yazdı:

Sadece zayıflar adalet istermiş. 

Ooh tam yeri geldi çaktım gelişine

Sabahtan beri mesajlarımda konularımda geziniyon ortayı açacak mı diye, farkındayım  

Sadece zayıflar adalet istemez fakat, orada bir yanlışın var. Herkes adalet ister, aradaki fark, iyiler herkes için her alanda ister, kötüler kendi avantajına olanı. Selametle...